Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hazineye Ait Tarım Arazisi”
- Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Hazineye ait tarım arazisinin satışına ilişkin işlemin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idare tarafından geri alınmadan veya idari yargıda iptal edilmeden tapu iptali ve tescil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Hazineye ait taşınmazın devrine esas teşkil eden satış işleminin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu idari işlemin idare tarafından geri alınmadıkça veya idari yargıda iptal edilmedikçe, satış işlemi sonucu oluşan tapu kaydının yolsuzluğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin idari işlem niteliğinde olması ve bu işlemin idarece geri alınması veya idari yargıda iptal edilmeden tapu iptali ve tescil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ve tescili davası.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idare tarafından geri alınmadıkça veya idari yargıda iptal edilmedikçe, satış sonucu oluşan tapu kaydının yolsuzluğu nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin geçersiz olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idare tarafından geri alınmadan veya idari yargıda iptal edilmeden tapu iptali ve tescil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idare tarafından geri alınmadıkça veya idari yargıda iptal edilmedikçe, satış işlemi sonucu oluşan tapu kaydının yolsuzluğu iddiasıyla açılan davanın dinlenemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili davasında, taşınmazların niteliğinin kuru tarım arazisi mi yoksa sulu tarım arazisi mi olduğuna ve buna bağlı olarak belirlenecek kamulaştırma bedelinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların kuru tarım arazisi olduğuna dair İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalıların sulu tarım arazisi iddiasını destekleyen delillerinin yetersizliği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin satışının, 4070 sayılı Kanun'un aradığı şartların oluşmadığı iddiasıyla yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların dava konusu taşınmazı 31.12.2002 tarihinden önce 5 yıl süreyle kesintisiz olarak kullandıklarına dair yeterli delil bulunduğu ve idari işlemin de geçerli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan tarım arazisi için belirlenen bedelin sulu tarım arazisi esasına göre hesaplanıp hesaplanamayacağı ve tebligatın geçerliliği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın baraj gölü kıyısında bulunması ve tanık beyanları ile sulu tarım yapılabileceğinin anlaşılması, tebligatın köy muhtarlığına yapıldığı ancak muhatabının belli olmaması sebebiyle tebligatın geçersizliği ve 2942 sayılı Kanun'un 30. maddesindeki usule uyulmaması nedeniyle kamulaştırmasız el atmanın gerçekleştiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin satış ihalesine katılan davacının, taşınmazın bir başkasına ön alım hakkı tanınarak devredilmesi nedeniyle uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ihalede en yüksek teklifi vermiş olsa dahi taşınmazın mülkiyetini hiçbir zaman kazanmadığı, dolayısıyla taşınmazın kullanımından mahrum kalma nedeniyle tazminat talep edemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin kısmen kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, özel orman parsellerinin yolsuz tescil edildiği iddiasıyla açtığı tapu iptal ve tescil davasında, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen direnme kararı vermesi üzerine, direnme kararının hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel orman parsellerinin oluşturulmasına ve tesciline esas teşkil eden işlemlerin yasa ve yönetmeliklere aykırı olarak yapıldığı, parsellerin 1942 yılı orman kadastrosunda orman sınırları içinde yer aldığı, 1945 tarihli 4785 sayılı Yasa ile devletleştirildiği ve 1950 tarihli 5658 sayılı Yasa kapsamındaki iade talebinin reddedilmesiyle Hazine mülkiyetinde kaldığı, ayrıca 1984 yılında yapılan orman kadastrosunda da parsellerin orman sınırları içinde gösterildiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.