Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Harçlandırılmış Değer”
- Uyuşmazlık: Yazılı avukatlık ücret sözleşmesi bulunmayan bir davada, avukatın talep ettiği vekalet ücretinin miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Harçlandırılmış dava değeri üzerinden vekalet ücretinin hesaplanması gerektiği, davacı avukatın bu değerin %10 ile %20'si arasında bir ücrete hak kazanacağı, ancak davacının zaten hak kazanacağı tutardan fazlasını tahsil ettiği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kısmen kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Avukatlık ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin kısmının geçersizliği nedeniyle, avukatlık ücretinin ne kadar olacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki avukatlık ücret sözleşmesinin dava konusuna katılma niteliğinde olması sebebiyle Avukatlık Kanunu’nun 164/3. maddesi uyarınca geçersiz olduğu, bu nedenle ücretin Avukatlık Kanunu’nun 164/4. maddesi uyarınca, davacı avukat tarafından takip edilen dava dosyasındaki harçlandırılmış değer üzerinden belirlenmesi gerektiği gözetilerek davacının temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız azil iddiasına dayalı akdi vekalet ücreti alacağının tespiti ve manevi tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından haksız azledilen davacı avukatın, yazılı bir ücret sözleşmesi olmaması sebebiyle takip edilen davanın harçlandırılmış dava değeri üzerinden hesaplanan akdi vekalet ücretine hak kazandığı, manevi tazminat talebinin ise reddi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Geçersiz bir avukatlık ücret sözleşmesi nedeniyle, avukata ifa ettiği vekillik görevi karşılığında ne kadar ücret ödeneceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Geçersiz avukatlık ücret sözleşmesine rağmen, avukatın vekillik görevini ifa ettiği davalardaki harçlandırılmış değerler üzerinden Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinin 4. fıkrası uyarınca ücret belirlenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız azil iddiasına dayalı vekalet ücreti alacağının tespiti ve manevi tazminat istemi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukat ile davalı müvekkil arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmadığından, vekalet ücretinin takibi yapılan davanın harçlandırılmış dava değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, mahkemece vekalet ücretinin belirlenmesinde hatalı bir yöntem kullanılması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sulh ile sonuçlanan bir davanın vekalet ücretinin ne kadar olacağı ve kimden tahsil edileceği konusunda anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararına uyularak, harçlandırılmış dava değeri üzerinden hesaplanan vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira bedelinin uyarlanması davasının reddine ilişkin istinaf başvurusunun reddine dair temyiz incelemesinde, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kira uyarlama davasının reddinde, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin, harçlandırılmış dava değeri üzerinden hesaplanması gerektiği, ancak mahkemece maktu vekalet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılmış ve İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesi'nin, bozma öncesi karara atıf yaparak hüküm kurmasının ve faiz başlangıç tarihini hatalı belirlemesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, Yargıtay’ın bozma ilamına uymamasına rağmen, faiz başlangıç tarihinin düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız azil nedeniyle vekalet ücretinin miktarının tespiti ve uygulanacak Avukatlık Kanunu hükmünün belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacı avukatı haksız olarak azlettiği, taraflar arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunmadığı ve vekaletnamenin verildiği tarihte yürürlükte olan 4667 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesi uyarınca, ücretin davanın açıldığı tarihteki taşınmaz değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek Daire kararının onanmasına, tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız azledilen avukatın, yazılı avukatlık ücret sözleşmesi olmaması halinde, takip ettiği kadastro davası için ne kadar vekalet ücreti talep edebileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız azil halinde avukatın tüm vekalet ücretini talep edebileceği, ancak kadastro davalarının harçtan muaf olması sebebiyle vekalet ücretinin davanın açıldığı tarihteki taşınmaz değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine hükmettiği vekalet ücretinin hesaplanma biçiminin hatalı olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacı avukata ödemesi gereken vekalet ücretinin miktarı ve faiz başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında yazılı bir vekalet ücret sözleşmesi bulunmadığı ve mahkemece hükmedilen vekalet ücretinin Avukatlık Kanunu'nun 164/4. maddesi uyarınca davada harçlandırılan değer üzerinden hesaplanmasının uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet ücretine ilişkin alacak davasında, davacının alması gereken ücreti daha önce alıp almadığı ve davanın reddine karar verilip verilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın daha önceki bozma ilamında davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtildiğinden ve bozmaya uyan mahkemenin bu yönde karar vermesi davalı lehine kazanılmış hak oluşturduğundan, davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.