Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mirasçılıktan Mal Kaçırma”
- Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında bazı çocuklarına yaptığı taşınmaz temliklerinin mirastan mal kaçırma amaçlı olup olmadığı ve muris muvazaası hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçının, miras bırakanın mal kaçırma amacını ispatlayamaması, miras bırakanın diğer mirasçılara da malvarlığı bırakmış olması ve davalıların temliklerin denkleştirme amacıyla yapıldığını savunmaları gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın, davalı oğluna satış yoluyla yaptığı taşınmaz temlikinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı oğulun, miras bırakanın borçlarını ödediği iddiasının aksine, davalının kendi işletmesinin borçlarını ödediği, taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında fahiş fark bulunduğu ve davalının bedeli ödediğini ispatlayamadığı, miras bırakanın ise satış için makul bir sebebinin bulunmadığı ve diğer mirasçılardan mal kaçırma amacıyla hareket ettiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Muris tarafından davalı oğluna satış yoluyla yapılan taşınmaz temlikinin, diğer mirasçı olan davacı oğlundan mal kaçırma amacıyla yapılıp yapılmadığı ve muvazaalı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın, miras bırakanın mal kaçırma kastıyla hareket ettiğini ispatlayamadığı, miras bırakanın dava konusu taşınmaz dışında da başka taşınmazlarının bulunduğu ve bu taşınmazların mirasçılar arasında taksim edildiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölünceye kadar bakma akdi ile yaptığı taşınmaz devrinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın tüm malvarlığını ölünceye kadar bakma akdi ile devretmesi, gerçek amacın bakım olmadığına ve mirasçıdan mal kaçırma kastı bulunduğuna, ayrıca kısmi ıslah ile dava dışı parsellerin davaya dahil edilemeyeceğine ve dava dışı mirasçı hakkında da hüküm kurulması gerektiğine dair HMK'nın 297/2. maddesine aykırılık nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakan tarafından davalı kızı lehine yapılan temlik işleminin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın, mirasbırakanın çekişmeli temlik ile mirastan mal kaçırma amacıyla hareket ettiğini ispatlayamaması, davalı tanıklarının aileye yakın kişiler olarak bedelli satış ve mirasbırakanın satış bedeli ile oğlunun borçlarını ödediğine dair tutarlı beyanları ile davacının eşinin hayatta olduğu süre boyunca on bir yıl işlem hakkında dava açmaması değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazını davalı yeğenlerine satış yoluyla temlik etmesinin muvazaalı olup olmadığı ve mirasçılardan mal kaçırma amacı taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın diğer mirasçılara da benzer şekilde satış yaptığı, davalılarla yakın ilişkisi bulunduğu ve mirasbırakanın mal kaçırma amacıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın, kızı tarafından açılan ecrimisil davası sonucu oluşan alacaktan kurtulmak için yaptığı taşınmaz devrinin, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı muvazaa olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında, miras bırakanın mal kaçırma amacının alacaklısına yönelik olduğunun tespit edilmiş olmasının, mirasçıdan mal kaçırma amacını ortadan kaldırmadığı ve davacının miras hakkını korumak için muris muvazaasına dayanarak dava açabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz satışlarının muris muvazaası kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve satış tarihinde mirasçı olmayan, ancak mirasbırakanın ölümüyle mirasçı sıfatını kazanan kişinin muris muvazaası davası açıp açamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların devri tarihinde davacının mirasçı sıfatının bulunmaması ve mirasbırakanın mirasçılarından mal kaçırma amacıyla hareket ettiğinin söylenememesi gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakan tarafından davalı oğluna satış suretiyle yapılan taşınmaz temlikinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı, ikinci davalının muvazaayı bilip bilmediği ve buna göre tapu iptali ve tescil ile ecrimisil isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın aynı yıl içinde üç ayrı taşınmazını düşük bedelle devretmesi, satışları gerektirecek büyük bir ihtiyaç halinin bulunmaması ve davacı tanıklarının murisin mal kaçırma kastıyla hareket ettiğine dair beyanları değerlendirilerek temliklerin gerçekte bağış niteliğinde olduğu, ikinci davalının da muvazaayı bilmesi gereken konumda olduğu ve miras bırakanın ölümünden sonraki kullanımın haksız işgal niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın davalı oğluna yaptığı taşınmaz satışının mirasçıdan mal kaçırma amaçlı muvazaalı bir işlem olup olmadığı ve buna bağlı olarak tapu iptali ve tescil ile ecrimisil taleplerinin akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın mal varlığının yalnızca üzerinde altı bağımsız bölüm bulunan apartmandan ibaret olması, taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında aşırı fark bulunması, satışın aynı yıl içinde diğer iki oğula da yapılmış olması ve miras bırakanın bu satışları gerektirecek önemli bir maddi ihtiyacınının ispatlanamaması, miras bırakanın terekeden mal kaçırma kastıyla hareket ettiğini gösterdiğinden, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını davalıya devrinin muvazaalı olup olmadığına ve mirasçılardan mal kaçırma amacı taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Satış bedelinin ödendiğinin kanıtlanamaması, mirasbırakanın ekonomik sıkıntı ve mal satma ihtiyacının bulunmaması, mirasbırakana sağlanan bakım ve emeğin devredilen taşınmazların değeriyle orantılı olmaması ve temlikin mirasçıları mağdur etmesi gözetilerek, davalı adına yapılan devirlerin muvazaalı ve mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğu kabul edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı satışın muris muvazaası olup olmadığı, davalının iyi niyetli olup olmadığı ve ecrimisil istenip istenemeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasında açık bir fark bulunması, satış sebebini haklı kılacak bir zorunluluk halinin bulunmaması, davalının alım gücünün ispatlanamaması ve tanık beyanları değerlendirilerek murisin mal kaçırma kastıyla hareket ettiği ve temlikin bağış niteliğinde olduğu, davalının ise iyi niyetli olup olmadığının tespiti için daha kapsamlı araştırma yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.