Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sermaye Artışı”
- Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde edinilen mallara ilişkin katkı payı ve katılma alacağı davasında, şirket hisselerindeki artışın kişisel mal mı yoksa edinilmiş mal mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin kuruluş tarihi itibariyle şirket hissesinin kişisel mal olduğu kabul edilmekle birlikte, evlilik birliği içerisinde şirket sermayesinde artış yapılmış ise bu kısmın edinilmiş mal sayılacağı ve davacının bu kısım üzerinden katılma alacağı talep edebileceği gözetilerek, sermaye artışının tarihi belirlenmeden verilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şirketin eski yönetim ve denetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tazminat davasında Yargıtay’ın bozma ilamına karşı yapılan karar düzeltme talebinin kabul edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Karar düzeltme taleplerinin, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesinde sayılan karar düzeltme sebeplerinden hiçbirini içermemesi gözetilerek reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonucunda mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olarak, edinilmiş mallara katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı taleplerinin miktarı ve hesaplanma yöntemi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye konusu taşınmazların değerinin hesaplanmasında, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi yerine önceki tarihteki değerlerin kullanılması ve güncel değer tespiti ilkesine aykırı olması gözetilerek, Yargıtay kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı limited şirketin sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararlarının yokluğunun tespiti davasında, davacının uzun süre sessiz kalmasının ve aynı alanda faaliyet gösteren bir şirketin ortağı ve müdürü olmasının hakkın kötüye kullanılması olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çağrısız yapılan genel kurul toplantılarına davacının katılmadığı ve imzalarının taklit edildiği sabit olduğundan, davaya konu sermaye artırım kararlarının yok hükmünde olduğu ve yokluğun tespitinin istenmesinin hakkın kötüye kullanılması kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazasından doğan rücuan tazminat davasında, Anayasa Mahkemesi'nin 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 26. maddesinin bir kısmını iptal etmesi sonucu, işverenden talep edilebilecek tazminat miktarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararıyla, gelir artışlarının işverenden talep edilemeyeceği ve Kurum'un rücu alacağının, sigortalıya bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri ile sınırlı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin ilk peşin sermaye değeri dışında ek peşin değerleri de hesaba katarak verdiği direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından imzalanan taahhütnameye konu hisselerin bedelinin TMSF'ye ödenmesi sonrasında, hisselerin iade yükümlülüğünün ortadan kalkıp kalkmadığı ve buna bağlı olarak taahhütnamede öngörülen tazminatın talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından imzalanan taahhütnamenin, üçüncü kişinin fiilini üstlenme niteliğinde olduğu, TMSF'ye yapılan ödemenin hisselerin mülkiyetini etkilemediği ve hisselerin iade yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı, dolayısıyla davalının taahhütnamede öngörülen tazminatı ödemekle yükümlü olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerine ödenen sosyal sigorta yardımlarının rücuen tahsili amacıyla açılan davada, hükmedilen peşin sermaye değerinin kanuni artışları içerip içermediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun'un 47. maddesine dayalı rücuan tazminat davalarında hükmedilecek peşin sermaye değerinin, sadece ilk peşin değeri kapsaması, kanun, kararname ve Bakanlar Kurulu kararları ile meydana gelen artışları içermemesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlk kısmi rücu davasında hüküm altına alınan gelir artışının, aynı davada hüküm altına alınmayan ilk peşin değerli gelirin kusur farkına mahsup edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki gelir artışlarına ilişkin hükmü iptal etmesinden sonra, ilk kısmi rücu davasında hüküm altına alınan gelir artışlarının, sonraki davada talep edilen ilk peşin değerli gelirin kusur farkından mahsup edilemeyeceği, ilk peşin değerli gelirin ve gelir artışlarının ayrı olgular olduğu, kazanılmış hak ve kesin hüküm ilkeleri gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı, davalılarla arasında imzalanan hissedarlar sözleşmesine aykırılık nedeniyle uğradığı iddia edilen zararların tazminini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sözleşme hükümlerine aykırılıktan kaynaklanan zararlarını ispatlayamaması, kapanış işlemlerinin tamamlanmadığı ve temettü avansı dağıtımının şirket tüzel kişiliğini ilgilendirdiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazasından kaynaklanan rücuan tazminat davasında, Anayasa Mahkemesi'nin 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 26. maddesindeki bir bölümü iptal etmesinin ardından, mahkemece hükmedilebilecek ilk peşin sermaye değeri miktarının nasıl belirleneceği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararıyla, Kurum'un rücu hakkının, sigortalıya veya hak sahiplerine bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değeri ile sınırlı hale geldiği ve gelir artışlarının işverenden talep edilemeyeceği, ayrıca 5510 sayılı Kanun'daki ilgili hükmün geçmişe yürümeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.