Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kadastro Tespitinden Önceki Zilyetlik”
- Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tespit dışı "yol" olarak bırakılan bir yerin tescili istemiyle açılan davada, kadastro tespitinden önceki zilyetlik süresinin kazanmayı sağlayan zilyetliğin şartlarını oluşturacak süreye dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro sırasında tespit dışı "yol" olarak bırakılan yerin tescili için açılan davada, kadastro tespitinden önceki zilyetlik süresinin de kazanmayı sağlayan zilyetliğin hesaplanmasında gözetilmesi gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca orman olarak tespit edilip Hazine adına tescil edilen taşınmaz için açılan zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasında uygulanacak hak düşürücü süre.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca yapılan orman tespitlerinde de, diğer kadastro tespitleri gibi, aynı Kanun'un 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanacağı, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 11/1. maddesindeki hak düşürücü sürenin uygulanmasının Anayasal mülkiyet hakkına aykırı olacağı ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nda farklı bir süre öngörülmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz için açılan tapu iptal ve tescil davasında, on yıllık hak düşürücü sürenin dolup dolmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleştiği tarihin tapu kaydında 30.06.2009 olarak belirtilmesine rağmen, kadastro tutanağındaki belirsizliklere rağmen davanın 27.03.2019 tarihinde açılmasıyla on yıllık hak düşürücü sürenin geçirildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulması suretiyle davanın usulden reddine dair istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların kadastro tespitine itiraz davasında ileri sürdükleri zilyetlik iddiasının kadastro tespit tutanağının düzenlendiği tarihten önceki bir zamana mı yoksa sonrasına mı ilişkin olduğu ve buna bağlı olarak davanın görevli mahkemenin kadastro mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların zilyetlik iddiasının başlangıç tarihinin, kadastro tespit tutanağının düzenlendiği tarihten sonraki bir döneme rastladığının tespit edilmesi ve kadastrodan sonraki haklara ilişkin uyuşmazlıklara genel mahkemelerin bakması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın görev yönünden reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca orman niteliğinde tespit edilip kesinleşen taşınmazlar hakkında, vergi kaydı ve zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davalarında 30 günlük askı ilan süresi mi yoksa 10 yıllık hak düşürücü süre mi uygulanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa'nın 35. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkının özüne dokunan sınırlamaların ancak kanunla yapılabileceği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nda orman niteliğindeki taşınmazlar için 30 günlük askı ilan süresi dışında bir hak düşürücü süre öngörülmediği, bu nedenle zilyetlik ve vergi kaydına dayalı tapu iptali ve tescil davalarının 3402 sayılı yasanın 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikal hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalının kötü niyetli olup olmadığının tespiti için keşif yapılması gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmazın mirasçıları tarafından zilyetliğinde bulundurulduğunu iddia etmeleri ve davalıların zilyet olmadıklarını ileri sürmeleri karşısında, davalının iyi niyetli olduğunun kabulü mümkün olmadığından ve taşınmazın aynına ilişkin uyuşmazlıklarda keşif yapılması zorunlu olduğundan, eksik incelemeye dayalı direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu davalı adına tescil edilen parselin bir kısmının davacıya ait olduğu ve kadastro öncesi zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescili talebiyle açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kadastro tespitinden önceki 20 yıllık zilyetliğini ispatlayamaması ve kadastro tespitinin aksini kanıtlayacak delil sunamaması gözetilerek, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden bir aykırılık bulunmadığından, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespit tutanağının tapuda kaybolması üzerine tutanağın ihya edilerek yeniden askıya çıkarılması halinde, ihya edilen tutanağa karşı askı ilan süresi içerisinde açılan davanın görevli mahkemesinin kadastro mahkemesi mi yoksa genel mahkeme mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespit tutanağının kaybolması ve sonrasında ihya edilerek yeniden askıya çıkarılması sebebiyle, görev konusunun kamu düzenine ilişkin olduğu ve tescile esas teşkil edecek belgelerin eksikliği nedeniyle kadastro mahkemesinin görevine devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, mahkemenin bozma kararına karşı verdiği direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uymayarak yeni bir gerekçe ile hüküm kurması ve ilk kararından farklı bir sonuca ulaşması nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu değerlendirilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Hukuk Genel Kurulu yerine Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının zilyetlik iddiasının hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı ve meranın zilyetlikle kazanılıp kazanılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın, kök parsel olan 190 sayılı parselin hükmen ifrazı ile oluştuğu, davacıların mirasbıraklarının da taraf olduğu kadastro mahkemesi kararının kesinleştiği, bu kararın davacılar için kesin hüküm teşkil ettiği, kadastro tespitinden önceki zilyetliğin 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, kadastro tespitinden sonraki zilyetliğin ise tapulu taşınmaz üzerinde olması nedeniyle mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.