Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hazineye İrat Kaydı”
- Uyuşmazlık: Gaipliğine karar verilen kişiler adına atanan kayyıma ait satış bedellerinin Hazineye irat kaydına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Gaip kişiler için atanan kayyımın, Türk Medeni Kanunu'nun 588. maddesinde düzenlenen ve Hazineye irat kaydı için aranan on yıllık yönetim kayyımlığı değil, temsil kayyımlığı olması gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gaiplik ve kayyım hesabındaki bedelin Hazine'ye irat kaydı talebinin reddi üzerine yapılan temyiz incelemesinin kabul edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava değerinin, temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesi ve 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, davacının temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gaipliğine karar verilmesi istenen kişilerin hisselerine isabet eden paranın Hazine'ye irat kaydı için TMK 588. maddesi uyarınca gaiplik kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklığın giderilmesi davasında atanan kayyımın temsil kayyımı olması ve TMK'nın 588. maddesinde aranan gaiplik şartlarının oluşmaması gözetilerek, davacı taraf sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölü olduğu belirtilen ancak nüfus kaydı bulunamayan bir kişinin gaipliğine karar verilip verilemeyeceği ve gaiplik davası açılıp açılamayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin ölü olduğunun tespit edilmesine rağmen, nüfus kaydına ulaşılamaması nedeniyle, malikin gerçekten ölüp ölmediğinin ve mirasçılarının bulunup bulunmadığının araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırma yöntemiyle belirlenen kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tesciline dair verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz talebi reddedilmiş ve karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin kamulaştırmasız el koyduğu taşınmazın bedeli ve bu bedelin davacılar tarafından tahsili hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmaza ilişkin kamulaştırmasız el atma fiilinin gerçekleştiği ve taşınmaz bedelinin belirlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, ancak mahkeme ve icra harçlarının 2942 sayılı Kanun'un Ek Madde 4'üncü maddesi uyarınca değil, nispi olarak uygulanması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında yapılan mal alım sözleşmesine konu kömürlerin sözleşme ve eklerinde belirtilen niteliklere uygun olup olmadığı ve buna bağlı olarak sözleşmenin feshedilmesinin haklı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Teslim edilen kömürlerin yapılan analizler neticesinde sözleşme ve teknik şartnamede belirtilen kükürt oranı, kül oranı ve alt ısıl değerleri açısından uygun olmadığının tespit edilmesi, davalının sözleşme ve yönergeye uygun hareket ettiği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İptal edilen sıra cetveli nedeniyle nemalandırılan paranın Hazineye mi yoksa alacaklıya mı ödeneceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 36. maddesinin 1. fıkrasının iptaline ilişkin kararı ve özel hukuk kişilerine ait paraların nemasının Hazineye intikal ettirilmesinin mülkiyet hakkına aykırı olduğu gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, sonradan tapuyu devralan şirketin iyiniyetli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İlk tescilin yolsuz olduğu ve davalı şirketin taşınmazı edinirken iyiniyetli olmadığı, şirketin basiretli bir tacir gibi davranmadığı ve taşınmazın değerinin altında bir bedelle iktisap ettiği değerlendirilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tescil kararının, HUMK 438/7 uyarınca eksik harç miktarı ve yanlış parsel numarası düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gaipliğe karar verilen kişiler adına kayıtlı icareteynli taşınmazın mülkiyetinin 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi gereğince vakfa tescil edilip edilmeyeceği ve karar harcının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Gaiplik kararı verilen kişiler adına kayıtlı icareteynli taşınmazın mülkiyetinin 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi gereğince vakfa tesciline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak karar ve ilam harcının taşınmazın gaiplere ait payının değerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının harç yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında bankacılık zimmeti suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, banka müşterilerinin hesaplarından usulsüz para transferleri yaptığı ve bu işlemlerde sahte talimatlar ile hileli davranışlarda bulunduğu hususunda yeterli delil elde edilmesi ve sanığın görevi nedeniyle bankanın parası üzerinde zilyetliğinin bulunması gözetilerek, nitelikli bankacılık zimmeti suçundan mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.