Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kovuşturma İzni”
- Uyuşmazlık: Sanığa atılı kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunun unsurları itibariyle oluşup oluşmadığı ve bu suçtan dolayı sanığın mahkumiyetine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihi itibariyle başlayan dava zamanaşımı süresinin, soruşturma ve kovuşturma izinlerinin alınması süreleri ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesinleştikten sonra CMK’nın 231. maddesinde değişiklik yapan 6008 sayılı Kanun nedeniyle dosyanın yeniden ele alınmasına kadar geçen sürelerde durduğu, sanığın sorgusunun yapıldığı tarih ile hakkında mahkûmiyet kararının verildiği tarihler arasında ise kesildiği, bu durumda TCK ve CMK'da öngörülen kesintili dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararına konu hükmün bozulmasına ve kamu davasının dava zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Yargıtay’ın bozma ilamına direnilmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen fiille ilgili dava zamanaşımının gerçekleşmiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar ... ve ...'in, tutuklu şüphelilerin tahliyesine karar vermeleri nedeniyle silahlı terör örgütüne üye olma ve görevi kötüye kullanma suçlarından mahkum edilmelerine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü liderinin talimatı doğrultusunda, hiyerarşik yapısına dahil oldukları ByLock iletişim sistemini kullanarak ve hukuka aykırı kararlar vererek örgütün amaçlarını gerçekleştirmelerine hizmet etmeleri ve tutuklu şüphelilere haksız menfaat sağlamaları gözetilerek, silahlı terör örgütüne üye olma ve görevi kötüye kullanma suçlarından mahkumiyet hükümleri onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında kurulan suç örgütü, cinsel suçlar ve diğer suçlara ilişkin mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme suçundan verilen cezanın 5 yılın altında olması nedeniyle temyiz incelemesinin mümkün olmadığı, bir kısım sanıklar hakkında verilen ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu, sanık ...’ın örgüt lideri olarak tüm suçlardan, örgüt yöneticilerinin ise hiyerarşik olarak bağlı bulundukları örgüt üyelerinin suçlarından sorumlu tutulması gerektiği, cinsel suçlarda mağdurların rızasının hile ile alındığı, nitelikli hal ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının yerinde olduğu, müsadere kararlarının yasal dayanağının bulunduğu, diğer temyiz itirazlarının ise yerinde olmadığı gözetilerek, bir kısım hükümler bozulmuş, bir kısım temyiz talepleri reddedilerek diğer hükümler onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında resmi evrakta sahtecilik suçundan açılan kamu davasının dava zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi kararına karşı yapılan temyizde, düşme kararının isabetli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin birden fazla resmi evrakta sahtecilik suçu oluşturduğu, bu suçlar yönünden soruşturma ve kovuşturma izin tarihleri ile eylemlerin işlendiği tarihler gözetildiğinde 15 yıllık kesintili dava zamanaşımının Özel Daire hükmünden önce dolduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin dava düşme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Meslekten ihraç edilmiş eski cumhuriyet savcılarının basın açıklamalarının görevi kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve yargılama yetkisinin Yargıtay'da mı yoksa yerel mahkemede mi olduğu hususunda çıkan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların basın açıklamalarını yaptıkları tarihte bu konuda bir görevlerinin bulunmaması ve açıklamaların görevleri sırasında yapılmamış olması, ayrıca isnat edilen suçun özgü suç niteliği taşımaması ve TCK'nın 301. maddesinde düzenlenen suçun herhangi bir kamu göreviyle bağlantılı olarak işlenmesinin gerekmemesi gözetilerek, yargılama yetkisinin yerel mahkemede olduğuna ve Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, kendisini ziyaret eden emniyet mensuplarına sarf ettiği sözlerin kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın "Hoş geldiniz ... Partinin polisleri" sözünün eleştiri kapsamında kaldığı, "hırsızı hırsıza bildireceksiniz" sözünün ise muhatabı belirli bir kişiye yöneltilmediği, dolayısıyla hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, kendisini ziyaret eden emniyet mensuplarına söylediği sözlerin kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, devletin kurum ve organlarını aşağılama veya görevi kötüye kullanma suçlarından birini oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sözlerinin eleştiri sınırları içerisinde kaldığı, "hırsız" kelimesinin doğrudan vali ve emniyet müdürüne yöneltildiğinin anlaşılamadığı, makam odasının aleni bir yer olmadığı ve sarf edilen sözlerin sanığın göreviyle ilgili bulunmadığı gözetilerek, atılı suçların unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine dair Yargıtay 3. Ceza Dairesince verilen hükmün temyizi üzerine, hükmün onanıp onanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hazırlık aşamasındaki kabule dönük beyanları, tanık beyanları ve diğer delillerin sanığın örgüt üyeliğine işaret etmesi, Danıştay üyeliğine örgütsel faaliyetler kapsamında yerleştirildiği ve örgüt hiyerarşisine dahil olduğunun anlaşılması gözetilerek, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, Cumhuriyet savcısı olarak görev yaptığı dönemde kendisine tevdi edilen soruşturma evraklarında makul sürede işlem yapmayarak görevi kötüye kullanma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, iş bölümü gereği kendisine tevdi edilen soruşturma evrakının akıbetini takip etmek, gereğini yapmak ve olanaklı olan en kısa sürede sonuçlandırmakla görevli ve yükümlü olduğu halde görevini ihmal ederek kişilerin mağduriyetine sebebiyet verdiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair hükmün hukuki yönüne ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt hiyerarşisinde yer aldığı, örgütsel toplantılara katıldığı, örgüt liderinin talimatları doğrultusunda hareket ettiği, ByLock kullandığı, Bank Asya'ya para yatırdığı ve HSYK üyeliği sıfatıyla örgüt adına faaliyetlerde bulunduğu kanaatine varılarak yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin verilen hükme karşı yapılan temyiz başvurusunda, katılanın katılma talebinin reddinin ve düşme kararının isabetli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığa atılı suçun suç tarihinin 10.10.2011 olduğu, durma süreleri de gözetildiğinde asli dava zamanaşımı süresi olan sekiz yılın, sanık hakkında son soruşturmanın açılmasına karar verildiği 18.01.2023 tarihinden önce dolduğu ve derhal beraat kararı verilmesini gerektirecek bir durum da bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin, kamu davasının düşmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.