Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kayyım Ataması”
- Uyuşmazlık: Sulh Hukuk Mahkemesinin kayyım atama kararına karşı yapılan temyiz üzerine verilen ek kararların usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, temyiz dilekçesinin reddine ilişkin verdiği ek kararlara karşı yapılan temyiz üzerine dosyayı Yargıtay'a göndermesi gerekirken, temyiz dilekçesinin reddine karar vermesi usule aykırı görülerek, bu ek kararlar bozulmuş; ayrıca kayyımın şahsına yapılan itirazların öncelikle sulh hukuk mahkemesi, ardından asliye hukuk mahkemesi tarafından incelenmesi gerektiği gözetilerek dosya bu hususta geri çevrilmiş, nihai kayyım atama kararı ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: İflas erteleme talebinde bulunan şirketin, mahkemenin bozma kararı sonrası yeniden bilirkişi incelemesi için gerekli ücreti ve kayyım ücretini yatırmaması üzerine verilen iflas kararına karşı yapılan temyizde, HMK'nın 325. maddesi uyarınca bu giderlerin Hazineden karşılanıp karşılanamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İflas erteleme davalarının kamu düzenini ilgilendirdiği, borca batıklığın tespitinin mahkemenin görevi olduğu ve bozma kararı sonrası yapılacak bilirkişi incelemesinin hakimin re'sen başvurduğu bir delil niteliğinde olduğu gözetilerek, HMK'nın 325. maddesi uyarınca bilirkişi ücretinin Hazineden karşılanması gerektiği, ancak kayyım ücretinin bu kapsamda olmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kısıtlıya kayyım atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlıya daha önce kayyım atandığı ve vesayet dosyasının Adana 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde bulunduğu, yerleşim yeri değişikliği için vesayet makamından izin alınmadığı ve kayyım atanmasına ilişkin davalarda yetkinin kesin yetki olması gözetilerek, uyuşmazlığın Adana 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Küçükler için temsil kayyımı atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Küçüklerin fiili ikametlerinin Eskişehir'de olduğunun tespit edilmesi ve 4721 sayılı TMK'nın 430. maddesi uyarınca temsil kayyımı ataması davasında yetkili mahkemenin kişinin yerleşim yeri mahkemesi olması gözetilerek, uyuşmazlığın Eskişehir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gaip kişinin icareteynli taşınmazı hakkında açılan tapu iptali ve tescil davasında davalı tarafın tayini ve yargılama giderleri ile harçlardan sorumluluğunun kimde olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın usulüne uygun olarak temsil edilmediği, atanan kayyımın niteliğinin belirlenmediği, ayrıca yargılama giderleri ve harçlardan sorumluluğun kamu düzeni ile ilgili olup re'sen gözetilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına, istinaf kararının ise ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı adına açılan tapu iptali ve tescil davasında, davacının dava ehliyetinin olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın başında davacıya dava açma yetkisi veren vesayet makamı kararının dava ehliyeti sağlamaya yetmediği, ancak yargılama sırasında davacı lehine temsil kayyımı atanması ile dava ehliyeti noksanlığının giderilmiş olması ve kısıtlının yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçılarının davaya dahil edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların holding hisselerini paravan şirketlere devretmek suretiyle gerçekleştirdikleri eylemlerin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu oluşturduğu, eylemlerin katılan sayısınca zincirleme suç mu yoksa tek bir suç mu olduğu ve sanık ... hakkında TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların şirket yönetimindeki yetkilerini kullanarak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunmalarından sonra bu tasarrufların ortaya çıkmaması için hileli davranışlar sergilemelerinin eylemlerini dolandırıcılık suçuna dönüştürmeyeceği, şirket aleyhine hizmet ilişkisiyle bağdaşmayan tasarruflar yapmalarının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı, şirketin tüzel kişilik kazanması ve doğrudan şirketin zarar görmesi nedeniyle eylemlerin zincirleme suç değil tek bir suç teşkil edeceği, tüzel kişiye karşı suç işlenmesi nedeniyle TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanamayacağı ve sanık ... hakkında katılan ...'e yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açılmadığı halde mahkumiyet kararı verilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının sanık ... yönünden kaldırılmasına ve diğer sanıklar yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli tespiti davasında, bedelin tespiti ve davalıların tespiti ile tebligat usulüne ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bazı davalılara kayyım atanıp atanmadığı, atanan kayyımların kim olduğu ve kimlik tespitleri hususunda eksik inceleme yapılması, bazı davalılara tebligat yapılmaması, kayyım atanan davalılardan birinin bilirkişi raporundaki ödeme tablosunda yer almaması, vasi tayin edilen davalıya bedelin vasiye ödenmesine karar verilmemesi ve faiz hesaplamasında hata yapılması bozmayı gerektirecek usul ve esasa ilişkin hükümlerden olduğu gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Küçük için kayyım atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Küçüğün dava tarihindeki yerleşim yerinin İzmir olduğu ve 4721 sayılı TMK'nın 430. maddesi uyarınca temsil kayyımının, kendisine kayyım atanacak kimsenin yerleşim yeri vesayet makamı tarafından atandığı gözetilerek yetkili mahkemenin İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu ağır yaralanan ve kısıtlı hale gelen davacı için açılan maddi ve manevi tazminat davasında, davacı ile yasal temsilcisi arasında menfaat çatışması nedeniyle kayyım atanması gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile vasisi olan babası arasında menfaat çatışması bulunduğundan, davacıya kayyım atanması gerektiği gözetilerek, mahkemenin kayyım atamadan karar vermesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.