Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Süresinde Haciz Talebi”
- Uyuşmazlık: Üçüncü kişinin, ikinci haciz ihbarnamesindeki icra müdürlüğü numarasının hatalı yazılması nedeniyle itirazının geçerli kabul edilmemesi üzerine yaptığı şikayetin süresiz şikayet mi yoksa yedi günlük şikayet süresine mi tabi olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: İkinci haciz ihbarnamesinde icra müdürlüğü numarasının hatalı yazılmasının haciz ihbarnamesini usulsüz hale getirdiği ve bu nedenle üçüncü kişinin itiraz hakkının engellenmesi nedeniyle şikayetin İİK'nın 16. maddesinin 2. fıkrası kapsamında süresiz şikayete tabi olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Üçüncü kişiye ait işyerinde bulunan mallara haciz konulması talebinin, icra memuru tarafından haciz mahallinin borçlu ile ilgisinin olmadığı gerekçesiyle reddedilmesi üzerine yapılan şikayetin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İcra memurunun, haciz istenen malların üçüncü kişiye ait olduğu iddiası nedeniyle haciz talebini reddetme yetkisinin bulunmadığı, yapması gerekenin haciz işlemini gerçekleştirip üçüncü kişinin istihkak iddiasını tutanağa geçirerek İİK'nın 97 ve 99. maddeleri uyarınca istihkak prosedürünü işletmek olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde haciz talebinde bulunulmasına rağmen, haciz işleminin gerçekleştirilememesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasının ve sonrasında haciz talebi için yenileme harcı istenmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının, bir yıllık süre içinde haciz talebinde bulunmuş olması halinde, haciz işleminin gerçekleştirilememiş olması haciz isteme hakkının düşmesini gerektirmediği ve bu durumda yenileme talebi olmaksızın doğrudan haciz istenebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesi kapsamında, taşınır hacizli mallar için satış isteme süresinin eski İİK'ya göre bir yıl mı yoksa yeni İİK'ya göre altı ay mı uygulanacağı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesindeki "takip işlemi"nden haciz işleminin kastedildiği, somut olayda haciz işleminin 6352 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önce yapılmış olması sebebiyle, şikâyetçinin satış isteme süresinin bir yıl olduğu ve bu süre içerisinde malın satılmış olması nedeniyle haczinin devam ettiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bonoya dayalı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına karşın, yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararlara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine verilen kararların İİK m. 258 gereğince kesin olması ve bu nedenle direnme yoluna başvurulamaması gözetilerek, direnme kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra müdürünün, üçüncü kişiye yapılan ikinci haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin usulsüz olup olmadığını denetleyip, buna göre alacaklının üçüncü haciz ihbarnamesi çıkarılması talebini reddedebileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İcra memurunun, tebligatın usulsüzlüğünü denetleme yetkisi bulunmadığı ve bu yetkinin icra mahkemesine ait olduğu, İİK m. 82/son hükmünün ise sadece haczedilecek malın haczinin caiz olup olmadığı konusundaki takdir yetkisini düzenlediği, dolayısıyla icra müdürünün alacaklının üçüncü haciz ihbarnamesi çıkarılması talebini yerine getirmekle yükümlü olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi borçlusu tarafından bankaya ciro edilen çek üzerindeki cironun niteliği ve bu çeke dayalı ihtiyati haciz kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararlara karşı yapılan istinaf/temyiz incelemesinde verilen bozma kararının İİK m. 258 gereğince kesin olması ve direnme yasağına tabi bulunması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen, yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 258 hükmü uyarınca, ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği ve bölge adliye mahkemesinin vereceği kararın kesin olacağı, bu düzenlemenin istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmediği dönemde temyiz yolu için de geçerli olduğu, dolayısıyla Yargıtay’ın bozma kararının kesin olduğu ve direnme yolu kapalı bulunduğu gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bankanın, davacının kredi borcuna ilişkin icra takibinde haksız haciz işlemi yaptığı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının icra takibinde borca itiraz ettikten sonra itirazından vazgeçip icra taahhüdünde bulunduğu, taahhüdü ihlal etmesi üzerine haciz işleminin yapıldığı, icra mahkemesince haciz işleminin süresinden sonra talep edilmesi nedeniyle kaldırıldığı, bu durumun bankanın tazmin sorumluluğunu doğurmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen, yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 258 uyarınca ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği ve bölge adliye mahkemesinin vereceği kararın kesin olacağı, henüz bölge adliye mahkemeleri kurulmadığı için temyiz yoluna başvurulması durumunda Yargıtay'ın kararının da kesin olacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının, Özel Dairece bozulmasının ardından direnme kararı verilip verilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yolunun, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olacağı şekilde düzenlendiği, bu nedenle Yargıtay’ın bozma kararına karşı direnme yoluna başvurulamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra memurunun haciz işlemlerindeki kusurlu eylemi nedeniyle davacının uğradığı iddia edilen zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının takibe itirazından vazgeçmesiyle takibin kesinleştiği, taksitli ödeme taahhüdünü ihlal etmesi sebebiyle alacaklı vekilinin haciz talebinin süresinde olduğu ve takibin yenilenmesi anlamında bir talep olmadığı gözetilerek, davacının temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.