Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Koordinat Hatası”
- Uyuşmazlık: Davacıya ait taşınmazın, davalıya ait taşınmazın ifrazı sırasında oluşan koordinat hatası nedeniyle azaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, kadastro sonrası ifraz işlemlerine dayalı uyuşmazlıklarda Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanamayacağı ve davacı taşınmazındaki eksikliğin nasıl giderileceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davaya konu uyuşmazlığın kadastro sonrası ifraz işlemlerine dayandığı, bu nedenle Kadastro Kanunu m.12/3'teki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı, ayrıca bilirkişi raporunda davacı taşınmazındaki eksikliğin ne şekilde oluştuğunun ve giderileceğinin açıklanmadığı, bu hususların tespiti için keşif yapılması gerektiği ve davacının ölümü nedeniyle adına tescil kararı verilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespiti kararının uygulanması sırasında ortaya çıkan koordinat ve yüzölçüm hatalarının düzeltilmesi için Kadastro Müdürlüğü tarafından yapılan tavzih talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün tavzihini ancak davanın taraflarının isteyebileceği, Kadastro Müdürlüğü'nün davanın tarafı olmadığı ve aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek, tavzih talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespiti davası hükmünün uygulanması sırasında koordinat ve yüzölçüm hataları iddiasıyla yapılan tavzih talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün tavzihini ancak davanın taraflarının isteyebileceği, davada taraf olmayan tapu müdürlüğünün tavzih talebinde bulunamayacağı ve ayrıca kesinleşmiş hükümde düzeltmeyi gerektirecek bir hata bulunmadığı, iddia edilen farkların dava tarihinden sonra yapılan yenileme kadastrosu çalışmasından kaynaklandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kazandırıcı zamanaşımı yoluyla zilyetlik iddiasında bulunarak, bir taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın sit alanı statüsü, kamulaştırma durumu ve davacının zilyetliğinin kapsamı konularında yeterli araştırma yapılmadığı ve önceki bozma kararlarına uyulmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespitine ilişkin mahkeme hükmünün, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yeni çalışma nedeniyle infaz edilememesi üzerine tapu müdürlüğünün tavzih talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davada taraf sıfatı bulunmayan tapu müdürlüğünün kesinleşmiş hükme ilişkin tavzih talep etme hakkı ve yetkisi olmadığı gözetilerek, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkemenin tavzih talebini reddeden ek kararının kaldırılmasına ve tavzih talebinin reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sırasında yapılan sınırlandırma hatası nedeniyle davacının taşınmazına tecavüz edildiği iddiasıyla açılan davada, kadastro paftasındaki tersimat ve hesaplama hatasının düzeltilip düzeltilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi, kadastro paftasındaki tersimat ve hesaplama hatasının düzeltilerek taşınmaz sınırlarının doğru şekilde belirlendiği ve davacının taşınmazına tecavüz teşkil edecek bir durumun olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar vermiş, Yargıtay da bu kararı usul ve yasaya uygun bularak onamıştır. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın uygulama kadastrosu sonucu yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiasıyla açılan davada, kadastro tespitinde hata bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların iddia ve savunmaları, deliller, dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre kadastro tespitinde ölçü, sınırlandırma ve tersimat hatası bulunmadığı, yüzölçümü farklılığının eski tespit yöntemlerinin teknolojik yetersizliğinden kaynaklandığı ve tecviz sınırları içerisinde kaldığı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro düzeltmesi sonucu taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle Hazine'ye karşı açılan tazminat davasında, tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin belirlenmesinde emsal yöntemi uygulanırken, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zamanda satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışlar dikkate alınmadan, açık piyasada gerçekleştirilen mülk satışları soyut ifadelerle kıyaslanarak metrekare birim fiyatının belirlendiği ve bu nedenle raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro yenileme tespiti davasında, mahkemenin kadastro yenileme işlemleriyle ilgili yasal ilkeleri ve usul kurallarını doğru uygulayıp uygulamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kadastro yenileme işlemleri sırasında uyulması gereken yasal ilkeleri ve usul kurallarını göz ardı ederek, sınır değişikliği, koordinat hesabı, harita çakıştırma gibi hususlarda eksik inceleme yapması ve taraf teşkili konusunda da usul hatası bulunması gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiasıyla açılan davada, eksik tespitin giderilip giderilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri sonucunda, tesis paftasında hata yapılarak taşınmazın gerçek yüzölçümünden daha fazla gösterildiği, uygulama kadastrosu çalışmalarında ise yolla olan sınırın hatalı belirlendiği ve davacı aleyhine yol genişletmesi yapıldığı tespit edilerek, eksik tespit edilen alanın davacıya ilave edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro Müdürlüğünün 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre yaptığı düzeltme işleminin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma ilamına uymasına rağmen, hükme esas aldığı bilirkişi raporunun denetlemeye elverişli olmaması ve eksik inceleme yapılması nedeniyle, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sayısallaştırma kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünün azalmasına itiraz davasında, kadastro değişikliğinin dayanağı ve tespitlerin doğruluğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmaması, sayısallaştırma kadastro paftası ile tesis kadastro paftasının çakıştırılmaması ve davacı lehine oluşan usulü kazanılmış hakların gözetilmemesi nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.