Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigorta Primi Kesintisi”
- Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı kamu kurumu tarafından hakedişinden kesilen %5'lik sigorta primi kesintisinin iadesine ilişkin alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun, işveren destek primi niteliğindeki %5'lik kesintiyi yapmasının hukuka aykırı olduğu ve davacının bu kesintinin iadesi talebinin yerinde olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde uygulanan yönetmeliğin yıllık izin hakkını düzenleyen hükmünün uygulanması ve yıllık izin ücreti alacağından sigorta primi kesintisi yapılırken kazanç tavanının dikkate alınıp alınmayacağı hususunda bölge adliye mahkemeleri hukuk daireleri arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 80. maddesi uyarınca yıllık izin ücretinin sigorta primine tabi olduğu, ancak iş sözleşmesinin sona erdiği tarihteki prime esas kazançlar ve tavan esasının gözetilmesi gerektiği, dolayısıyla işçilerin çalıştıkları son aya ilişkin prime esas kazançları dikkate alındığında, ilgili ayın SGK prim kesintisinin tavandan yapılmış olması halinde yıllık izin alacağının prime tabi tutulmadan hesaplanması gerektiği değerlendirilerek uyuşmazlığın bu yönde giderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce SSK kapsamında isteğe bağlı sigortalılığı başlayan davacının, yeni kanun döneminde ödediği primlerin 4/a (SSK) mı yoksa 4/b (Bağ-Kur) kapsamında değerlendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 51. maddesinde isteğe bağlı sigortalılık primlerinin 4/b kapsamında değerlendirileceğine dair açık hüküm bulunduğu ve bu durumun Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylandığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışan bir işçinin net ücretinin brüt ücrete çevrilmesi sırasında uygulanacak kesintilerin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan bir ülkede çalıştığı ve 5510 sayılı Kanun'un 5. maddesi 1. fıkra (g) bendi gereğince yalnızca %5 genel sağlık sigortası primi kesintisi uygulanması gerekirken, yurt içinde çalışan işçiler gibi %14 SGK primi ve %1 işsizlik sigortası primi kesintisi uygulanarak brüt ücretin hatalı hesaplandığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının kısmi süreli çalıştığına dair sözleşme hükmüne rağmen tam süreli çalıştığının kabul edilip edilemeyeceği, önceki çalışmaları için de araştırmanın genişletilmesi gerekip gerekmediği ve prime esas kazancın tespitinde yazılı delil şartı aranıp aranmayacağı hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında resen araştırma ilkesinin geçerliliği, çalışma olgusunun her türlü delille ispatlanabilmesi, prime esas kazancın tespitinde ise yazılı delil başlangıcının varlığı halinde tanık dinlenebilmesi ve emsal ücret araştırması yapılabilmesi gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ek ödemelerden yapılan sigorta prim kesintilerinin iadesi istemiyle açılan davada, Özel Daire’nin onama kararında maddi hata bulunup bulunmadığı ve bu hatanın düzeltilip düzeltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire’nin onama kararında maddi hata bulunmadığı, mevzuat hükümlerinin yorumundan kaynaklanan farklılığın hukuki hata olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle de onama kararının kaldırılmasını gerektirecek maddi hata düzeltim nedenlerinin olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra, 506 sayılı Kanun döneminde başlayan isteğe bağlı SSK sigortalılığının devamının, 5510 sayılı Kanun'un 4/1-a mı yoksa 4/1-b bendi kapsamında değerlendirileceği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 51. maddesinde, isteğe bağlı sigortalılık primlerinin 4/1-b bendi kapsamında değerlendirileceğinin açıkça belirtilmesi ve Anayasa Mahkemesi'nin de bu yöndeki düzenlemeyi hukuka uygun bulması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalının, 506 sayılı Yasa kapsamında çalışmakta iken, aynı işyerindeki çalışmasının 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Yasasına tabi olarak devam etmesi halinde, hizmet tespiti davası açma hakkındaki beş yıllık hak düşürücü sürenin hangi çalışmanın sona erme tarihinden itibaren başlayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalı çalışmanın sona ermesiyle birlikte aynı işverene ait işyerinde 5434 sayılı Yasaya tabi çalışmanın kesintisiz olarak devam etmesi halinde, hizmet tespiti davası açmak için öngörülen beş yıllık hak düşürücü sürenin, işçi yararına yorum ilkesi gereğince kesintisiz çalışmanın ve hizmetin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bu durumda hak düşürücü sürenin henüz dolmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, kesinleşmiş bir işçilik alacakları davasında belirlenen ücretin, prime esas kazanç tespiti için kuvvetli delil sayılıp sayılmayacağı ve son aya mal edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarının kamu düzeninden olması sebebiyle, kesinleşmiş işçilik alacakları davasında belirlenen ücretin prime esas kazanç tespiti için tek başına yeterli olmadığı, ancak kuvvetli bir delil olarak kabul edilmesi gerektiği, ayrıca 5510 sayılı Kanun'un 80/1-d maddesindeki "son aya mal etme" hükmünün ücret dışındaki ödemeler için geçerli olduğu, ücretin ise tüm hizmet süresine mal edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden sonra 5434 sayılı Kanun uyarınca bağlanan emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesintisi yapılmasının yasal olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 4/c maddesi kapsamında emekli olup da 4/b maddesi kapsamında serbest avukat olarak çalışmaya başlayanlardan, Geçici 14. madde ve 30. madde uyarınca sosyal güvenlik destek primi kesilmesinin yasal olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra 5434 sayılı Kanun uyarınca bağlanan emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesintisi işleminin yasal olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 4/c bendi kapsamında emekli olup, aynı Kanun'un 4/b bendi kapsamında serbest avukat olarak çalışmaya başlayan kişilerin, Geçici 14. madde ve 30. madde hükümleri uyarınca emekli aylıklarından sosyal güvenlik destek primi kesilmesinin yasal dayanağı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.