Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kadastro Zararı”
- Uyuşmazlık: Kadastro düzeltmesi sonucu taşınmazın yüzölçümünün artması nedeniyle, taşınmazı daha önce daha düşük yüzölçümü ile satmış olan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun uğradığı zararın tazmini ve alıcının sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazı, daha düşük bir yüzölçümü ile devralıp aynı şekilde satan TMSF'nin, kadastro düzeltmesi sonucu oluşan yüzölçümü farkından dolayı zarara uğradığı ve alıcının da sebepsiz zenginleştiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin kadastro tespiti sırasındaki ihmali nedeniyle tapu kaydı iptal edilen taşınmaz malikinin uğradığı zararın tazmini davasında görevli yargı yerinin adli mi yoksa idari yargı mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro işlemlerindeki hatanın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan bir zarar olduğu, Hazine'nin Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin mülkiyet hakkı koruması da gözetilerek, davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına, ancak hükmedilen tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicilindeki yüzölçümü hatasından kaynaklanan tazminat davasında, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde fiilen bir zarara uğrayıp uğramadığı ve Devletin tazmin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydındaki yüzölçümü hatasına rağmen, davacının taşınmazın zeminindeki fiili kullanım alanında bir değişiklik olmadığı ve gerçekte bir zarar meydana gelmediği, ayrıca davacının tapu kaydındaki hatayı fark edebilecek konumda olduğu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltme davası açmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının hatalı tutulması nedeniyle mükerrer kadastrodan kaynaklı tapu iptali sonucu uğranılan zararın tazmini davasında, zararın tespiti ve hesaplanmasında eksik inceleme yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mükerrer kadastro nedeniyle iptal edilen taşınmazın belirlenmesinde, ilgili kadastro paftaları ve ifraz krokilerinin birlikte incelenerek, mükerrerlikten etkilenen kısmın tespiti yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro düzeltmesi sonucu taşınmazın yüzölçümünün artması nedeniyle Hazine'den tazminat istenebileceği ve davalıların sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazı devraldığı ve devrettiği yüzölçümleri aynı olduğundan kadastro düzeltmesinden kaynaklanan bir zararının olmadığı, ayrıca taşınmazı gerçek yüzölçümünden daha az bir alanla devretmiş olsa dahi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ancak ilk tescil malikinin dava açma hakkı bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro işlemleri sonucu tapu kaydı iptal edilen taşınmaz malikinin uğradığı zararın tazmini istemiyle açtığı davada, görevli mahkemenin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro işlemleri sırasında yapılan hataların tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararlar kapsamında değerlendirilmesi ve Devletin bu zararlardan TMK m.1007 uyarınca kusursuz sorumluluğunun bulunması gözetilerek davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği yönündeki yerel mahkeme direnme kararının onanmasına, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki taşınmazın yüzölçümünün kadastro çalışmaları sonucu düzeltilmesi nedeniyle oluşan zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro çalışmaları sonucu tapu kaydındaki taşınmazın yüzölçümünün azalması nedeniyle oluşan zararın, tapu siciline güven ilkesi gereğince devlet tarafından tazmin edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro düzeltmesi sonucu taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle uğranılan zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yüzölçümünün kadastro düzeltmesiyle azalması nedeniyle davacının uğradığı zararın net gelir esasına göre hesaplanarak Hazine'den tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait taşınmazın orman kadastrosuyla Hazine adına tescili nedeniyle uğranılan zararın, tapu sicil memurunun hatasından kaynaklandığı iddiasıyla 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca Devletten tazmin edilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 1940 yılında verilen taksim ve satış kararında belirlenen yüzölçümünün tapu kaydından fazla olması ve kadastro tespitinin bu karara dayandırılması nedeniyle oluşan zarardan tapu memurunun kusurlu olmadığı, davada 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro düzeltmesi sonucu taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle Hazine'den zararın tazmini istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan Hazinenin sorumlu olduğu ve kadastro düzeltmesinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, taşınmazın emsal değerine göre hesaplanan zararın tazminine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.