Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mirasın Tenkisi”
- Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalılara yaptığı bağış niteliğindeki para ile alınan taşınmazlar nedeniyle açılan tenkis davasında, tenkis hesabının taşınmazların mirasın açıldığı tarihteki değeri üzerinden mi yoksa paranın verildiği tarihteki değeri üzerinden mi yapılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davalılara taşınmazları satın almaları için verdiği paranın bağış sayıldığı, ancak tenkis hesabının yapılırken ülkede uzun yıllar devam eden enflasyonun ve paranın alım gücündeki değişimlerin dikkate alınarak mirasın açıldığı tarihte paranın ulaştığı değerin tespiti için gerekli araştırma ve soruşturma yapılmadan hüküm kurulamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vasiyetnamenin tenfizi davasında yetkili mahkemenin, vasiyetname konusu taşınmazların bulunduğu yer mahkemesi mi yoksa miras bırakanın son ikametgahı mahkemesi mi olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK’nın 576. maddesi ve hükmün gerekçesi, HUMK’nun 11. maddesi ve öğreti birlikte değerlendirilerek vasiyetnamenin tenfizi davasının, miras bırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırılması ve miras sebebiyle istihkak davaları gibi, miras bırakanın son ikametgahı mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin yetkisizliğine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliklerinin muris muvazaası içerdiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis talepli davalarda, yerel mahkemenin eksik inceleme ve hatalı tenkis hesabı yapıp yapmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, taraf tanıklarının tamamını dinlememesi, tanık listesinde bulunmayan bir tanığı dinlemesi ve tenkis hesabını yaparken taşınmazların edinim tarihindeki bedellerinin mirasın açıldığı tarihteki değerini tespit etmeyip doğrudan taşınmaz değerlerini dikkate alması gibi hususlar gözetilerek, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği ve tenkis hesabının hatalı yapıldığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı vekiller tarafından haksız azledildiğini iddia eden davacı avukatın, vekalet ücretine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki avukatlık ücret sözleşmesinin, dava konusu kıymetten pay alma şartı içermesi nedeniyle 2000 yılındaki Avukatlık Kanunu'nun 164/3. maddesi uyarınca geçersiz kabul edilmesi gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın mal kaçırma amaçlı yaptığı temlik nedeniyle açılan tenkis davasında zamanaşımı def'inin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Tenkis davasının, mirasın açıldığı tarihten itibaren 743 sayılı TMK'nın 513. maddesinde belirtilen 1 ve 5 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi olduğu ve davacının dava açma tarihi itibariyle bu sürelerin geçmiş olduğu gözetilerek yerel mahkemenin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın yaptığı bağışın saklı payı ihlal ettiği iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasının, tenkise çevrilmesi ve hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Tenkis davası açma süresinin mirasın açıldığının öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl, her halde mirasın açılmasından itibaren 10 yıl olduğu, somut olayda davanın mirasın açılmasından 8 yıl sonra açıldığı, davacıların öğrenme tarihinin daha önce olduğunu iddia ve ispat etmemeleri gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanların sağlığında çocuklarından birine yaptığı rücu şartlı bağışın muris muvazaası olup olmadığı, değilse tenkis davası için zamanaşımının geçip geçmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Rücu şartlı bağışın, mirasbırakanın ölümünden sonra rücu şartı gerçekleşmediği için tenkise tabi olmadığı, mirasın açılma tarihinden itibaren 1 ve 5 yıllık zamanaşımı süreleri geçmiş olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın vasiyetnamesinin, saklı pay sahibi davacıya karşı muvazaalı olup olmadığı ve tenkis davası açma koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, mirasın açıldığı tarihte elinde aciz vesikası bulunmadığı, bu sebeple tenkis davası açma koşullarını taşımadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın davalılar lehine yaptığı temlikler nedeniyle davacıların saklı paylarının ihlal edilip edilmediği ve tenkis miktarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tenkise tabi tutulacak miktarın, miras bırakan tarafından davalılara verilen paranın mirasın açıldığı tarihteki değeri olması gerektiği, mahkemece bu husus gözetilerek yapılan yargılamada usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı ve ancak davacı vekillerinin vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden eksiklik bulunduğundan, hükmün bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasın reddi beyanının tespiti ve tescili isteminde yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi beyanının tespiti ve tescili isteminin çekişmesiz yargı işlerinden olması ve bu tür işlerde talepte bulunanın veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesinin yetkili olması gözetilerek, uyuşmazlığın Mersin 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde çözümlenmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.