Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mükerrer Nüfus Kaydı”
- Uyuşmazlık: Mükerrer nüfus kaydının iptaline yönelik davada, davalının davacıların nüfus kaydından silinmesine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacıların nüfus kaydına yanlış beyana dayalı olarak kaydedildiği ve mükerrer kaydın iptali gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin nüfus kaydının iptaline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tanıma senedi ile oluşturulan ikinci nüfus kaydının mükerrer kayıt olduğu iddiasıyla iptaline karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mükerrer nüfus kaydının iptali davasında, kayıtlarda yer alan anne, baba ve tanıyanın davaya dahil edilmemesi, DNA incelemesi yaptırılmaması ve taraf teşkili sağlanmadan davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydının iptali davasında, davacıların isteminin aynı zamanda evlatlık ilişkisinin ortadan kaldırılması anlamına gelip gelmediği ve davalının davacıların nüfus kaydından silinip silinemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinme işleminin yasal olarak kurucu unsurları oluşmadığından evlatlık ilişkisinin kaldırılmasından bahsedilemeyeceği, davanın mükerrer nüfus kaydının iptaline ilişkin olduğu ve bu nedenle mahkemenin mükerrer kaydı iptal etmesi gerekirken önceki gerçek kaydı iptal etmesi doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydında mükerrer doğum tarihinin düzeltilmesi davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarında yetkili mahkemenin, düzeltmeyi isteyen kişinin veya ilgili resmi dairenin yerleşim yeri mahkemesi olduğu ve somut olayda nüfus kaydı düzeltilmesi istenen kişinin son yerleşim yerinin İstanbul olduğu gözetilerek, İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı olduğu ve buna göre görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, çocuk ile baba arasında evlilik dışında doğduğu için kurulmamış soybağının tespiti davası niteliğinde olduğu ve bu tür davalara 4787 sayılı Kanun'un 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi'nin bakması gerektiği gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararına ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mükerrer nüfus kaydının düzeltilmesi/iptali davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarında yetkili mahkemenin, düzeltmeyi isteyen kişinin yerleşim yeri mahkemesi olduğu ve davada mükerrer kayıtların Afyonkarahisar ili, Sandıklı ilçesinde bulunduğu gözetilerek, yargı yerinin Sandıklı Asliye Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mükerrer nüfus kaydının iptali davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen kişinin yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiği, somut olayda ise kaydı düzeltilmesi istenen kişinin yerleşim yeri adresinin İstanbul/Beşiktaş olduğu tespit edildiğinden, uyuşmazlığın İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gözetilerek yargı yeri olarak İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan nüfus kayıt düzeltim (mükerrer kaydın iptali) davasında, yargılama sırasında eksik inceleme yapılıp yapılmadığı ve dahili davalı aleyhine yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen bozma nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ergin olarak evlat edinilen kişinin, evlat edinenlerin adlarının nüfus kaydındaki ana baba adı olarak tescil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ergin evlat edinmede, evlat edinenin soyadı değişikliği talebi mümkün olsa da 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda evlat edinenlerin adlarının ana baba adı olarak nüfus kaydına tesciline imkan tanıyan bir düzenleme bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölümün tespiti ve mükerrer nüfus kaydının iptali istemine ilişkin davada görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 19. maddesi gözetilerek, nüfus kaydı düzeltilmesi istenen kişinin yerleşim yeri adresinin Bayraklı/İzmir olması sebebiyle İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli ve yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait iki ayrı nüfus kaydı olduğu iddiası nedeniyle nüfus kaydının düzeltilmesi davasının kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya ait iki ayrı nüfus kaydının bulunduğu iddiasına rağmen, mahkemenin bu iki kaydın aynı kişiye ait olup olmadığını tespit etmeden ve mükerrer kayıt varsa iptaline karar vermeden, sadece babalık ilişkisinin olmadığına hükmetmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı çocuğun nüfus kaydındaki anne-baba bilgisinin hatalı olduğu iddiasıyla açılan davanın, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydı düzeltme davası mı olduğuna ve buna göre görevli mahkemenin aile mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinde, davalı çocuğun gerçek anne ve babasının davacı olmadığının tespiti ve nüfus kaydındaki yanlışlığın düzeltilmesi talep edildiğinden, davanın nüfus kaydı düzeltme davası niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aile mahkemesinin görevli olduğunu kabul eden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.