Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hibe Yardımı”
- Uyuşmazlık: Davalı belediyenin, davacı kurumdan teslim aldığı araçların bedelini ödememesi nedeniyle açılan alacak davasında, davalının ödeme yükümlülüğünün olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının araçları teslim ederek yükümlülüğünü yerine getirdiği, davalının ise araç bedeli ödeme borcunu ifa etmediği, Bakanlık tarafından sağlanacak hibe yardımının davalının ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlemle devredilen taşınmazın davalı tarafından bağışlanması üzerine açılan tapu iptal ve tescil davasında, davacı tarafından sunulan belgenin inanç sözleşmesinin yazılı delili sayılıp sayılamayacağı ve davacıya yemin teklif hakkının hatırlatılıp hatırlatılmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan 13.03.2007 tarihli belgenin, içeriği itibariyle bir inanç sözleşmesi niteliğinde olmadığı ve davalı tarafından vasiyetinden dönüldüğü, davacı ile davalı arasında yazılı bir inanç sözleşmesinin bulunmadığı, davalı tarafından akdi ilişkinin varlığının inkâr edildiği, dava dosyasına yazılı belge sunulmadığı gibi dosyada delil başlangıcı niteliğinde sayılabilecek bir belge de bulunmadığı, bu durumda ispat yükü davacı üzerinde iken inanç sözleşmesinin varlığının ispat edilmediği, davacının yemin deliline dayandığı, bu durumda mahkemenin davacıya yemin teklif etme hakkını hatırlatması gerektiği, aksi halde yerel mahkemenin direnme kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na aykırı olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin taahhüt ettiği sıcak suyu sağlamaması nedeniyle davacı şirketin uğradığı zararın tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, davalı idarenin sözleşme yükümlülüğünü ihlal etmesine rağmen, hibeyle yapılan seraları bakımsız bırakarak kullanmaması ve sözleşmeyi feshetmeyerek 25 yıllık gelir kaybının tazminini istemesinin dürüstlük kuralına aykırı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin sözleşme gereği jeotermal su sağlama yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle davacı şirketin uğradığı zararın tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, seraları jeotermal kaynak kullanımı dışında üretimde kullanmayarak atıl bırakması ve akabinde fesih hakkını kullanmaması nedeniyle 25 yıllık tahsis süresi boyunca oluşan tüm gelir kaybının tazminini istemesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve dürüstlük kuralına aykırı olduğu gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, annesinin kendisini vekil tayin etmesi sonucu, vekilin davacının taşınmazını hileli olarak satış yoluyla devrettiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil ile maddi-manevi tazminat istemiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak davacının taşınmazını devrettiği, davalıların inançlı işlem savunmalarını ispatlayamadıkları ve davacı tarafından iptal-tescili istenen taşınmazlar temlike konu taşınmazlar olmadığından iptal-tescile karar verilemeyeceği ancak terditli tazminat istemi bulunduğu gözetilerek, mahkemenin yanılgılı değerlendirmeyle davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sırasında erkeğin kadına verdiği bir yazının, mal rejiminin tasfiyesinden doğan haklarından feragat anlamına gelip gelmediği ve bu nedenle açılan mal rejiminin tasfiyesi davasının reddinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin boşanma davası dosyasına sunduğu yazıda yer alan ifadelerin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun mal rejiminin tasfiyesine ilişkin hükümleri kapsamında bir feragat olarak değerlendirilemeyeceği ve davacının mal rejiminin tasfiyesi davası açmasına engel teşkil etmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin ölümünden önce davaya konu taşınmazları hibe yoluyla davalılara devrettiğine dair yeterli ve kesin delil bulunmadığı, davacının miras hakkının zedelendiği ve yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı kısmen kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kullanılan yol olarak iddia edilen taşınmaz bölümlerinin tapu kaydının iptali ve haritadan yol olarak gösterilmesi isteminin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından kullanılan yol olarak iddia edilen taşınmaz bölümlerinin, davalıların izniyle kullanılan ve kamuya tahsis edilmiş kadim yol niteliğinde olmadığı, hava fotoğrafları, bilirkişi raporları ve tanık beyanları ile tespit edilerek davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakan tarafından davalıya yapılan taşınmaz satışlarının muvazaalı olup olmadığı ve davacının tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, mirasbırakanın malvarlığının tamamına yakınını davalıya devretmesinin haklı ve makul bir sebebe dayanmadığı ve işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle tapu iptaline karar vermesi, istinaf incelemesinde de usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında, vefat eden eş adına kayıtlı taşınmaz için katkı payı alacağı istenmesinde, katkı payı oranının tespiti, taşınmazın değerinin hangi tarihte dikkate alınacağı ve terekenin diğer borçlarının katkı payı alacağından mahsup edilip edilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak hüküm kurduğu, bozmaya uyulmasıyla karşı taraf lehine kazanılmış hak doğduğu ve bozma kapsamı dışında kalan hususların kesinleştiği gözetilerek davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı kadın, katkı payı alacağı davasında, katkı payı oranının, taşınmaz değeri hesabında esas alınan tarihin ve terekenin diğer borçlarının doğru değerlendirilip değerlendirilmediği hususlarında uyuşmazlık yaşanmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, mahkemenin bozma kararına uygun hüküm verdiği ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlerin yeniden incelenemeyeceği gözetilerek, davacı kadının karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bulgaristan'dan göç eden davacıların, kendilerine hibe edildiği iddia edilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve adlarına tesciline ilişkin taleplerinin reddine karşı açılan temyiz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların taşınmazlar üzerindeki hak iddialarının dayanağı olan hibe işleminin kadastro çalışmaları öncesinde gerçekleştiği ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 10 yıllık hak düşürücü süresinin aşıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.