Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kredi Borcu”
- Uyuşmazlık: İnançlı işlem sözleşmesi kapsamında devredilen taşınmazın iadesi talebinde bulunan davacının, sözleşme gereği kredi borcunun tamamını ödeyip ödemediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ödenmesi gereken kredi borcunun tamamının ödendiğinin tespiti gerekirken, mahkemece eksik ödenen miktarın tespiti ve davacıya bu miktarın depo ettirilmesi için önel verilmeden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının kredi borcunu kapattığı iddiasıyla yaptığı ödemenin, banka tarafından mevduat hesabına yatırılması nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararın tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kredi borcunu kapatmak amacıyla yaptığı ödemenin, kredi borcu yerine mevduat hesabına aktarıldığı iddiasını ispatlayamaması ve ödeme miktarının senetle ispat sınırının üzerinde olması nedeniyle tanık dinletilmesinin mümkün olmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, uygulanacak faiz oranının ve hesaplama yönteminin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalıya ait kredi kartı borcu ve faiz tutarının belirlenmesi için denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli bir bilirkişi raporu alınması, kredi kartı borçlusunun borcu yapılandırmak için başvuruda bulunup bulunmadığının tespiti ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 26. maddesindeki özel faiz düzenlemesinin gözetilerek karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem sözleşmesi kapsamında devredilen taşınmazın iadesi için kredi borcunun ödenip ödenmediği ve ödenmemiş kısmın tespiti ile davacı tarafından ödenmesi gereken miktarın belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ödenmesi gereken kredi borcu bakiyesinin hesaplanıp mahkeme veznesine yatırıldığı ve bozma kararına uyularak eksik hususların giderildiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasfiyeye konu taşınmazın edinilmiş mal olup olmadığı, dolayısıyla davacı kadının katılma alacağına konu edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın edinilmesine ilişkin kredi borcunun kim tarafından ve ne zaman ödendiğinin tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı, şirket tarafından çekilen kredi borcunun ortaklar tarafından üstlenilip üstlenilmediğinin ve ödemelerin kimler tarafından yapıldığının belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip sonuçlanmadan kefil aleyhine genel haciz yoluyla takip yapılamayacağı iddiasına dayalı borçsuzluğunun tespiti istemine ilişkin davanın, sonradan kefalet edilen kredi borcunun ödendiği ve yeni kredilerden sorumlu olmadığı iddiasına dayanarak genişletilmesinin mümkün olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü takip hukukuna ilişkin itirazdan farklı olarak, replik dilekçesinde kefalet konusu borcun ödendiği ve yeni kredilerden sorumlu olmadığı iddiasını ileri sürmesi, 1086 sayılı HUMK'nun 185. maddesi uyarınca iddianın genişletilmesi niteliğinde olup, davalının muvafakat etmemesi nedeniyle yerel mahkemenin bu hususu dikkate almayarak ilk kararında direnmesi usul ve yasaya uygun bulunarak direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı bankanın, davalının kredi kartı aidat borcunu ödememesi üzerine, diğer kredi kartı hesaplarını da kat ederek başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı bankanın, davalıya kredi kartı sözleşmesi olmadan gönderdiği karta ait aidat borcu nedeniyle, davalının diğer kredi kartı hesaplarını kat ederek icra takibi başlatmasının haksız olduğu ve davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, ancak bozma öncesi kararda icra inkar tazminatı talebinin reddinin davacı yönünden usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının kötüniyet tazminatına ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıya ait bağımsız bölümler üzerindeki ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada, ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterliliği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka tarafından ipoteğin konusu olan kredi borcu yönünden ferdileştirme işlemi yapılmamış olsa da, dosyadaki belgeler ve banka uygulamaları, borcunu ödeyen bağımsız bölüm malikleri için ipoteğin kaldırıldığına işaret ettiğinden, davacının da her iki bağımsız bölüm için borcunu ödediği veya borçlu olmadığı anlaşıldığından mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin basit zimmet mi yoksa nitelikli zimmet suçunu mu oluşturduğu ve sanık ... ...'in eylemine iştirak şeklinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'ın mudilerden gerekmediği halde temdit işlemi için gerekli olduğunu söyleyerek tediye fişleri imzalatıp paraları çekmesinin zimmetin açığa çıkmasını engellemeye yönelik hileli davranış olarak nitelendirilmesi ve sanık ... ...'in banka çalışanı olmaması sebebiyle asli fail olarak değil, azmettiren veya yardım eden sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde, bazı taşınmazların edinilme şekli ve kredi borcunun ödemelerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, 180 parsel sayılı taşınmazın tamamının edinilmiş mal kabul edilerek katılma alacağının hesaplanması, 1003 ve 1006 parsel sayılı taşınmazların edinilmesinde kullanılan krediye ilişkin araştırmanın yeterli yapılmaması ve kredi borcunun ödemelerinin mal rejiminin tasfiyesinde doğru şekilde değerlendirilmemesi hatalı görülerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, kefil oldukları ve ipotek verdikleri kredi borcunun ödendiğini iddia ederek, ipoteklerin kaldırılmasını talep etmişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka, farklı bir şubedeki başka bir kredi borcunun devam ettiğini savunmuşsa da, mahkemece, dava konusu kredi borcunun ödendiği ve ipoteğin kaldırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.