Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hüküm Kesinliği”
- Uyuşmazlık: Davacı organize sanayi bölgesinin, davalı elektrik dağıtım şirketine ödediği kayıp-kaçak bedelinin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından daha önce açılan ve kesinleşen davalarda, davacının iletim sistemi kullanıcısı olduğuna ilişkin kararların kesin delil etkisi ile bozma ilamında belirtilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin açtığı nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, daha önce diğer mirasçıların açtığı aynı konulu davanın kesin hükmünün, davacı mirasçı hakkında da geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Üst soy-alt soy hısımlığı bulunmayan davacı mirasçının, önceki davanın taraflarının külli halefi olarak kabul edilmesine olanak bulunmadığından ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasının çekişmesiz yargı işi olduğundan, HMK m.303 anlamında kesin hüküm oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Daha önce annesinden dolayı ölüm aylığına ilişkin açılan davanın reddine dair verilen kararın, babasından dolayı ölüm aylığına ilişkin açılan davada kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Her iki Kurum işleminin aynı denetmen raporuna dayanılarak düzenlenmiş olmasına rağmen, Kurum işlemlerinin sebeplerinin ve tahakkuk ettirilen borç dönemlerinin farklı olması, önceki davanın bu dava bakımından kesin hüküm oluşturmayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya yapılan seyyar görev tazminatı ödemelerinin hatalı olup olmadığı ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan ödemelerin, davalının hileli veya gerçeğe aykırı beyanına dayanmadığı, idari yargı kararında da davalının hilesinin ispatlanamadığının belirtildiği ve bu kararın güçlü delil niteliği taşıdığı gözetilerek, ödemelerin hatalı olmadığı ve sebepsiz zenginleşmenin oluşmadığı gerekçesiyle, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yetkili servisin ayıplı hizmeti nedeniyle aracı arızalanan davacının, aracını kullanamadığı süre için talep ettiği araç ikame masrafını ispat yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında aynı konu hakkında daha önce görülmüş ve kesinleşmiş davada, aracın onarımı ve ikame araç bedeli hüküm altına alındığından, kesinleşen hükmün sonraki dava için güçlü delil niteliği taşıdığı ve davacının ayrıca ikame araç masrafını ispatlamak zorunda olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işveren şirketler arasında yapılan hizmet alım sözleşmelerinin muvazaalı olup olmadığı, davacının baştan itibaren belediyenin işçisi sayılıp sayılamayacağı ve buna bağlı olarak ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından daha önce açılan ve kesinleşen bir davada, aynı çalışma dönemine ilişkin olarak davalı belediye ile alt işveren şirketler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunun tespit edilmiş olması, eldeki davada unsur etkisi yaratarak kuvvetli delil niteliği taşıdığından ve davacının belediyenin işçisi olmadığı anlaşıldığından, ilave tediye alacağına hak kazanamayacağı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının daha önce aynı olaya ilişkin açtığı tazminat davasında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadan açtığı davanın tam dava mı yoksa kısmi dava mı olduğu ve bu durumun şimdiki davaya etkisinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 112. ve 114. maddelerinde düzenlenen orman emvali zararı ile ağaçlandırma giderinin birbirinden farklı tazminat türleri olduğu ve ilk davada sadece fidan zararının talep edilmiş olmasının, ağaçlandırma giderinin talep edildiği mevcut davada kesin hüküm oluşturmayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davaya konu çeklerin davalı bankaya temlik cirosuyla mı yoksa rehin cirosuyla mı devredildiği ve buna bağlı olarak davacının menfi tespit talebinin yerinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı taraflar arasında ve aynı çek tevdi bordrosuna konu diğer bir çek hakkında verilen ve Yargıtay tarafından onanan kesin hüküm, mevcut davanın konusunu oluşturan çekler için de güçlü delil niteliğinde olup hukuki güvenlik ve istikrar ilkeleri gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Feshin geçersizliği ve işe iade davasında feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği durumda, aynı işçi tarafından açılan kıdem ve ihbar tazminatı davasında, feshin haklı mı yoksa geçerli nedenle mi yapıldığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşe iade davasında feshin geçerli nedene dayandığına dair verilen kararın kesinleşmesinin, aynı taraflar arasında açılan kıdem ve ihbar tazminatı davasında kuvvetli delil niteliği taşıdığı ve feshin geçerli nedene dayandığının kabulü gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemi sonucu orman sınırları içinde kaldığı belirlenen taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili ile el atmanın önlenmesi talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine Yargıtay'ın bozma kararına direnilmesi nedeniyle uyuşmazlık Hukuk Genel Kurulu'na gelmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemine karşı açılan davanın reddi yönündeki kesinleşmiş mahkeme kararının taraflar için kesin delil, taraf olmayanlar için ise güçlü delil oluşturduğu, ayrıca orman kadastrosunun ikinci kadastro niteliğinde olmadığı ve kesinleşmiş orman tahdidini değiştiremeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satın alınan aracın ayıplı olup olmadığı ve ayıplı ise bedel iadesine veya misliyle değişimine karar verilip verilemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, grup araçlara ilişkin diğer dosyalardaki bilirkişi raporları da dikkate alınarak, dava konusu araçta davacı tarafın iddia ettiği ayıbın mevcut olup olmadığı konusunda laboratuvar ortamında inceleme ve araştırma yaptırılarak konusunda uzman bilirkişi kurulundan yeniden rapor alınması ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı şirketle arasında alt işverenlik ilişkisi içerisinde bulunan şirkette çalıştığı dönemde, asıl işverenin işçisi sayılması gerektiği ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile alt işveren arasında yapılan sözleşmenin işçi teminine yönelik olduğu, davacının yürüttüğü işin asıl işin bir parçası olduğu, davalı şirketin işçinin işe alınması ve işten çıkarılmasında söz sahibi olması, ayrıca forklift gibi ekipmanların davalı şirket tarafından sağlanması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan itibaren davalı şirketin işçisi sayılması gerektiği gözetilerek, işe iade davasındaki kararın eldeki davada kuvvetli delil olarak kabul edilmesi ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.