Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mirasçılara Karşı Takip”
- Uyuşmazlık: Borçlunun icra takibine itiraz ettikten sonra vefat etmesi halinde, alacaklının itirazın iptali davasını mirasçılara karşı açıp açamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılara karşı yeni bir takip başlatılmasına gerek olmayıp, mevcut takibin devamı niteliğinde muhtıra ile mirasçılara bildirim yapılması yeterli olduğundan, mirasçılara ödeme emri gönderilmemesi itirazın iptali davasına engel teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ölen kişiye karşı başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, mirasçıya ek takip talebi yöneltilmeden ödeme emri tebliğ edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ölü kişiye karşı başlatılan takipte, mirasçılara ek takip talebi yapılmadan ödeme emri tebliğ edilemeyeceği ve bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, HMK’nın 115. maddesine göre taraf ehliyetinin dava şartı olduğu ve ölü kişiye karşı takip yapılamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirası reddeden mirasçılar aleyhine, red kararından sonra başlatılan icra takibinin iptali talebinin borca itiraz mı yoksa şikâyet yoluyla takibin iptali mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi kararının, mirasçıya hak ehliyetini kaybettirmeyip sadece borca itiraz hakkı kazandırdığı, bu itirazın da icra takibinin kesinleşmesinden önceki dönemde maddi hukuka dayalı bir borca itiraz sebebi oluşturduğu ve genel haciz yoluyla ilamsız takipte bu itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerektiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın ölümünden sonra gerçekleşen ganyan bayiliği hasılatından kaynaklanan alacak davasında, mirasçıların sorumluluğunun kapsamı ve terekenin borca batık olduğu iddiasının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılardan birine karşı dava açılabileceği, terekenin borca batık olduğu iddiasının araştırılması gerektiği ve bayiliğin şahsa bağlı olup mirasçılara geçmeyeceği hükmünün mirasçıların ölümden sonraki borçlardan sorumluluğu konusunda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasçılara karşı bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, bölge adliye mahkemesinin takibi iptal kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin, mirasçılara karşı başlatılan takipte, mirasçıların borca ve imzaya itirazları ile şikayetlerini incelemeden takibi iptal etmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek, bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölen kişiye karşı başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, mirasın reddi nedeniyle mirasçı sıfatı bulunmayan borçlu hakkında yapılan taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının, mirasın reddi kararından haberdar olmasına rağmen mirası reddeden borçlu yönünden taraf değişikliği talebinde bulunmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve bu nedenle takibin iptali gerektiği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölen keşideciye karşı başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, mirasçılar aleyhine ek takip talebi olmaksızın düzenlenen ödeme emrinin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Ölü kişi hakkında takip yapılamayacağı ve mirasçıların takibe dahil edilmesi için alacaklının HMK m.124'e uygun ek takip talebinde bulunması gerektiği, aksi halde ödeme emrinin tebliğ edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin vefatından sonra aleyhine başlatılan icra takibinin zamanaşımını kesip kesmediği ve mirasçılarına karşı açılan itirazın iptali davasında zamanaşımının dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin vefatından sonra aleyhine başlatılan icra takibinin zamanaşımını kesmeyeceği, zamanaşımının mirasçılara karşı yapılan takip tarihinde değil, asıl alacağın muaccel olduğu tarihte başlayacağı ve bu tarihten itibaren on yıllık sürenin dolduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hayat sigortası bulunan kredi borçlusunun vefatı halinde, bankanın mirasçılara karşı icra takibi başlatabilmesi için sigorta şirketine karşı tüm hukuki yolları tüketip tüketmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hayat sigortası sözleşmelerinde dain-i mürtehin olan lehtar kredi kuruluşunun, kredi alacağının tahsiline yönelik olarak sigorta şirketine karşı tüm hukuki yolları tüketmeden mirasçılara karşı takip yapamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlunun vefatı sonrası mirasçıların mirası reddetmesi üzerine ikinci zümre mirasçıya yöneltilen takipte, şikâyet üzerine icra mahkemesinin duruşma açıp açmayacağına ilişkin takdir yetkisinin kullanımı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılık belgesi ve mirasın reddine ilişkin karar olmadan ikinci zümre mirasçıya takip yöneltilmesinin usule aykırı olduğu, şikâyetçinin mirasçı olup olmadığının tespiti ve alacaklının savunmasının alınması için duruşma açılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakan hakkında kesinleşmiş icra takibinde, mirasçılara yöneltilmeden miras bırakan adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması talebiyle açılan menfi tespit davasında, meskeniyet şikayetinde bulunulup bulunulamayacağı ve haczin kaldırılıp kaldırılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun ölümü halinde, takibin mirasçılara yöneltilmeden miras bırakan adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulamayacağı ve haciz tarihi itibariyle taşınmazın mirasçılara ait olması sebebiyle, takip mirasçılara yöneltilmeden borçluya ait olmayan taşınmaz üzerine konulan haczin yasaya aykırı olduğu ve bu nedenle meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağı gözetilerek, istinaf mahkemesinin şikayetin reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılarına karşı icra takibi başlatılan ve bu takipte itirazla karşılaşan alacaklının, mirasçıların daha önce mirasın reddi davası açmış olmalarına rağmen, bu davanın sonucunu beklemeden itirazın iptali davası açmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi beyanının, yetkili sulh mahkemesine yapıldığı anda hüküm ve sonuçlarını doğurduğu, mirasın reddi davasının sonucunun beklenmesine gerek olmadığı ve davacı bankanın bu durumu bilerek dava açtığından davanın reddine ve yargılama giderlerinden davacı bankanın sorumlu tutulmasına karar verilmesinin doğru olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.