Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kendiliğinden Dağılma”
- Uyuşmazlık: Birliğin yönetmeliğe uyum sağlayamaması nedeniyle kendiliğinden dağılmış sayılması sebebiyle açılan fesih ve tasfiye davasında yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı birliğe yükletilip yükletilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı birliğin, kendisine yapılan yazılı bildirime rağmen ana sözleşmesini kanuna uygun hale getirmemesi ve gerekli genel kurul toplantılarını yapmaması nedeniyle davanın açılmasına sebebiyet verdiği gözetilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı birliğe yüklenilmesi gerektiği yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dağılmasına karar verilen vakfın mal varlığının tespiti ve tahsisi konusunda hüküm kurulup kurulmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıflar Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, mahkeme kararıyla vakfın dağıldığına karar verilmesi halinde vakfın mal varlığının da tespit edilip benzer amaçlı bir vakfa devredilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine karşı yapılan temyiz başvurusunda eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkta ele geçen havai fişeklerin örgütsel eylemlerde kullanılıp kullanılmayacağının ve TCK'nın 174/1-3 maddeleri kapsamında kalıp kalmadığının yeterince araştırılmadığı, sanığın düğün için havai fişek aldığına dair savunmasının ve sunulan delillerin yeterince değerlendirilmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının eksik araştırmaya dayalı olarak bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesi sırasında sanık müdafiinin etkin pişmanlık talebinde bulunması üzerine, bu talebin değerlendirilmesi gerektiği halde değerlendirilmeden hükmün onanmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz incelemesi aşamasında etkin pişmanlık talebinde bulunmasının, TCK'nın 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma imkanı sağlayabileceği ve bu hususun sanığın hukuki durumunu etkileyebileceği gözetilerek, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin hükmü onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Soruşturma aşamasındaki ikrar ve itiraf içeren ifadelerini sonradan reddeden sanıklar hakkında TCK'nun 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 221. maddesinin amacının failin örgütten koparılıp topluma kazandırılması ve örgüt faaliyeti çerçevesinde tekrar suç işlemesinin önlenmesi olduğu, bu nedenle maddenin uygulanabilmesi için failin pişmanlık duyması ve bu pişmanlığın aşamalarda süreklilik arz etmesi gerektiği, ancak verdikleri bilgileri sonradan inkâr eden sanıkların pişmanlıklarından söz edilemeyeceği ve maddeye hâkim olan amaca aykırı hareket ettikleri gözetilerek sanıklar hakkında TCK'nun 221/4 hükmünün uygulanmamasına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütünden ayrıldıktan sonra teslim olduğu silah nedeniyle 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan beraat kararı verilmesinin doğru olup olmadığı ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgütten ayrılma iradesi oluşmadan önce örgüte ait silahı kendi iradesiyle ve örgüt faaliyeti çerçevesinde taşıdığının anlaşılması ve etkin pişmanlık hükümlerinin 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçu kapsamında uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kanuna aykırı gösteri yürüyüşüne silahla katılma ve dağılmamakta ısrar etme eylemlerinin 6352 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilip, kovuşturmanın ertelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin Anayasa ve AİHS'de güvence altına alınan düşünce ve kanaat açıklama yöntemi olarak kabul edilmesi ve sanığın eylemlerinin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nun 32. maddesinde düzenlenen “direnme” suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın katıldığı gösterilerde usulüne uygun bir dağılma ihtarının ardından makul bir süre tanınmadan zor kullanılmaya başlandığı, bu nedenle de ihtar ve zor kullanmaya rağmen dağılmama unsurunun gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı 2911 sayılı Kanun’un 32. maddesinde düzenlenen “Direnme” suçunun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, PKK/KCK silahlı terör örgüt propagandasına dönüşen yasa dışı izinsiz gösteriye taşla katıldığı, izinsiz gösteriye müdahale eden güvenlik güçlerine taş atmak suretiyle direnen grup içinde yer aldığı, ancak güvenlik güçlerinin topluluk içinde suç işleyenleri yakalamak için takibe başladıkları sırada olay yerinden kaçması, güvenlik güçlerinin grubu dağıtmak için zor kullanıldığında dağılmamak üzere direnmenin söz konusu olmaması ve 2911 sayılı Kanunun 32. maddesinin 1. fıkrasında yer alan direnme suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme suçundan mahkumiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatifin üye sayısının yedi kişiden az olması sebebiyle dağıldığının tespiti davasında, tasfiye kararı verilmesi ve tasfiye memuru atanması gerekip gerekmediği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin dağıldığının tespiti talebinin aynı zamanda tasfiye kararı verilmesi ve tasfiye memuru atanması talebini de içerdiği ve tasfiye memuru atanmasının feshin ve tasfiyenin doğal bir sonucu olduğu gözetilerek, mahkemece kooperatifin tasfiyesine ve re'sen tasfiye memuru atanmasına karar verilmesi gerekirken bu hususun gözden kaçırıldığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında terör örgütüne üyelik suçundan verilen mahkumiyet kararına karşı, sanığın daha sonra etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istemesi üzerine bu hükümlerin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, örgütün baskısı ve korkutucu gücü altında beyanlarından döndüğünü iddia etmesi ve daha sonra tekrar örgüt hakkında bilgi vermesi üzerine, bu beyanların doğruluğunun araştırılması ve sonucuna göre TCK'nın 221. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.