Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Orman İdaresine Tahsis”
- Uyuşmazlık: Tahsis işlemi iptal edilen ve önceden orman olmayan bir taşınmazın, orman kadastrosu ile orman sınırları içine alınmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın "ağaçlandırma alanı" olarak Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nce yapılan tahsisinin kaldırıldığı, bu işlemin idari yargı denetiminden geçtiği ve tahsis işleminin iptalinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından ve alanda herhangi bir ağaçlandırma çalışması yapılmadığı tespit edilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Eylemli orman olarak tescil edilen taşınmazın tapu kaydındaki orman şerhinin kaldırılması ve davacı adına zilyetlik şerhi verilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın orman idaresine tahsis edilmiş eylemli orman olması ve bu nedenle özel mülkiyete konu olamayacağı, tapu kaydına zilyetlik şerhi verilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Orman arazisi içindeki bir alanın kullanım hakkının hangi köye ait olduğu ve bir köyün diğer köyün kullanımına müdahale edip etmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu yerin orman vasfında olması ve 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca orman arazilerinin kullanımının Orman İdaresinin yetkisinde olması gözetilerek, sınır tespiti ve el atmanın önlenmesi taleplerinin reddine ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından eski tapu kaydına dayanarak açılan tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin eksik araştırma yapıp yapmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandığı eski tapu kaydının sabit sınırlı olup olmadığı, dava konusu taşınmazın Orman İdaresine tahsis edilip edilmediği, tapu kaydının başka bir taşınmaza da revizyon görüp görmediği gibi hususların yeterince araştırılmadan hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, Hazine adına kayıtlı orman vasfındaki taşınmazın bir kısmı üzerindeki zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil isteyebileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın orman vasfında olması ve Hazine adına kayıtlı bulunması nedeniyle özel mülkiyete konu olamayacağı, dolayısıyla davacının zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden davacı lehine kullanım kadastrosuna itiraz üzerine yapılan tespit davasında, davacının zilyetliğinin tespit edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun'un 12. maddesi 6. fıkrası uyarınca dava konusu taşınmazın Orman İdaresine tahsis edilmiş olması sebebiyle davacı lehine kullanıcı şerhi verilmesinin mümkün olmaması ve davacının kullanım kadastrosu tarihi itibariyle zilyet olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kullanım kadastrosuna yapılan itirazda, taşınmazların tapuda kimin adına ve hangi vasıfla tescil edileceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların tapulama parseli 23 nolu parselden hükmen orman olduğu gerekçesiyle terkin edilen kısma ilişkin olduğu, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan bu yerlerin kullanım kadastrosu yapıldığı, davacıların kullanımının bulunmadığı, kadastro tespit tarihinde taşınmazın ağaçlık vasfında olduğu ve tam kapalılık gösteren orman altı fundası ihtiva ettiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu orman sınırına bitişik olarak belirlenen ve mera olarak tahsis edilen taşınmazların, aslında eylemli orman olduğu iddiasıyla açılan mera tahsisinin ve özel sicilindeki kaydın iptali ile Hazine adına tescili istemli davada, hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 11. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin, kadastro çalışmalarının askıya çıkış tarihinden itibaren işlemeye başladığı ve dava açıldığı tarihte bu sürenin dolduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davayı hak düşürücü süre nedeniyle reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 2/B uygulaması sonucu orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın eylemli orman vasfında olup olmadığı ve kullanım kadastrosuna itirazın kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, taşınmazın eylemli orman niteliğinde olup olmadığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı, eksik bilirkişi incelemesi ile yetinildiği ve kullanım kadastrosu tarihindeki durumun yeterince değerlendirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, mera olarak tahsis edilen taşınmazların kendilerine ait tapulu taşınmazlar olduğunu iddia ederek açtıkları mera tahsis komisyonu kararının iptali davasında, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının temyiz edilmesi üzerine uyuşmazlık, taşınmazların mera vasfında olup olmadığı ve davacıların mülkiyet iddiasının ispatlanıp ispatlanamadığı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların bilirkişi raporlarına göre orman vasfında olduğu ve özel mülkiyete konu olmadığı, davacıların tapu kayıtlarına dayalı mülkiyet iddialarını ispatlayamadıkları ve ayrıca orman idaresine karşı da dava açılmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.