Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kayyım Atanması”
- Uyuşmazlık: Uzun süredir ulaşılamayan kişinin mal varlığı üzerinde kayyım atanması talebinde bulunulan davada, atanacak kayyımın temsil kayyımı mı yoksa yönetim kayyımı mı olması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun'un 2. maddesi uyarınca, Hazinenin hak ve menfaatinin bulunduğu durumlarda yönetim kayyımı atanması gerekirken, mahkemece temsil kayyımı atanması hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine tarafından açılan kayyım atanması davasında yargı harcı ödenmesi gerekip gerekmediği ve kayyım atanmasına ilişkin araştırmanın yeterliliği uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin 3561 sayılı Kanun kapsamında açtığı kayyım atanması davalarında yargı harcından muaf olmadığı, ayrıca mahkemenin kayyım atanmasına ilişkin yaptığı araştırmanın yetersiz olduğu ve tapu maliklerinin tespiti için daha detaylı inceleme yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Siyasi parti ilçe yönetimine kayyım atanması istemine ilişkin yerel mahkeme kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının gerekçesinde kayyım atanması talebinin reddine dayanak olarak geçici yönetimin görevde olması ve seçim sürecinin başlamış olması gösterilirken, ayrıca görev konusuna da değinilmiş olması nedeniyle, Yargıtay kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunmadığı, ancak husumetin parti tüzel kişiliğinden ayrı olmayan il ve ilçe başkanlıklarına yöneltilmesi nedeniyle davanın yasal hasım olan parti genel başkanlığına yöneltilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin, davacı vekilinin talebi üzerine atadığı temsil kayyımının, kayyım vekilinin talebiyle yönetim kayyımına dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 426. maddesi uyarınca temsil kayyımı atanması talebiyle açıldığı, mahkemenin de bu talebe uygun olarak temsil kayyımı atadığı, kayyım vekilinin ise 3561 sayılı Kanun uyarınca yönetim kayyımı atanması gerektiği yönündeki talebinin, mahkemenin verdiği temsil kayyımı atama kararının kapsamı dışında kaldığı ve ayrıca mahkemenin hazinenin hak ve menfaatini araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun cinsel istismarı ve hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, eksik araştırma nedeniyle bozulmasına rağmen yerel mahkemenin direnmesi üzerine, Yargıtay’ın hangi hususları gözeterek karar vereceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun 15 yaş altı olması ve sanığın mağdurun dedesi olması nedeniyle mağdur ile yasal temsilcisi arasında menfaat çatışması bulunduğu, bu nedenle mağdura kayyım atanması ve 6284 sayılı Kanun uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılımının sağlanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuş ve dosya, mağdureye kayyım atanması ve ilgililere tebligat yapılması için yerel mahkemeye gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatife temsil kayyımı atanması talebinde, kooperatife husumet yöneltilmesinin gerekli olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Temsil kayyımı atanması talebinin, tüzel kişiliğin davada temsil edilebilmesini sağlamayı amaçlayan çekişmesiz bir yargı işi olduğu ve bu nedenle zaten organ eksikliği nedeniyle tebligat yapılamayan kooperatife ayrıca husumet yöneltilmesinin gerekli olmadığı, hatta mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığa kayyım atanması talebinin kabulü.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklığın yönetimine ilişkin Türk Borçlar Kanunu'nda özel hükümler bulunduğu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 427. maddesinin tüzel kişiler için öngörüldüğü ve taraflar arasında adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin başka bir davanın derdest olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kayyım atanması kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kayyım atanması istemine ilişkin davada görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 430/2. maddesi uyarınca yönetim kayyımı atanmasında yetkili mahkemenin malvarlığının büyük bölümünün yönetildiği veya temsil edilen kimsenin payına düşen malların bulunduğu yer mahkemesi olduğu gözetilerek, kayyım atanması istenen taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin görevli ve yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Temsil kayyımı atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'nın 430. maddesi uyarınca temsil kayyımı atanması davasında yetkili mahkemenin, kayyım atanacak kişinin yerleşim yeri mahkemesi olduğu ve dosya kapsamından kayyım atanması istenen kişinin yerleşim yerinin Ceyhan/Adana olduğu anlaşıldığından, yargı yeri uyuşmazlığının Ceyhan Sulh Hukuk Mahkemesi lehine çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayetin değiştirilmesi davasında, mahkemenin, bozma ilamında öngörülen kayyım atanması işleminin tamamlanmasını beklemeden hüküm kurmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların menfaatlerinin korunması amacıyla velayet davalarında, özellikle de Yargıtay tarafından bozma kararı verilmiş ve kayyım atanması gerektiği belirtilmiş ise, kayyım atanmadan ve kayyımın davaya katılımı sağlanmadan hüküm kurulamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kayyım atanması kararının kaldırılması davasında, davacıların mirasçı olduklarının ve kayyım atanmasını gerektiren sebeplerin ortadan kalktığının ispatı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararında belirtilen hususları yerine getirerek ve davacıların mirasçı olduklarını tespit ederek kayyım atanması kararının kaldırılmasına karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.