Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kimlik Tesisi”
- Uyuşmazlık: Davacının, ağabeyinin kimliğini kullanarak çalıştığı dönemdeki sigortalılık süresinin kendi adına tescil edilip yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, ağabeyinin kimliğini kullanarak çalıştığı dönemdeki sigortalılık süresinin kendi adına tescil edilmesi gerektiği, ancak doğum tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığının tespiti için yasal şartların da gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Havalimanı otoparkında bulunan bir araçta ele geçirilen ruhsatsız silahın, hukuka aykırı arama yoluyla elde edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Havalimanı otoparkında, aracın kapılarının açık bırakılması üzerine özel güvenlik görevlileri tarafından yapılan kontrol ve aracın bagajında bulunan çantanın, içerisinde değerli eşya bulunabileceği ihtimaliyle polis memurlarına teslim edilmesi, polis memurlarınca çantanın X-ray cihazından geçirilmesi ve silah tespit edilmesi üzerine yapılan elle aramanın, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun Ek 1. maddesi, Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu'nun 9/7. maddesi ve Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin 18 ve 25. maddeleri uyarınca hukuka uygun olduğu gözetilerek, Özel Daire'nin bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün esasının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca, mirasçı bırakmadan ölen kişinin mülkiyetindeki taşınmazın Hazine'ye mi yoksa vakfa mı intikal edeceği konusunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın ilk tesisi ile ilgili belgelerin eksikliği, mirasçıların kimliğinin tespiti için yeterli araştırma yapılmaması ve vakıf şerhinin durumu gibi hususların tam olarak aydınlatılmadan hüküm kurulması doğru görülmeyerek, eksik inceleme ile karar verilmesi nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın başkası adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı kullanarak GSM hattı ve Digiturk aboneliği alması eyleminin özel belgede sahtecilik suçunu mu yoksa 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na muhalefet suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, TCK'nın 207. maddesindeki özel belgede sahtecilik suçuna göre özel norm niteliğindeki 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56/2. maddesi kapsamında kaldığı, bu nedenle sanığa adli para cezası verilmesi gerekirken özel belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kişinin bilgisi ve rızası dışında düzenlenen sahte telefon abonelik sözleşmelerinin özel belgede sahtecilik suçunu mu yoksa 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, hükümden sonra yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesinin özel norm niteliğinde olması ve lehe uygulanması gerektiği gözetilerek, özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın uyuşturucu madde ithal etme suçuna iştirak edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, diğer sanıklarla örtüşmeyen ve içeriği belirlenemeyen telefon görüşmeleri dışında, uyuşturucu madde ithal etme eylemine iştirak ettiğine dair yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiş, ancak iletişim tespit tutanakları ve diğer delillerin birlikte değerlendirilmesiyle sanığın suça iştirak ettiği kanaatine varılarak bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkla aynı suçu işlediği iddia edilen diğer sanıklar hakkında daha düşük temel ceza belirlenirken, sanık hakkında daha yüksek temel ceza belirlenmesinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın avukat olması ve eylemindeki kastın ağırlığı, amacı ve saiki ile diğer sanıkların yargılandıkları fiillerin ve cezalandırıldıkları belgelerin farklılığı gözetilerek, sanık hakkında daha yüksek temel ceza verilmesinin isabetli olduğuna ve TCK’nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesinin ihlal edilmediğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin, davacı vekilinin talebi üzerine atadığı temsil kayyımının, kayyım vekilinin talebiyle yönetim kayyımına dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 426. maddesi uyarınca temsil kayyımı atanması talebiyle açıldığı, mahkemenin de bu talebe uygun olarak temsil kayyımı atadığı, kayyım vekilinin ise 3561 sayılı Kanun uyarınca yönetim kayyımı atanması gerektiği yönündeki talebinin, mahkemenin verdiği temsil kayyımı atama kararının kapsamı dışında kaldığı ve ayrıca mahkemenin hazinenin hak ve menfaatini araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı eczanenin, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'na fatura ettiği sahte ilaç kullanım raporu içeren reçete bedelinden kaynaklı muarazanın giderilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sözleşme ve protokol hükümlerine aykırı davranarak sahte raporu içeren reçeteyi fatura etmesi nedeniyle davalı kurumun cezai işlem uygulamasının yerinde olduğu, 2016 yılı protokolünün 5.3.2. maddesi uyarınca yapılan hesaplamanın doğru olduğu gözetilerek yerel mahkemenin davacı aleyhine kısmi para cezası ödenmesine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Üzerine kamu haczi konulan taşınmazın haciz tarihinde aile konutu olup olmadığı ve davacı eşin hacze rızasının bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza kamu haczi konulduğu tarihte aile konutu olduğunun davacı tarafından ispatlanamaması ve delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek davanın kabulüne karar verilmesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın özel güvenlik görevlisine yönelik eylemlerinin kasten yaralama ve silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçlarını mı yoksa görevi yaptırmamak için direnme suçunu mu oluşturduğu ve sanık lehine temyiz üzerine bozma sonrası verilen cezanın kazanılmış hak ihlali oluşturup oluşturmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği, özel güvenlik görevlisine yönelik maket bıçak kullanımı ve darp eylemlerinin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu, ayrıca kasten yaralama suçundan hüküm kurulamayacağı ve sanığın kazanılmış hakkının hatalı olarak ayrı ayrı hükmedilen cezaların toplamı olan 10 ay 15 gün hapis cezası olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin 9 ay hapis cezası veren hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Resmî belgede sahtecilik suçundan beraat kararı verilen sanıklara yönelik Yargıtay’ın bozma ilamına karşı yerel mahkemenin direnme kararı vermesi üzerine, direnme kararının usul yönünden hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhine bozma kararı verilen sanıklardan birine tebligat yapılamaması üzerine yokluğunda yargılamaya devam edilmesi ve aleyhe olan bozmaya karşı sanığın savunmasının alınmamasının CMK m.307/2 ve m.326/2’ye aykırı olması ve savunma hakkının ihlali niteliğinde olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.