Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mahsup İşlemi”
- Uyuşmazlık: Davalı idarece ödenmeyen KDV alacağının sonradan vergi dairesince mahsup edilmesi nedeniyle, davacının zamanında ödenmeyen KDV alacaklarına ilişkin faiz talebinde bulunup bulunamayacağı ve hükmedilen faiz bedelinin yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı KDV alacağı ve faizi için açtığı önceki davanın reddine dair kararın kesinleşmiş olması ve bu karar ile davacının KDV alacağının bulunmadığının sabit olması nedeniyle, asıl alacağa dayalı olarak işlemiş faizin de talep edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin kısmen kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükümlünün, kesinleşmeden önceki tutukluluk süresinin, daha sonra kesinleşen mahkûmiyet cezasından mahsubu talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahsubu talep edilen cezanın, tutukluluk süresine konu suçtan sonra işlenmiş olması nedeniyle, TCK'nın 63. maddesindeki mahsup şartlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin mahsup talebini kabulüne ilişkin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından davacıya uygulanan cezai şart ve işlem bedellerinin mahsubu işleminin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olması, davacının iddiasını ispatlayamaması ve davalı kurumun işlemlerinin hukuka uygun olması gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçiye ödenen kıdem ve ihbar tazminatlarına mahsuben verilen çek bedelinin mahsubu hususunda yaşanan uyuşmazlık ve yıllık izin ücretine uygulanacak faiz başlangıç tarihi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk ıslah dilekçesinde belirttiği mahsup tutarları ile bozma sonrası dilekçesinde belirttiği tutarlar arasında farklılık bulunması ve mahkemenin davacıya ödenen çek bedelinin tamamını mahsup etmeyerek eksik mahsup işlemi yapması, ayrıca davacı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın ihlal edilerek yıllık izin ücretine dava tarihinden itibaren faize hükmedilmemesi gözetilerek kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kurumun, taraflar arasındaki protokol hükümlerine göre davacının alacaklarından cezai işleme konu reçete bedellerini mahsup etmesine dair işleminin yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı hakkında birden fazla cezai işlem maddesi uygulanmış olmakla birlikte, 2016 protokolüyle 5.3.14 maddesindeki fiillere cezai işlem öngörülmediğinden, mahkemenin sadece bu maddeye dayanılarak uygulanan cezai işlemler toplamını belirleyip hüküm kurması gerekirken eksik incelemeyle hüküm tesis etmesi bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işveren tarafından yapılan avans ödemelerinin davacının işçilik alacaklarından mahsup edilip edilemeyeceği ve davacının raporlu olduğu sürelerin hizmet süresine dahil edilip edilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin avans ödemeleri yaptığı ve davacının bu avansları kapattığını ispatlamadığı, ayrıca davacının raporlu olduğu sürelerin tam olarak tespit edilmediği ve bu sürelerin hizmet süresine etkisinin değerlendirilmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun, davacı eczaneye kestiği para cezaları ve sözleşme fesih işleminin iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı hakkında yapılan ceza soruşturması neticesinde verilen beraat kararının kesinleşmesi ve bilirkişi raporundaki değerlendirmenin hüküm kurmaya elverişli bulunması gözetilerek, davalı kurumun işlemlerinin iptaline ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla mesai ve hafta tatili ücret alacaklarının hesabı ve mahsubu ile işçinin kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla mesai ve hafta tatili ücret alacaklarından önce tanık beyanına dayalı ispat nedeniyle uygun oranda indirim yapılıp, sonrasında işveren tarafından yapılan ödemelerin mahsup edilmesi gerekirken, önce mahsup işlemi yapılıp sonra indirim uygulanması hatalı bulunarak bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı eczacının, davalı kuruma yaptığı ilaç satışlarının bedelini tahsil edememesi üzerine açtığı alacak davasında, davalının mahsup iddiasının ve davaların birleştirilmesi gerektiğinin değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı hakkında açılan ceza davasının beraatle sonuçlanması, davacının açtığı cezai işlemin iptali davasının devam etmesi ve eldeki dava ile bağlantılı diğer davaların bulunması nedeniyle, davaların birleştirilerek birlikte görülmesi ve cezai işlemin iptali davasının sonucunun beklenmesi gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kuran yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye tarafından fazla mesai ücretinin ödendiğini, bu nedenle mahsub işlemi yapılması gerektiği iddiasıyla yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak mahsup işlemi yaparak davacının fazla çalışma alacağını hüküm altına almasının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet ücreti alacağı ve yapılan ödemeler nedeniyle taraflar arasında ihtilaf bulunması ve mahkemenin mahsup işlemini iki defa yapması.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı avukatın vekalet ücreti alacağı ile davalı tarafından yapılan ödemeler arasında mahsup işlemini hem asıl davada hem de karşı davada tekrarlayarak hüküm kurmasının hatalı olduğu gözetilerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fazla mesai alacağı davasında, davalı tarafından yapılan ödemenin mahsubunun ve hakkaniyet indiriminin hangi sırayla uygulanacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hesaplanan fazla mesai alacağı üzerinden davalı tarafından yapılan ödemenin düşülmesi ve ardından hakkaniyet indirimi uygulanması gerekirken, önce mahsup işleminin yapılıp sonrasında hakkaniyet indiriminin uygulanması doğru bulunmadığından, belirlenen fazla mesai miktarından önce hakkaniyet indirimi yapılıp ardından mahsup işlemi yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.