Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mahkeme Kararına Güven”
- Uyuşmazlık: Yabancı ülkede açılan vasiyetnamenin Türkiye'de tanınıp tenfiz edilebilmesi için gerekli şartların sağlanıp sağlanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin bir işlem niteliğinde olup kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadığı ve bu nedenle MÖHUK madde 50/1'de aranan tenfiz şartlarını taşımadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3332 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesi yürürlüğe girdikten sonra, aynı kanun kapsamındaki bir şirket aleyhine daha önce yabancı mahkemede verilen ve alacağın zamanaşımına uğraması nedeniyle reddedilen kararın tanınmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3332 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesi ile davacı şirkete para veren kişilerin pay sahibi sayılacağı ve bu kişilerin şirkete karşı açtığı tazminat davalarında karar verilmesine yer olmadığı hüküm altına alındığından, yabancı mahkeme kararının tanınmasının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Yetki tespit başvuru tarihindeki üyelerinin dörtte üçünü kaybetmesi nedeniyle uygulamaya koyduğu grev mahkeme kararı ile sona erdirilen sendikanın yetki belgesinin geçersiz olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 75/6. maddesinde, yetki tespit başvuru tarihindeki üyelerinin dörtte üçünü kaybeden sendikanın uygulamaya koyduğu grevin sona erdirileceği düzenlenmiş, ancak sendikanın yetkisinin devam edip etmeyeceği konusunda bir hüküm bulunmadığından, kanundaki bu açık boşluğun, grevin uygulanamaz hale gelmesi durumunda yetkinin düşeceğini öngören diğer kanun hükümleriyle kıyas yoluyla doldurulması ve işçilerin sendikal hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla, uygulamaya koyduğu grev mahkeme kararı ile sona erdirilen sendikanın yetki belgesinin de geçersiz olduğuna karar verilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararının bölge adliye mahkemesince kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasından sonra bölge adliye mahkemesi kararının Yargıtay tarafından bozulması ve bozma ilamına uyularak ilk derece mahkemesi kararının benimsenmesi durumunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulduğunda ilk derece mahkemesi kararının hukuki varlığını yitirmesi ve Özel Daire bozma kararına uyularak yapılan yargılamanın ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi olmaması gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararının, maddi hata gerekçesiyle bozulup, davacının lehine olan sonucun ortadan kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş bir mahkeme kararının, kanunda öngörülmüş objektif kriterler olmaksızın ve usul hukukunda belirtilen istisnai durumlar söz konusu olmadan, maddi hata iddiasıyla bozulmasının, adil yargılanma hakkı ve mülkiyet hakkını ihlal ettiği gözetilerek, Yargıtay’ın maddi hata nedeniyle verdiği bozma ve onama kararları ortadan kaldırılarak, ilk hükmün onandığı şekliyle hüküm kurulması için bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığı ve olayda kaçınılmaz hata halinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın rahatsızlık duyduğu davranışların haksız fiil niteliğinde olmadığı ve sanığın haksız bir fiilin bulunmadığını bilerek eylemi gerçekleştirdiği gözetilerek, haksız tahrik hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığı ve kaçınılmaz hata halinin de bulunmadığı kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davada, davacının taşınmazları satın aldığı tarihte tescilin yolsuz olduğunu bilip bilmediği ve bu bağlamda Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi kapsamında iyiniyetli sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, taşınmazları satın aldığı sırada, hem mirasçıların vekili hem de şirket ortağı olan kişiler aracılığıyla işlem yapması, taşınmazların tescil edildiği gün ve aynı resmi senetle devralınması, şirketin emlak ve ormancılık işiyle uğraşıyor olması ve bu nedenle gerekli özeni göstererek yolsuz tescili bilebilecek durumda olması gibi hususlar nazara alınarak davacının iyiniyetli olmadığı ve tapu kaydının yolsuzluğunu bilmesi gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava konusu icra takibinin işlemden kaldırılmasının, itirazın iptali davasına etkisi ve bozma sonrası verilen mahkeme kararının davacı lehine oluşan usuli müktesep hakkı ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın önceki bozma kararında davalı ... yönünden verilen karar bozma kapsamı dışında kaldığından, davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden hüküm kuran mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkemede görülen anlaşmalı boşanma davasında tarafların aynı avukat tarafından temsil edilmesinin Türk kamu düzenine açıkça aykırı olup olmadığı ve bu kararın Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararında, tarafların aynı avukatla temsil edilmesinin, Türk hukuk sistemindeki vekilin taraflara sadakat ve menfaat çatışmasından kaçınma yükümlülüğü ile Tebligat Kanunu'ndaki hasma tebligat yasağı hükümlerine aykırı olmasına rağmen, bu durumun Türk kamu düzenine açıkça aykırılık oluşturmadığı ve yabancı mahkeme kararının hukuki güvenilirliği zedelemediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararıyla boşanan eşlerden kadının, boşanmanın fer'ileri olan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararında kusur belirlemesi yapılmadığı ve bu kararın kesin hüküm oluşturduğu gözetilerek, kadının maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine, ancak yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilen ve kesinleşen bir mahkeme kararının Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verildiği, davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalının savunma hakkının kısıtlanmadığı ve kararın kamu düzenine aykırı olmadığı gözetilerek, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un ilgili hükümleri uyarınca yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine yönelik yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.