Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mükerrer Ceza Artırımı”
- Uyuşmazlık: Sanığın babasına silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçundan verilen hükümde, birden fazla nitelikli halin bulunması nedeniyle cezanın miktarının doğru belirlenip belirlenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunda birden fazla nitelikli halin varlığı halinde, temel cezanın bir kez artırılacağı, her bir nitelikli hal için ayrı ayrı artırım yapılamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin sanık hakkında verdiği hükmün, cezanın mükerrer artırımı nedeniyle fazla ceza tayinine yol açtığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanması aşamasında cezanın belirlenmesi ve uygulanmasına ilişkin hukuka uygunluk.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar kesinleştikten sonra sanığın denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanması gerekirken, mahkemece açıklanması geri bırakılan hükümde yer alan ceza miktarında mükerrer ceza artırımı yapılarak yeni bir mahkûmiyet hükmü kurulması hukuka aykırı görülerek hükmün açıklanmasına dair karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eşini silah sayılan bir cisimle yaralaması nedeniyle verilen cezaya, nitelikli hallerin birden fazla uygulanıp uygulanmayacağı ve takdiri indirim nedeninin tartışılıp tartışılmayacağı hususlarında kanun yararına bozma talebinin yapılması.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunda birden fazla nitelikli hal olması durumunda, her nitelikli hal için ayrı ayrı ceza artırımı yapılamayacağı, sadece bir kez artırım yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuş ve Yargıtay tarafından daha hafif bir ceza belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kardeşine silahla kasten yaralama teşebbüsünde bulunması nedeniyle verilen cezada, TCK'nın 86/3 maddesindeki birden fazla nitelikli halin ayrı ayrı değerlendirilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunda birden fazla nitelikli halin varlığı halinde, TCK 86/3 maddesi uyarınca cezanın sadece bir kez artırılması gerektiği, oysa yerel mahkemece her bir nitelikli hal için ayrı ayrı artırım yapılarak fazla ceza tayin edilmesi nedeniyle, verilen hüküm kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mühür bozma suçundan sanığın mahkumiyetine karar verilen olayda eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında aynı işyerine ilişkin birden fazla mühür bozma suçundan kamu davası açıldığı ve kesinleşmiş mahkumiyet kararları bulunduğu hususları gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması isabetsiz görülerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yakarak mala zarar verme suçunda, 6545 sayılı Kanun ile TCK'nın 152/2-a maddesinde yapılan değişiklik sonrasında sanığın lehine yasa değişikliği hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 152/2-a maddesindeki ceza artırım oranının 6545 sayılı Kanun ile iki katından bir katına indirilmesi değişikliğinin, suç tarihi itibariyle uygulanabilecek iki farklı yasa hükmü doğurduğu ve mahkemenin suç tarihindeki üst sınırdan ceza vermemiş olması nedeniyle lehe olan yasanın uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın aynı mağdura karşı işlediği resmi belgede sahtecilik suçlarının zincirleme suç hükümleri kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve daha önce aynı fiilden mahkum olması nedeniyle mükerrer yargılama yapılıp yapılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sahte nüfus cüzdanı ve sürücü belgesi düzenletmesi eylemlerinin aynı suç işleme kararı kapsamında gerçekleştirildiği, eylemler arasında hukuki bir kesintinin bulunmadığı ve daha önce sahte sürücü belgesi düzenletmesi nedeniyle mahkum olması sebebiyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın aynı fiilden açtığı davanın mükerrer olduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçundan açılan kamu davalarında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, ikinci iddianamenin mükerrer olup olmadığı ve kesinleşen mahkumiyet hükmündeki cezanın mahsup edilip edilmeyeceği hususlarında yerel mahkeme ile Yargıtay 7. Ceza Dairesi arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı işyerinde farklı tarihlerde bandrolsüz CD/DVD satışı yapması eylemlerinin, hukuki kesinti oluşmadan önce aynı mağdura karşı bir suç işleme kararıyla işlendiğinin ve bu nedenle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, ayrıca ikinci iddianamenin mükerrer dava olarak reddedilmesi ve kesinleşen hükümdeki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mükerrer yargılamaya tabi tutulup tutulmadığı, zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve ekonomik durumunun cezada dikkate alınıp alınmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce kesinleşmiş bir hüküm bulunan mühür bozma suçuna ilişkin dosyanın, diğer mühür bozma suçları ile birlikte değerlendirilerek zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin araştırmanın yapılmaması ve sanığın ekonomik ve şahsi hallerine ilişkin yeterli araştırma yapılmadan adli para cezasının belirlenmesi, eksik soruşturma ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması nedenleriyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kavgada mağdura önce yumruk atıp yaraladıktan sonra bıçak salladığı ancak isabet ettiremediği olayda, eylemin hukuki nitelendirmesinin ne olacağı ve TCK'nın 86/3-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin kısa süre içinde ve aynı mağdura yönelik olması sebebiyle tek bir fiil olarak kabul edilmesi, ancak bıçak kullanılmasının yaralama suçunun işleniş biçimini ağırlaştıran bir unsur olarak değerlendirilmesi ve bu nedenle sanığın TCK'nın 86/2, 86/3-e ve 35. maddeleri uyarınca silahla kasten yaralamaya teşebbüsten cezalandırılması gerektiği, ancak verilecek cezanın tamamlanmış basit yaralama suçu için öngörülen cezanın altına düşmemesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işlediği şantaj eylemlerinin ayrı ayrı suçları mı yoksa zincirleme suç mu teşkil ettiği, 06.08.2012 tarihinde açılan kamu davasının mükerrer olup olmadığı ve bu davanın reddine karar verilip verilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen başka bir şantaj davasının akıbetinin ve iddianamelerde yer alan suç tarihleri ile eylemlerin netliğinin tespiti yapılmadan eksik araştırmayla hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.