Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Karışıklık İhtimali”
- Uyuşmazlık: Davalının kullandığı markanın, davacının tescilli markasına tecavüz oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının benzer ve bağlantılı emtialar için tescilli olmasına ve bilirkişi raporunda karışıklığa neden olabilecek benzerlik olduğunun belirtilmesine rağmen, hedef kitlenin dikkatli ve seçici tüketicilerden oluşması, ürünlerin pahalı olması ve tüketicilerin satın alırken araştırma yapması nedeniyle karışıklık ihtimalinin düşük olduğu değerlendirilerek davacının karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesinleşmiş bir sanık hakkında, aynı suçtan zamanaşımı nedeniyle verilen düşme kararının kanun yararına bozmaya konu olup olamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra aynı suç yönünden verilen zamanaşımı nedeniyle düşme kararının hukuken yok hükmünde olduğu ve bu nedenle kanun yararına bozma yoluna konu olamayacağı gözetilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın, Özel Daire'nin aynı mağdura yönelik beraat kararını hem onayıp hem bozması nedeniyle oluşan çelişkiye dair itirazının lehe mi yoksa aleyhe mi olduğu ve bu itiraza göre nasıl bir karar verilmesi gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin çelişkili kararının sanıklar lehine kazanılmış hak doğurduğu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı itirazının da sanıklar lehine olduğu gözetilerek, çelişkili ifadelerin karardan çıkarılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Benzer marka tescili nedeniyle açılan marka hükümsüzlüğü davasında, YİDK kararının iptali ve başvuru konusu markanın tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilip verilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının "...” markasını çağrıştıracak şekilde, ayniyet derecesinde benzer ve ilaç etken maddesi de içermeyen “...” ibaresini marka olarak almak istemesinin, davacının markasına yanaşma ve başvuruda kötü niyet göstergesi olduğu, bu nedenle davacının markasının, davalı şirketin markasına tüm mal ve hizmetler açısından engel oluşturması ve başvurunun tümüyle reddedilmesi gerekirken YİDK tarafından itirazın reddedilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesince de davanın tümüyle reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının "BİM" esas unsurlu tanınmış ve seri markaları karşısında, davalı şirketin aynı sınıftaki "sisbim" ibareli markasının 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi gereğince karıştırılma tehlikesi oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin "sisbim" markasının, davacının "BİM" markalarının ayırt ediciliği düşük "BİM" ibaresini içermesine rağmen, ortalama tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali oluşturmayacağı, işaretler arasında görsel, işitsel ve anlamsal farklılıklar bulunduğu ve "BİM" ibaresinin "Bilgi İşlem Merkezi" kısaltması olarak da kullanıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı sendikanın davacı sendikanın ismine benzer bir isim kullanması nedeniyle davacı sendikanın isim hakkının ihlal edilip edilmediğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'ndan kaynaklanmaması ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 26. maddesi kapsamında adın korunmasına ilişkin olması nedeniyle, görevli mahkemenin İş Mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyarlama yargılamasında, 5237 sayılı TCK'nın lehe hükümlerinin uygulanması durumunda, aynı Kanun'un mükerrirlere özgü infaz rejimi ve mahsuba ilişkin hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihi itibarıyla yürürlükte olmayan ve aleyhe olan 5237 sayılı TCK'nın mükerrirlere özgü infaz rejimine ilişkin 58/7. maddesinin ve mahsuba ilişkin 63. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme kararının, infazda karışıklık ve hak kaybına neden olabileceği gözetilerek, 58/7. maddesinin uygulanamayacağı, 63. maddesinin ise uygulanması gerektiği yönünde düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK), davacının marka tescil başvurusunu, davalının tescilli markasıyla karıştırılabileceği gerekçesiyle reddetmesi üzerine, davacı tarafından YİDK kararının iptali ve marka tescilinin yapılması istemiyle açılan dava.
Gerekçe ve Sonuç: 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 6/1. maddesi uyarınca işaret ve emtia benzerliğinin bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararını kaldırarak davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun tescil ettirmek istediği markanın, davacı şirketin tescilli markaları ile benzerlik taşıyıp taşımadığı ve bu benzerliğin marka hükümsüzlüğüne yol açıp açmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markaları arasında görsel, işitsel ve anlamsal benzerliklerin bulunduğu, ortalama tüketicinin zihninde karıştırılma ihtimali yaratabilecek derecede iltibas bulunduğu ve davalı kurumun başvurduğu 30. sınıf malların, davacı şirketin tescilli markalarının kapsamındaki mallarla aynı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin marka hükümsüzlüğüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli bir markanın izinsiz kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle tescilli marka haklarının korunması için özel düzenlemeler getirildiği ve bu düzenlemelerin haksız rekabet hükümlerini de kapsadığı, dolayısıyla tescilli marka ihlallerinde kümülatif korumanın uygulanmasının hukuki dayanağının kalmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin marka hakkına tecavüz iddiasının reddine ilişkin kararının onanmasına, haksız rekabetin tespitine ilişkin kısmının ise düzeltilerek kararın onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların eylemlerinin davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesiyle tescilli marka haklarının haksız rekabet hükümleriyle kümülatif olarak korunamayacağı, özel düzenleme olan 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanmasının yeterli olduğu gerekçesiyle, mahkemenin haksız rekabete ilişkin hüküm kurması hatalı bulunmuş ve karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait markanın davacıya ait tanınmış markalara tecavüzünün ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığının tespiti, hükümsüzlüğü ve terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tescilli markaların Sınai Mülkiyet Kanunu ile özel olarak korunduğu ve haksız rekabet hükümlerinin tescilli marka hakkına tecavüz ile birlikte uygulanamayacağı, kümülatif korumanın söz konusu olamayacağı gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının haksız rekabetin tespiti, men'i ve ref'ine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.