Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Karakteristik Edim”
- Uyuşmazlık: Tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan haksız rekabet ve tazminat davasında Türk mahkemelerinin uluslararası yetkisinin bulunup bulunmadığı ve davalı şirketlerden birinin davada sıfatının olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın yabancı unsur içermesi nedeniyle MÖHUK hükümleri uyarınca yetki tespiti yapılırken, tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda karakteristik edimin ifa yeri olan Antalya'nın yetkili olduğu, haksız rekabet iddiasında ise haksız fiilin ve zararın meydana geldiği yer yine Antalya olduğundan Türk mahkemelerinin yetkili olduğu, diğer davalı şirketin sıfatı yönünden ise davacı tarafından ileri sürülen iddiaların ve delillerin toplanıp değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında davalı şirket nezdinde çalışması nedeniyle oluşan işçilik alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı ve davacının taleplerinin hukuki dayanağının olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ... hukukuna göre dava açılmış ve davalı tarafından yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde bir itiraz ileri sürülmemesi ve ön inceleme aşamasında tarafların hukuk seçimi konusunda bir anlaşmaya varmamaları sebebiyle uyuşmazlığa ... hukukunun uygulanması gerektiği, bu nedenle ... hukuku uygulanarak verilen yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ödünç olarak verildiği iddia edilen 120.000 Sterlin'lik alacağa dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında hukuk seçimi bulunmaması ve paranın Türkiye'deki bir hesaba gönderilmesi, davalının Türkiye'de ikamet etmesi sebebiyle uyuşmazlığa Türk Hukuku'nun uygulanması gerektiği, davacının alacağını ispatladığı ve davalının beyaza imza iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya'da çalıştığı iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, hangi ülke hukukunun uygulanacağı, zamanaşımı ve hak düşürücü süre hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafça yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde açık bir itirazda bulunulmaması ve ön inceleme aşamasında tarafların hukuk seçimi konusunda bir anlaşmaya varmamaları nedeniyle, uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerekirken, hatalı bir şekilde Rusya Federasyonu hukukunun uygulanması ve buna bağlı olarak zamanaşımı değerlendirmesi yapılması bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya'da çalıştığı iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, hangi ülke hukukunun uygulanacağı ve davacının taleplerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancılık unsuru taşıyan davada, davalı tarafça yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde açık bir itirazda bulunulmadığı ve ön inceleme aşamasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmaya varmadıkları gözetilerek uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerekirken, hatalı olarak Rusya Federasyonu hukukunun uygulanması ve zamanaşımı değerlendirmesinin buna göre yapılması nedeniyle mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancılık unsuru taşıyan iş sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafça yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönündeki itirazın cevap dilekçesinde yasal süresi geçirildikten sonra yapılmış olması ve ön inceleme aşamasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamaları nedeniyle, uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancılık unsuru taşıyan iş davasında, uygulanacak hukukun tespiti ve davanın hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından Türk hukukuna göre açılan davada, davalı tarafça yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde açık bir itirazda bulunulmaması ve ön inceleme aşamasında da tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamış olmaları nedeniyle, uygulanacak hukukun zımnen Türk hukuku olarak seçildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Milletlerarası tahkim yoluyla verilen bir hakem kararının, Milletlerarası Tahkim Kanunu'nun 15/A.1(e) ve (f) bentleri ile 15/A.2(b) bendi uyarınca iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin, Viyana Satım Sözleşmesi'nin 3. maddesi kapsamında satım sözleşmesi olarak nitelendirilmesi, hakem kararının gerekçeli olması ve davalıların şirketler topluluğu olarak değerlendirilmesinin gerekmemesi, davacı vekilinin kamu düzenine aykırılık iddiasının yerinde olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında farklı dönemlerde çalışmış bir işçinin işçilik alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yurt dışında farklı dönemlerde çalıştığı ve bu dönemlerde farklı hukuki durumların oluştuğu, davacının Dominik Cumhuriyeti'ndeki çalışma dönemi için taraflar arasında hukuk seçimi anlaşması bulunduğu, ...’daki çalışma dönemi için ise taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığı, bu durumda 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 27. maddesi uyarınca davacının Dominik Cumhuriyeti'ndeki çalışma dönemi için Dominik hukukunun, ...’daki çalışma dönemi için ise ... hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının yurt dışı şantiyesinde çalışan davacının işçilik alacakları davasında uygulanacak hukukun tespiti ve alacakların miktarı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tüm çalışma süresince fiilen yurt dışında çalıştığı ve mutad işyerinin yurt dışında olduğu gözetilerek, ... hukukunun uygulanması gerektiği, bu nedenle yerel mahkemenin ... hukukunu uygulayarak verdiği kararın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin davalı şirketin yurt dışı projelerinde çalıştığı dönemde tahakkuk ettiğini iddia ettiği kıdem tazminatı, fazla mesai ve hafta tatili ücretleri alacaklarına ilişkin uyuşmazlıkta uygulanacak hukukun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı dönemlerin bir kısmında taraflar arasında uygulanacak hukuku belirleyen bir sözleşme hükmünün varlığı, bir kısmında ise bulunmadığı, sözleşme hükmü bulunmayan dönemler için de mutad işyeri hukukunun uygulanması gerektiği, her iki durumda da uygulanacak hukukun Rusya hukuku olduğu gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalıştırılan bir işçinin iş sözleşmesine uygulanacak hukukun tespiti, ücret ve diğer işçilik alacaklarının miktarı ile ödenip ödenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin yurt dışı projelerinde çalıştırılan davacı işçinin, bazı dönemlerde Rusya hukukunun seçildiği iş sözleşmelerine, bazı dönemlerde ise mutad işyeri hukuku olan Rusya hukukunun uygulanması gerektiği, bu nedenle mahkemenin ... hukukunu uygulayarak karar vermesinin hatalı olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.