Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hatalı Yazım”
- Uyuşmazlık: Kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlanan alacak davasında davalı vekiline hükmedilen vekalet ücretinin miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin yargılamaya katılımı ve hukuki yardımda bulunması nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi durumunda Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, mahkemenin dilekçe yazım ücreti hükmetmesinin hatalı olduğu, ancak bu yanılgının düzeltilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 86/1, 86/3-e ve 87/1-d-son maddeleri kapsamında kaldığı, zorunlu müdafii atanması hususunda usul hatası bulunmadığı, suç tarihinin hatalı yazılmasının düzeltilebilir bir yazım hatası olduğu ve yerel mahkemenin delilleri hukuka uygun değerlendirdiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının tebliğnameye aykırı olarak onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işverenden kıdem, ihbar, ücret, yıllık izin, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil ücretleri alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, davacının aylık ücretinin miktarı ve ıslah ile arttırılan alacak miktarlarının davalı şirketten tahsilinin yerinde olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile gerekçeleri açısından usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, kadastro sonrası düzenlenen tapu kaydına dayanarak tapu iptali ve tescil davası açarken, davalı kadastro öncesi zilyetliğe dayalı hak düşürücü süre itirazında bulunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicilindeki kaydın alıcıya verilen resmi senette hatalı yazılması nedeniyle oluşan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca Devlet'ten tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu sicilinin herkese açık olması ve kimsenin tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri sürememesi, sicile doğru olarak tescil edilmiş bir kaydın resmi senetteki maddi yazım hatası nedeniyle hatalı gösterilmesinin TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumluluğunu doğurmayacağı gözetilerek, davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini davasında, tazminat miktarının tespiti ve kararın yazımındaki hatalar.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu iptali kararında belirtilen alanın bedeli üzerinden tazminata hükmedilmesi gerekirken, iptal edilmeyen kısım da gözetilerek fazla bedel tespiti yapılması ve kararda ada parsel numarası ile davacı adının hatalı yazılması nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında tapu kaydına dayanılarak Hazine adına tescil edilen taşınmazın mülkiyetinin tespiti davasında, davacılar tarafından dilekçedeki parsel numarasının hatalı yazılması nedeniyle davanın reddine ilişkin kararın hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dava dilekçesinde parsel numarasını hatalı yazmış olmalarının, davalıyı doğru olarak hasım göstermeleri ve dava konusu taşınmazı açıkça belirtmeleri karşısında, davanın konusunun değiştirilmesi veya çoğaltılması olarak değerlendirilemeyeceği ve dava şartlarının oluştuğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırması ile belirlenen bedelin hukuka uygun olduğu, ancak yenileme kadastrosu sonucu oluşan alanın gerekçeli kararda hatalı yazılması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve bedelin ödenme şekline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza gelir yöntemi ile değer biçilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasında davacı idare tarafından depo edilen fark bedelin hatalı yazılması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin unvanının mahkeme kararında hatalı yazılması nedeniyle hükmün tavzihi talep edilip edilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 Sayılı HMK'nın 305. maddesi uyarınca hükmün icrasında tereddüt oluşturabilecek şekilde davalı şirket unvanının hatalı yazılmasının hükmün tavzihini gerektirmesi gözetilerek, yerel mahkemenin tavzih talebini reddeden ek kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazlar için belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla açılan davada, mahkeme kararının tapu kaydındaki parsel numarasının hatalı belirtilmesi nedeniyle düzeltilip düzeltilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlara kıyasla belirlenen kamulaştırma bedelinin hukuka uygun olduğu, ancak mahkeme kararında yer alan parsel numarasının hatalı yazılmasının infazda tereddüt yaratacağı gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı idare ile davalılar arasında kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tescili davasına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında taşınmazın bulunduğu yerin hatalı yazılması dışında bir isabetsizlik bulunmadığı, bu yanlışlığın da yeniden yargılamayı gerektirmediği gözetilerek karar düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.