Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Reklam Alanı”
- Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine konu billboardların, kiracı tarafından giantboard haline getirilmesi suretiyle reklam alanının büyütüldüğü ve eksik kira bedeli ödendiği iddiasıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralananı sözleşmeye uygun ve özenle kullanma yükümlülüğü altında bulunan kiracının kullanımının sözleşmeye aykırılık oluşturmadığı ve sözleşmede öngörülmediğinden fazla kira bedeli talep edilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek, istinaf mahkemesinin itirazın iptali talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin eksik beyan ettiği üst kurul payı nedeniyle yapılan icra takibine itirazının iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın zamanaşımı def'i hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmeden işin esasına girilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının internet sitesinde yer alan reklam metninin yanıltıcı olup olmadığı ve bu bağlamda haksız rekabet teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, reklamında iddia ettiği enerji tasarrufunu kanıtlayamaması ve yapılan karşılaştırmalı reklamın yanıltıcı nitelikte olması, haksız rekabet hükümlerine aykırılık oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalının, davacının tescilli markası ile benzer bir ibareyi kullanmasının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesiyle tescilli markaların özel hükümlerle korunduğu ve haksız rekabet hükümlerinin birlikte uygulanarak kümülatif koruma sağlanamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının haksız rekabete ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine konu reklam panolarının sözleşmeye aykırı kullanımı nedeniyle tahliye edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralanan reklam panolarının halihazırda sözleşmeye aykırı ve amacı dışında kullanıldığına dair bir tespit bulunmadığı, aksine sözleşme kapsamına ve kullanım amacına uygun şekilde kullanıldığının anlaşıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde, reklam ve tanıtımda yer alan sosyal tesislerin site sakinlerine özel olmayıp kamuya açık olması nedeniyle, konut alıcısının açtığı tazminat davasında, satıcının sorumluluğunun olup olmadığı ve zaman aşımı süresinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu sosyal tesislerin kamuya açık olmasının konutun değerini etkileyen açık bir ayıp olduğu, davacının konutu teslim aldıktan sonra 30 gün içinde ayıp ihbarında bulunmaması nedeniyle 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4. maddesi gereğince dava hakkının düştüğü gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesi kapsamında yapımına söz verilen spor kompleksinin siteye dahil edilmeyip belediyeye devredilmesi nedeniyle oluşan değer kaybının tazmini davasında eksik ifa mı yoksa ayıplı ifa mı olduğu ve buna bağlı olarak zaman aşımı süresinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından yapılan reklam ve tanıtımlarda yer alan spor kompleksinin siteye dahil olduğu izlenimi uyandırılmasına rağmen, sonradan TOKİ’ye ait bir ada üzerinde inşa edilip belediyeye devredilmesi ve bu durumun taşınmazın değerini azaltan açık bir ayıp niteliğinde olması ve davacının yasal süre içinde ayıp ihbarında bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satın alınan konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin kat maliklerinin kullanımına sunulmaması nedeniyle açılan ayıplı maldan kaynaklanan bedel indirimi davasında, ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın hesabında hangi tarihteki değerlerin esas alınacağı ve uygulanacak faiz türüne ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 8. maddesi uyarınca, tanıtım ve reklamlarda vaat edilen sosyal tesislerin fiiliyatta sunulmamasının ayıp teşkil ettiği, ayıp bedelinin hesabında satış tarihi itibariyle ayıplı ve ayıpsız değerin esas alınması gerektiği, taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş niteliğinde olması nedeniyle dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların savunma hakkının ihlal edilip edilmediği ve haklarında eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklara esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapmak için yeterli süre verilmemesi nedeniyle savunma haklarının kısıtlandığı, ayrıca tanıkların dinlenmemesi, Bank Asya hesap hareketlerinin detaylı incelenmemesi ve diğer delillerin toplanmaması nedeniyle eksik araştırma yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konut satışında, sözleşme ve tanıtım materyallerinde vaat edilen sosyal donatı alanlarının siteye ait olmaması ve ayıplı imalatlar nedeniyle alıcının bedel indirimi istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal donatı alanlarının siteye ait olmamasının eksik ifa değil ayıp niteliğinde olduğu ve bedel indirimi hesabında nispi metod uygulanırken taşınmazın satış tarihindeki ayıplı değeri üzerinden hesaplama yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yapılan konut imalatlarının sözleşmeye ve tanıtım kataloglarına aykırı olması sebebiyle davacının açtığı ayıplı maldan kaynaklanan bedel indirimi davasında, ayıp oranının tespitine ve zamanaşımına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya teslim edilen konuttaki ayıpların, 6502 sayılı Kanun'un 8. maddesinde tanımlanan "ayıplı mal" kapsamında değerlendirilmesi, konut teslimi ile dava açılması arasında 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olması, ancak ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde nispî değer düşüklüğü hesabının hatalı uygulanması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut satışında, sosyal tesislerin siteye ait olmadığının bildirilmemesinden kaynaklanan değer kaybı nedeniyle açılan tazminat davasında, bedel indirimi talebinin kabul edilip edilmeyeceği ve hesaplama yöntemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal tesislerin siteye ait olduğu izlenimi verilerek ayıplı mal satışı yapıldığı, ancak değer kaybı hesabında taşınmazın satış tarihindeki ayıpsız ve ayıplı değeri üzerinden değil de rapor tarihindeki ikinci el ayıplı ve ayıpsız değerleri üzerinden hesaplama yapıldığının tespiti gözetilerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.