Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kadastro Tescil Dışı Yerler”
- Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tespit dışı "yol" olarak bırakılan bir yerin tescili istemiyle açılan davada, kadastro tespitinden önceki zilyetlik süresinin kazanmayı sağlayan zilyetliğin şartlarını oluşturacak süreye dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro sırasında tespit dışı "yol" olarak bırakılan yerin tescili için açılan davada, kadastro tespitinden önceki zilyetlik süresinin de kazanmayı sağlayan zilyetliğin hesaplanmasında gözetilmesi gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Arazi kadastrosundan sonra yapılan orman kadastrosunun ikinci kadastro sayılıp sayılmayacağı ve orman kadastrosundan önce kesinleşen Gezici Arazi Kadastro Mahkemesi kararının kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Arazi kadastrosunun kesinleşmesinden sonra yapılan orman kadastrosunun ikinci kadastro niteliğinde olduğu ve daha önce Gezici Arazi Kadastro Mahkemesi'nde aynı taraflar arasında aynı konu hakkında verilen kararın kesin hüküm oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan yerler hakkında, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak açılacak davalar için bir zaman aşımı süresi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa'nın 36. maddesindeki hak arama özgürlüğü ve mülkiyet hakkının ayni hak olması sebebiyle, kadastro kanununda aksine bir hüküm bulunmadığından, tescil dışı bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi hukuki sebeplere dayanarak dava açılması için bir zaman aşımı olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yenileme kadastrosu sırasında taşınmazın bir kısmının yola terk edilmesi nedeniyle açılan davanın görevli mahkemesinin Kadastro Mahkemesi mi yoksa Asliye Hukuk Mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yenileme kadastrosunun, mülkiyet hakkını yeniden incelemeyen, teknik çalışmalarla paftaların yenilenmesini amaçlayan, önceki kadastroya ek bir işlem olduğu ve 2859 sayılı Kanun'un 5. maddesindeki atıf gereği bu tür davalarda 3402 sayılı Kadastro Kanunu hükümlerinin uygulanması ve davanın Kadastro Mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı işgal ve faydalanma suçundan eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu yerin orman arazisi olup olmadığı hususunda bilirkişi raporlarında çelişkiler bulunması, suça konu yerin tapu kaydı ve kadastro davasına konu yerle olan bağlantısının net olarak tespit edilmemiş olması, suça konu yerin vasfının ve sanığın kast unsurunun belirlenmesi için gerekli araştırmaların yapılmamış olması nedeniyle eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulması isabetsizliği gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz üzerine açılan davada, taraflar arasında yapılan sulh sözleşmesinin uygulanması ve kadastro sırasında yol olarak tescil dışı bırakılan alanların mülkiyeti konusunda anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sulh sözleşmesinin, kamu malı niteliğindeki yollar dışında kalan kısımlar yönünden geçerli olduğu, davacının kadastro sırasında yol olarak tescil dışı bırakılan alanın değerinin kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz talebinin değerden reddi gerektiği ve davalı Hazine'nin tapulu taşınmazlar yönünden davalı sıfatı bulunmaması nedeniyle temyiz hakkının olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kısmen onanmasına, kısmen reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, murisleri adına kayıtlı olduğu ileri sürülen ve kadastro çalışmaları sırasında tescil dışı bırakıldığı iddia edilen taşınmazın, davacılar adına tescilinin yapılıp yapılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandıkları tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında revizyona uğradığı, bu haliyle hukuki değerini yitirip delil durumuna düştüğü, davacılarca tapu kaydının herhangi bir parsele uyduğunun iddia edilmediği, davacılar tarafından tescil dışı bırakılan ve halen zilyetliklerinde olan bir taşınmazın bildirilmediği ve düzenlenen raporda da yapılan kadastro çalışmaları sırasında tescil dışı bırakılan yer olmadığının bildirildiği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tescil dışı bırakılan taşınmazın, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenine dayanılarak tapuya tescili talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tescil dışı bırakılan yer hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeden pafta düzenlenmesi suretiyle hukuksal durumu belirlenerek işlem tamamlanmış ise paftanın düzenlendiği tarihin kazanma süresinin ve koşullarının hesaplanmasında esas alınması ve bu durumda da davanın makul sürede açılmadığına ilişkin Özel Daire bozma kararının isabetli olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi kapsamında orman sınırları dışına çıkarılıp çıkarılmadığı ve buna bağlı olarak tapu kaydına şerh verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan orman tahdit çalışmaları, maki tefrik işlemleri ve 2/B uygulamaları incelendiğinde, taşınmazın 1942 yılında yapılan orman tahdidi sınırları içerisinde kaldığı, 1976 yılında yapılan 2/B işleminin ise itiraz üzerine iptal edilerek taşınmazın orman sınırları dışında bırakıldığı, ancak bu işlemin 2/B kapsamında orman sınırları dışına çıkarma anlamına gelmediği ve 1989 yılındaki çalışmalara da konu edilmediği gözetilerek, 2/B şerhi verilmesine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.