Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sınırlama”
- Uyuşmazlık: Hükümlünün, mükerrer ceza yargılaması sonucu kaldırılan hapis cezası nedeniyle infaz kurumunda geçirdiği sürenin, halen infaz edilmekte olan cezasından mahsup edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahsup edilmesi talep edilen hapis cezasına konu suçun, tutuklu kalınan suçtan verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmiş olması ve 5237 sayılı TCK'nın 63. maddesi uyarınca şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran hallerin mahsup işlemine konu edilebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin itirazın reddine dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro harici bırakılan bir yerin tescili davasında, davacı lehine karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınıp alınamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tescil davalarında davalının Hazine veya kamu tüzel kişisi olması durumunda, davacı lehine hüküm verilse dahi yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınmasının yasal dayanağı bulunmadığı, bu durumun mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına yargı içtihadıyla sınırlama getirilmesi anlamına geldiği ve Anayasa'ya aykırı olduğu, davalının "yasal hasım" sıfatının bu sonucu değiştirmeyeceği gerekçesiyle, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ilişkin hükmün düzeltilerek davacı tarafından yatırılan harcın iadesine karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle direnme kararına kısmen katılınmamıştır. - Uyuşmazlık: Tapusuz taşınmazın tescili davasında, davacı lehine kazanım koşullarının oluşup oluşmadığına ve Hazine’nin yasal hasım sıfatının yargılama giderlerine etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilmiş ise de, taşınmazın niteliği, imar-ihya durumu, zilyetliğin süresi ve şekli gibi hususlarda yeterli araştırma yapılmadığı, ayrıca Hazine'nin yasal hasım olması nedeniyle yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasının yasal dayanağı bulunmadığı, mahkemeye erişim ve mülkiyet hakkına sınırlama getireceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında yol olarak tescil harici bırakılan yerin zilyetliğe dayalı tescili davasında, davanın kabulü halinde yasal hasım olan davalı idarelerin yargılama giderlerinden sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tescil davalarında davalılar yasal hasım konumunda olsalar dahi, 6100 sayılı HMK'nın 326/1. maddesi gereğince yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerektiği, aksi uygulamanın mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına kanunsuz sınırlama getireceği gözetilerek yerel mahkemenin davalı idareler aleyhine yargılama giderine hükmeden kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tescil davasında davacı lehine karar verilmesine rağmen, davalı Hazine'nin harçtan muaf tutulması sebebiyle yargılama giderlerinin ve peşin harcın davacıya yüklenip yüklenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin yasal hasım sıfatıyla davalı olması ve 6100 sayılı HMK'nın 326/1. maddesi gereğince yargılama giderlerinin aleyhine karar verilen taraftan alınması gerektiği, davacı lehine hüküm verilmiş tescil davalarında Hazine'nin harçtan muaf tutulmasının yargılama giderlerinin davacıdan alınmasını gerektirmediği, bu durumun mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına yargı yoluyla sınırlama getirilmesi anlamına geleceği ve Anayasa'nın 13, 35 ve 36. maddelerine aykırı olacağı gerekçesiyle, davacının yatırdığı peşin harcın iadesine karar verilmesi gerektiği yönündeki karşı oy görüşü reddedilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescil davasının kısmen kabulünde yargılama giderleri ve harçların davacıya yüklenmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine aleyhine açılan tescil davalarında, davanın kısmen kabulü halinde dahi, 6100 sayılı HMK'nın 326/1. maddesi gereğince yargılama giderlerinin aleyhine karar verilen taraftan alınması gerektiği ve Hazinenin yargı harçlarından muaf tutulmasının diğer tarafın bu harçları ödeyeceği anlamına gelmediği, ayrıca bu uygulamanın mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına yargı içtihadı yoluyla sınırlama getirilmesi anlamına geleceği gözetilerek, yerel mahkemenin yargılama giderlerini davacıya yüklemesi ve davacı lehine kısmi kabul için vekalet ücretine hükmetmemesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından tapusuz taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı yoluyla tescili talebine dayalı olarak açılan tescil davasında, davanın kabulü halinde yargılama giderleri ve harçlardan kimin sorumlu olacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi uyarınca açılan zilyetliğe dayalı tescil davasında, davalının Hazine olması ve yargılama giderlerinden muaf tutulması nedeniyle, davacının davasında haklı çıksa dahi yargılama giderleri ve harçlardan sorumlu tutulmasının doğru olmadığı, Hazine aleyhine açılan tapu iptal tescil davalarında yargılama giderlerinin yasaya uygun olarak haksız çıkan taraftan alınırken, tescil davalarında davacı üzerinde bırakılmasının aynı yasa maddesinin aynı fıkrasında düzenlenen davalılar arasında yargılama giderleri açısından ayrı uygulama yapılması anlamına geldiği ve bu durumun doğru olmadığı, davacının davasını kazanması halinde yargılama giderlerini ödemesinin mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına sınırlama getirdiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesinin kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşüncesiyle muhalefet şerhi yazılmıştır. Karar çoğunlukla onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hazine aleyhine açılan tapusuz taşınmazın tescili davasında, davacı lehine karar verilmesi halinde karar ve ilam harcının davacıdan alınıp alınamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin yargı harçlarından muaf olması ve davacının davasında haklı çıkması nedeniyle, davacı tarafından peşin yatırılan harcın iade edilmesi gerektiği, aksi uygulamanın mülkiyet hakkına ve mahkemeye erişim hakkına yargı içtihadıyla sınırlama getirilmesi anlamına geleceği ve Anayasa’nın 13., 35. ve 36. maddelerine aykırı olacağı gerekçesiyle, çoğunluk görüşüne muhalefet edilmiş ancak çoğunluk görüşüyle karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hazine aleyhine açılan ve davacı lehine sonuçlanan tapu tescil davasında, yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin yasal hasım sıfatının, davacı lehine sonuçlanan davada yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınmasını gerektirecek bir istisna oluşturmadığı, aksine 6100 sayılı HMK'nın 326. maddesi gereğince aleyhine karar verilen taraftan alınması gerektiği, ayrıca davacıdan harç alınmasının mülkiyet hakkı ve mahkemeye erişim hakkına kanunsuz sınırlama getireceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının harcın davacıdan alınmasına dair hükmünün düzeltilerek davacıya iadesine karar verilmesi gerektiği yönünde karşı oy kullanılmıştır. - Uyuşmazlık: Tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescil davasında, davacı lehine karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve harcın kimden tahsil edileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hazine'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince yargı harçlarından muaf olması ve davacının davasında haklı çıkması nedeniyle, davacı tarafından yatırılan peşin harcın iadesine karar verilmesi gerektiği, aksi halde mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına kanunla değil yargı içtihadıyla sınırlama getirilmiş olacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine verdiği tescil kararı onanmış ancak yargılama giderlerinin davacıdan tahsiline ilişkin hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı erkeğin istinaf başvurusunda sınırlama yapmamasına rağmen, mahkemenin 166. maddeye dayalı boşanma hükmünü kesinleşmiş kabul ederek zina sebebiyle boşanma talebi hakkında karar vermemesinin ve diğer istinaf taleplerini incelememesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin istinaf dilekçesinde boşanma kararı da dahil olmak üzere hükmün tamamının kaldırılmasını talep etmesi ve herhangi bir sınırlama yapmaması nedeniyle, 166. maddeye dayalı boşanma hükmünün kesinleşmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesince davalının tüm istinaf sebeplerinin incelenerek hükme bağlanması gerekirken, hatalı istinaf sınırlaması sonucu eksik incelemeyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 7406 sayılı Kanun ile TCK'nın 86/2. maddesine eklenen "suçun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı altı aydan az olamaz" hükmünün, 18 yaşından küçük kadınlara karşı işlenen basit yaralama suçlarında uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bölge adliye mahkemeleri ceza daireleri arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 7406 sayılı Kanun'un gerekçesinde kadına karşı şiddetin önlenmesi amacıyla yapılan değişiklikte mağdurun yaşıyla ilgili bir sınırlama yapılmadığı, nüfus kaydında kadın olarak kayıtlı herkesin bu düzenlemenin korumasından yararlanması gerektiği ve Anayasa Mahkemesi’nin de bu düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırı olmadığı yönündeki kararı gözetilerek, 18 yaş altı kadın mağdurlar için de TCK 86/2’deki ceza alt sınırının uygulanması gerektiği yönündeki görüş doğrultusunda uyuşmazlık giderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.