Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Rekabet.”
- Uyuşmazlık: Davalının, işyeri devir sözleşmesindeki rekabet yasağı hükmünü ihlal ederek davacının yakınında aynı faaliyette bulunan bir işletme açması nedeniyle, haksız rekabet ve sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile işletmenin kapatılması talepli davanın niteliği ve davalının sorumluluğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, devir sözleşmesindeki rekabet yasağı hükmüne aykırı davranarak haksız rekabet oluşturduğu ve davacının zararına neden olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davalının haksız rekabet ve rekabet yasağını ihlal ettiğine ve tazminata hükmedilmesine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli marka ve tasarım haklarına tecavüz ile haksız rekabet iddiasına dayalı açılan davada, haksız rekabet hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesinden sonra tescilli marka ve tasarımların 6769 sayılı SMK ile özel olarak korunduğu, SMK hükümlerinin haksız rekabet hukukunu da kapsayacak şekilde düzenlendiği ve bu nedenle tescilli marka ve tasarım haklarına tecavüz ile haksız rekabet davalarında kümülatif korumanın uygulanma alanı kalmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, ticaret unvanını ve sonradan tescil ettirdiği markasını kullanmasının davacının tescilli markasına ve ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, oluştursa dahi davalının sonradan tescil ettirdiği markasını savunma olarak ileri sürüp süremeyeceği ile tazminat miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının marka hakkına tecavüz iddiasının 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile düzenlenmesi ve bu kanunun haksız rekabet korumasını da içerecek şekilde özel ve daha üstün bir koruma sağlaması, ayrıca özel kanun hükmü yanında haksız rekabeti de uygulanmasını gerektirecek bir kanun hükmü bulunmaması nedeniyle, kümülatif korumanın mümkün olmadığı ve sadece özel kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesine ilişkin taleplerin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli bir markanın izinsiz kullanımının hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesiyle tescilli marka hakları bakımından sadece özel kanun olan 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanacağı, SMK'nın haksız rekabeti de kapsayacak şekilde özel ve üstün koruma sağladığı, bu nedenle haksız rekabet hükümlerinin SMK yanında ayrıca uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının haksız rekabetin tespiti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının internet sitesinde kullandığı işaretlerin, davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel düzenleme olan marka hakkına tecavüzün haksız rekabet hukukunu da kapsadığı, bu nedenle marka hakkına tecavüzün tespiti halinde ayrıca haksız rekabetin tespitine gerek olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin haksız rekabetin tespiti yönündeki hükmü kaldırılarak karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından tescil ettirilen ve kullanılan markanın, davacı markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tescilli marka hakkının, SMK ile özel olarak düzenlendiği ve haksız rekabet hükümlerini de kapsayacak şekilde üstün koruma sağladığı, bu nedenle tescilli marka hakkına tecavüz ile haksız rekabetin kesiştiği davada yalnızca SMK hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi talebine ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin sona ermesinden sonra işçinin rekabet yasağını ihlal etmesi nedeniyle işverenin açtığı cezai şart davasında, iş mahkemesinin görevli olup olmadığı ve işçinin kötü niyet tazminatı talep edip edemeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle iş sözleşmesi kapsamında çalışan işçiye karşı açılan cezai şart davasında, uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan ve işçinin korunması ilkesi gözetilerek, iş mahkemesinin görevli olduğu, ayrıca davalı işçinin rekabet yasağına aykırı davrandığı, işverenin zararını ispatlama yükümlülüğü bulunmadığı, ancak cezai şartın miktarının Türk Borçlar Kanunu'nun 182. maddesi uyarınca hakim tarafından indirilebileceği, davalı vekilinin görev itirazının reddine, davacının kötüniyet tazminatı talebinin ise davalı işçinin rekabet yasağını ihlal etmesinin kötüniyetli olmadığının anlaşılması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rekabet etmeme yasağı içeren işleticilik sözleşmesine dayalı kâr kaybı tazminat davasının, Rekabet Kurulu tebliği gereği reddinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Rekabet Kurulu tebliğinin yürürlüğe girdiği tarihte, işleticilik sözleşmesindeki rekabet etmeme yükümlülüğünün kalan süresinin 5 yıldan az olması nedeniyle, sözleşmenin bu hükmünün geçerliliğini koruduğu ve davanın bu husus gözetilerek esastan incelenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işçilerin rekabet etmeme yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadıkları, haksız rekabet teşkil eden eylemlerde bulunup bulunmadıkları ve davacı şirketin maddi ve manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin haksız rekabet iddiasını ispatladığı, talep sınırlamasına uygun olarak hüküm kurulmasının usul ve yasaya uygun olduğu, faiz talebinin ıslah yoluyla ileri sürülmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, davalı bankanın rekabeti ihlal ederek kartel oluşturması nedeniyle yüksek faizli kredi kullandırmak suretiyle kendisine zarar verdiğini ileri sürerek, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 57-58. maddeleri uyarınca tazminat talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dayanağı olan Rekabet Kurulu kararının idari yargıda iptal edilmiş olması ve davacının rekabetin ihlal edildiğine ve uğradığı zarara dair ispat yükünü yerine getirememesi gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshedilmesinden sonra, işçinin rekabet etmeme yasağını ihlal edip etmediği ve işverenin bu nedenle maddi-manevi tazminat ile haksız rekabetin men'i taleplerinin yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinin kesinleşmiş olması ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 447. maddesi uyarınca rekabet yasağının sona ermiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.