Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sınırlı Sorumluluk”
- Uyuşmazlık: Rücu talebine konu navlun sözleşmesinde konteynerin davalı taşıyan tarafından temin edilmesi nedeniyle davalı taşıyan hakkında sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve konişmentoda belirtilen sınırlı sorumluluk miktarının uygulanabilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı taşıyıcının temin ettiği konteynerin yüke elverişsiz olması nedeniyle oluşan hasarın TTK 1019. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu durumda taşıyıcının sınırlı sorumluluk hükümlerinden yararlanamayacağı ve konişmentoda belirtilen sınırlı sorumluluk miktarının uygulanamayacağı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Desteğinin trafik kazasında asli ve tam kusurlu olarak ölümüne sebebiyet veren sürücünün eş ve çocuğunun, ölenin kullandığı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminatının trafik sigortası teminatı kapsamında olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun ilgili maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53. maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararları birlikte değerlendirildiğinde, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğunun, sigortalının sorumluluğu ile sınırlı olduğu, desteğin tam kusuruyla kendi ölümüne sebebiyet verdiği durumda destekten yoksun kalanların işletene rücu edemeyecekleri gibi, sigortacıya da rücu edemeyecekleri, dolayısıyla destekten yoksun kalma tazminatının trafik sigortası teminatı kapsamında olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sürücünün tam kusuruyla ölümlü tek taraflı trafik kazasında, ölenin desteğinden yoksun kalanların, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zorunlu mali sorumluluk sigortasının, işletenin KTK m.85/1'deki sorumluluğunu üstlendiği, işletenin ve işleten adına aracı kullanan sürücünün işletene göre üçüncü kişi sayılamayacağı, destek şahsın kusuruna denk gelen zararların da Genel Şartlar A.6. (d) maddesi gereğince teminat dışında kaldığı, dolayısıyla sigortacının sorumluluğunun sigortalının sorumluluğu ile sınırlı olduğu ve davacıların desteklerinin tam kusuruyla ölümü nedeniyle sigortacıdan tazminat talep edemeyecekleri gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik sigortası bulunmayan aracı kullanan desteğin tek taraflı trafik kazasında vefatı üzerine, destekten yoksun kalanların Güvence Hesabı'ndan destek tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve ilgili yasal düzenlemeler uyarınca, sigortacının sorumluluğunun sigortalının sorumluluğu ile sınırlı olduğu, desteğin tamamen kendi kusuruyla meydana gelen kazada vefat etmesi sebebiyle destekten yoksun kalanların sigortalıya karşı destek tazminatı talep hakkı bulunmadığı gibi, Güvence Hesabı'na karşı da talep hakkı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu trafik sigortası bulunmayan aracın sürücüsünün tek taraflı kazada ölümü üzerine, destekten yoksun kalanların Güvence Hesabından destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Destekten yoksun kalma tazminatının, KTK’nın 85/1. maddesinde düzenlenen işletenin sorumluluğu ile sınırlı olduğu, işletenin kusurundan kaynaklanan kendi ölümünün, işletene rücu edilemeyeceği gibi, sigortacıya da rücu edilemeyeceği ve Genel Şartlar’ın bu yöndeki düzenlemesinin kanuna uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu Sosyal Güvenlik Kurumu'nun rücuan tazminat davasında, işveren sorumluluk sigortası kapsamında sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı olup olmadığı ve işverenin sorumluluk kapsamının ne olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 506 sayılı Kanun'un 26. maddesinin birinci fıkrasındaki gelir artışlarından doğan Kurum zararının işverenden tahsiline olanak tanıyan kısmını iptal etmesi ve Sosyal Güvenlik Kurumu'nun rücu hakkının sigortalıya veya hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin toplamı ile gelir bağlanırsa, bu gelirin ilk peşin sermaye değeri ile sınırlı olması gözetilerek, yerel mahkemenin sigorta şirketinin sorumluluğunu poliçe limitiyle sınırlandırmaması ve işverenin sorumluluğunu eksik değerlendirmesi nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Desteğinin tam kusuruyla gerçekleşen tek taraflı trafik iş kazasında vefat eden sürücünün hak sahiplerinin, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğunun, işletenin sorumluluğu ile sınırlı olması ve desteğin tam kusurlu olması sebebiyle işletenin sorumlu tutulamayacağı, dolayısıyla sigorta şirketinin de sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, daha önce vekilliğini yaptığı müvekkili aleyhine açılan ve aleyhine sonuçlanan tazminat davası nedeniyle, hakimin hukuki sorumluluğuna dayanarak açtığı tazminat davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 46. maddesinde hakimin hukuki sorumluluğuna yol açacak durumlar sınırlı olarak sayılmış olup, somut olayda davacının ileri sürdüğü hususlar bu sınırlı sayılan sorumluluk hallerinden hiçbirine uymadığından, davacının tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Özel Daire kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İdare mahkemesi hâkimlerinin verdiği idari karar nedeniyle davacı şirketlerin uğradığı zararın tazmini için hâkimlerin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimlerin yargısal faaliyetlerinden kaynaklanan hukuki sorumluluğunun HMK’nın 46. maddesinde sınırlı olarak sayılan hallerle sınırlı olduğu ve somut olayda bu hallerden hiçbirinin gerçekleşmediği gözetilerek, davanın reddine karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin, icra müdürüne yazdığı yazı ve verdiği yargısal kararlar nedeniyle hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin tazminat davası.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin hukuki sorumluluğuna ilişkin HMK m. 46'da sayılan sınırlı sorumluluk hallerinin somut olayda gerçekleşmediği ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek davanın reddine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketten satın aldığı konutun inşaatı tamamlanmadığı için sözleşmenin feshi, menfi tespit ve alacak istemiyle açtığı davada, davalı bankanın bağlı kredi veren olarak sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın bağlı kredi veren olarak sorumluluğunun, davacıya kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davalı bankayı toplam alacağın tamamından sorumlu tutan kararının bozulmasına ve davalı bankanın sorumluluğunun kredi miktarı ile sınırlandırılması suretiyle ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.