Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Muvazaa iddiası”
- Uyuşmazlık: Paylı mülkiyetteki taşınmazların satışında muvazaa iddiası nedeniyle önalım hakkının hangi bedel üzerinden kullanılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların satış tarihlerinin yakınlığı, taşınmazların kısa sürede yüksek bedellerle el değiştirmesi ve alıcının alım gücünün olmaması gibi hususlar değerlendirilerek son satışın muvazaalı olduğunun ispatlandığı ve önalım hakkının ilk satış bedelleri üzerinden kullanılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, belediyede hizmet alımı ihalesini alan alt işveren şirketler bünyesinde geçen çalışma süresinin, sonradan naklen atandığı Emniyet Genel Müdürlüğündeki kıdemine eklenip eklenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alt işveren şirketlerdeki çalışmasının kesintisiz nitelikte olması ve asıl işveren belediye tarafından işe başlatılmış olması nedeniyle işyeri devri hükümlerinin uygulanması gerektiği, ancak ilk alt işveren şirket ile son alt işveren şirket arasındaki sürenin makul süreyi aşması sebebiyle ilk dönem çalışmasının kıdeme dahil edilemeyeceği gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış bedelinin muvazaalı olduğu iddiasıyla açılan önalım davasında, davalının şuf'a bedelinin depo edilmesi şartıyla davayı kabul etmesi ve akabinde fiili taksim savunması yapmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacının bedelde muvazaa iddiasına itiraz etmesi nedeniyle, HMK m. 309/4'e uygun kayıtsız ve şartsız bir kabul beyanı olmadığı, ayrıca fiili taksimin varlığının da sabit olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ön alım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, şufa bedelinin belirlenmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin paylaştırılmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapuda gösterilen satış bedelinin gerçek bedeli yansıtmadığı ve bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından, ön alım bedelinin tapudaki satış bedeli üzerinden değil, gerçek satış bedeli üzerinden hesaplanması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin ise tarafların davadaki haklılık oranlarına göre paylaştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, Borçlar Kanunu'nun muvazaa hükümlerine mi yoksa İcra ve İflas Kanunu'nun tasarrufun iptali hükümlerine mi dayandığı ve buna bağlı olarak hak düşürücü süre uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıalar ve talep sonucu birlikte değerlendirildiğinde, davanın Borçlar Kanunu'nun 18. maddesinde düzenlenen muvazaa hükümlerine dayandığı, bu nedenle İcra ve İflas Kanunu'nun 284. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, Borçlar Kanunu'nun muvazaa hükümlerine mi yoksa İcra ve İflas Kanunu'nun tasarrufun iptali hükümlerine mi göre açıldığı ve buna bağlı olarak hak düşürücü süre uygulanıp uygulanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, dava dilekçesindeki talep, maddi olguların anlatımı ve davacının beyanları dikkate alındığında Borçlar Kanunu'ndaki muvazaa hükümlerine dayalı bir iptal davası olduğu, bu tür davalarda hak düşürücü süre uygulanmayacağı ve İcra ve İflas Kanunu'nun 283. maddesinin kıyasen uygulanarak taşınmazın haczi ve satışına karar verilebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakan tarafından davacıya gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satılan taşınmazın, davalı mirasçı tarafından muvazaalı olduğu iddiası üzerine, muvazaanın ispatı için hangi tür delillerin kullanılabileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, satış vaadi sözleşmesinin taraflarına göre üçüncü kişi konumunda olması ve 6100 sayılı HMK'nın 203/1-d maddesi gözetilerek, muvazaa iddiasının her türlü delille ispatlanabileceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak davacı vekilinin işin esasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat alacağını tahsil edememek amacıyla davalı tarafından yapılan taşınmaz satışının muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, tazminat davası sonuçlanmadan ve aciz vesikası sunmadan taşınmaz satışının muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava açmasının mümkün olduğu, davalılar arasındaki satış işleminin muvazaalı olup olmadığının araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ehliyetsizlik, hile ve muvazaa iddialarına dayalı olarak taşınmaz satışının iptali ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının savurganlık nedeniyle kısıtlama kararının taşınmaz devrinden sonra verilmesi, hile iddiasının ispatlanamaması ve davacının kendi muvazaasına dayanamaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin sağlığında yaptığı harici satış işlemine dayalı açılan ve murisin kabulü ile sonuçlanan davada, davaya konu taşınmazların devrinin muris muvazaası kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin, mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla yaptığı açık iradenin, her ne suretle olursa olsun tapu memuru önüne gelmesi ve tapudaki devir işlemine esas olması halinde 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca muris muvazaasının oluşabileceği gözetilerek, direnme kararının onanmasına ve dosyanın esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, çalıştığı süre boyunca farklı şirketler üzerinden çalıştırılması nedeniyle işçilik alacaklarından hangi davalı şirketin sorumlu olduğu ve davalı şirket tarafından yapılan ödemelerin hükme esas alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı GÜRYAPI AŞ'nin davacının alacaklarından kendi dönemi için sorumlu olduğu ve davalı GÜRYAPI AŞ tarafından davacıya yapılan ödemeler bulunduğu dikkate alınmadan karar verilmiş olması hatalı görülerek ve davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.