Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sağlık ve Sosyal Hizmetler İşkolu”
- Uyuşmazlık: Hizmet alımı yoluyla hastanede veri giriş kontrol işletmeni olarak çalışan işçilerin, sağlık ve sosyal hizmetler işkoluna mı yoksa ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar işkoluna mı girdiğine ilişkin işkolu tespitine itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Sağlık kurum ve kuruluşlarında; veri hazırlama, yazılım destek, donanım ve kontrol işletmenliği, halkla ilişkiler, arşiv tutma, dosyalama ve benzeri hizmetlerin yardımcı işler kapsamında hizmet alımı ile alt işverenlik sözleşmesine konu edilebileceği ve muvazaalı bir ilişki olmadığı sürece alt işverenin işyerinin asıl işverenin işyerinden bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının sonucu itibarıyla doğru bulunmuş ve gerekçesi değiştirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşkolunun doğru tespit edilip edilmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye şirketine ait iki işyerinde çalışan işçilerin yaptıkları işlerin İşkolları Yönetmeliği’nin 20 sıra numaralı genel işler işkolu kapsamına girdiği, sağlık ve sosyal hizmetler işkoluna girmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin ret kararı ve direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Belediye şirketine ait işyerlerinde yürütülen sağlık ve güvenlik hizmetlerinin hangi işkoluna dahil olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye şirketinin, belediyenin görev ve sorumlulukları arasında sayılan sağlık hizmetlerini halka açık ve ücretsiz olarak sunduğu, bu hizmetlerin 5216 sayılı Kanun'un 7. maddesi kapsamında belediye hizmetleri olarak değerlendirilmesi gerektiği ve genel işler işkoluna dahil olduğu gözetilerek, işkolu tespitine itiraz davasının kabulüne ve temyiz başvurusunun reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, çalıştığı hastanede uygulanan toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak talep ettiği alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı hastanenin acil servisinde hastane hizmetlisi olarak görev yapması, işe yardımcı işlerin asıl işin işkoluna tabi olduğu ilkesi ve emsal kararlar gözetilerek, davacının sağlık ve sosyal hizmetler işkoluna tabi toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının 6772 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak vakıf çalışanlarının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişisi oldukları, kamu tüzel kişisi sayılabilmeleri için açık bir kanun hükmü bulunmadığı, 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin vakıfların sadece toplu iş sözleşmesi bakımından kamu işyeri sayılmasını öngördüğü, bu nedenle vakıf çalışanlarının 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye alacağına hak kazanamayacakları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı sendikanın, davalı şirketin işkolunun genel işler işkolu olarak tespit edilmesine itiraz ederek sağlık ve sosyal hizmetler işkoluna girdiğini iddia ettiği uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı sendikanın, işkolunun hatalı tespit edildiğini ispatlayamaması ve işyerinde yapılan işin niteliğinin genel işler işkoluna girdiğinin belirlenmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşverenin, Bakanlık tarafından yapılan işkolu tespit kararına itiraz ederek, işyerlerinin farklı bir işkolunda yer aldığını iddia etmesi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin işkolu tespit kararını iptal ederek işyerlerinin genel işler işkolunda yer aldığına dair kararı isabetli bulunmuş, ancak hüküm fıkrasında yer alan SGK sicil numarasının eksik yazılması nedeniyle karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kamu tüzel kişisi mi yoksa özel hukuk tüzel kişisi mi olduğu ve buna bağlı olarak, Vakıf çalışanları ile ilgili davalarda husumetin Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne izafeten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının 3294 sayılı Kanun'da kamu tüzel kişisi olarak düzenlenmediği, özel hukuk hükümlerine göre kurulduğu, gelirlerinin yalnızca kamu kaynaklarından oluşmadığı, yönetimlerinin tamamen kamu görevlilerinden meydana gelmediği, ayrıca 5737 sayılı Vakıflar Kanunu ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca özel hukuk tüzel kişisi oldukları gözetilerek, 7144 sayılı Kanun ile 3294 sayılı Kanun'un 7. maddesine eklenen hükmün Vakıfların sadece toplu iş sözleşmesi bakımından kamu işyeri sayılmasını düzenlediği, Vakıfların genel anlamda kamu tüzel kişisi statüsünü değiştirmediği, dolayısıyla davada husumetin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilemeyeceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hastanelerde hizmet alımı yoluyla çalıştırılan işçilerin sağlık işkoluna mı yoksa ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar işkoluna mı dâhil olduğuna ilişkin işkolu tespitine itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Alt işverenin işyerinde yapılan işlere dair işkolu tespitinin asıl işverenden bağımsız olarak, alt işverenin yaptığı işin niteliğine göre belirlenmesi gerektiği ve hastanelerde veri girişi hizmeti veren işçilerin 10 No'lu ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar işkoluna dâhil olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şehir hastanesinde alt işveren tarafından çalıştırılan işçiler için yapılan işkolu tespitinin sağlık hizmetleri işkoluna girip girmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Alt işverenin işkolu tespitinin asıl işverenin yaptığı işe göre değil, alt işveren işçilerinin yaptığı işin niteliğine göre belirlenmesi gerektiği ve alt işveren işçilerinin hastanede temizlik, taşıma gibi genel işler kapsamında faaliyet gösterdiğinin tespit edilmesi gözetilerek, işkolu tespitinin genel işler işkolunda yapılmış olmasının hukuka uygun olduğuna karar verilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kamu tüzel kişisi mi yoksa özel hukuk tüzel kişisi mi olduğu ve buna bağlı olarak davada husumetin Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne izafeten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının 3294 sayılı Kanun'da kamu tüzel kişisi olarak düzenlenmediği, 4721 sayılı TMK ve 5737 sayılı Vakıflar Kanunu uyarınca özel hukuk tüzel kişisi olduğu, 7144 sayılı Kanun ile 3294 sayılı Kanun'un 7. maddesine eklenen hükmün ise sadece toplu iş sözleşmesi düzeyini belirlediği, vakfın tüzel kişiliğini değiştirmediği ve önceki içtihadı birleştirme kararının bağlayıcılığının devam ettiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kamu tüzel kişisi mi yoksa özel hukuk tüzel kişisi mi olduğu ve buna bağlı olarak, davada husumetin Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne izafeten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının 3294 sayılı Kanun'la kurulmuş olmasına, gelirlerinin büyük oranda kamu kaynaklarından sağlanmasına ve Bakanlık denetimine tabi olmasına rağmen, özel hukuk tüzel kişiliğini korudukları, 7144 sayılı Kanun'un 7. maddesiyle yapılan değişikliğin sadece toplu iş sözleşmesi düzeyini belirlediği, vakıfların kamu tüzel kişisi olduğunu düzenlemediği ve bu nedenle husumetin davalı Bakanlığa yöneltilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.