Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Suçun Ortaya Çıkarılması”
- Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi hükmüne karşı Cumhuriyet savcısının istinaf başvurusunda bulunmaması durumunda, bölge adliye mahkemesi hükmünün bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz hakkının, ilk derece Cumhuriyet savcısının istinaf yoluna başvurup başvurmadığına bağlı olmadığı ve kanun yollarına başvurma hakkının Anayasa'nın 36. maddesi ve AİHS'nin 6. maddesi ile güvence altına alındığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 192/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, uyuşturucu madde ticareti suçundan mahkumiyetine rağmen, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmesi için kendi suçuna denk veya daha ağır bir suçu ortaya çıkarması veya bu suçu işleyenin yakalanmasına yardım etmesi gerektiği halde, sanığın beyanlarının bu koşulları karşılamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 192/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suçun resmi makamlarca öğrenilmesinden sonra verdiği bilgilerin, kendi suçunun ortaya çıkmasına katkı sağlamadığı, zaten var olan delillerle suçun ispatlanmış olduğu ve sanığın beyanlarının etkin pişmanlık kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti suçundan TCK'nın 192/3. maddesinde yer alan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suç teşkil eden maddenin bulunduğu yerde yakalanmış olması ve suçun ortaya çıkmasında kolluk kuvvetlerinin zaten yeterli delile sahip olması nedeniyle, sanığın sonradan suçu kabul etmesinin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için yeterli olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı etkin pişmanlıktan yararlandırmayan mahkumiyet kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin basit zimmet mi yoksa nitelikli zimmet suçunu mu oluşturduğu ve sanık ... ...'in eylemine iştirak şeklinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'ın mudilerden gerekmediği halde temdit işlemi için gerekli olduğunu söyleyerek tediye fişleri imzalatıp paraları çekmesinin zimmetin açığa çıkmasını engellemeye yönelik hileli davranış olarak nitelendirilmesi ve sanık ... ...'in banka çalışanı olmaması sebebiyle asli fail olarak değil, azmettiren veya yardım eden sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın 15 Temmuz 2016 tarihindeki eylemlerinin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçunu mu yoksa bu suça yardım suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, darbe girişimini en geç AK Parti İl Başkanlığı binasına vardığında öğrendiği, buna rağmen binanın askerlerce kuşatılmasına ve polislerin uzaklaştırılmasına katıldığı, vatandaşların ve parti yetkililerinin uyarılarına rağmen binanın boşaltılması talebinde bulunduğu, bu eylemlerinin darbe girişiminin icrasını kolaylaştırdığı ve darbecilerle fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiğinin anlaşıldığı gözetilerek, sanığın eyleminin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddi ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bankacılık zimmeti suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine, suçun basit mi yoksa nitelikli zimmet mi olduğu ve değer azlığı indiriminin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarında uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın bazı zimmet eylemlerinde müşteri adına sahte imza kullanarak hileli davranışta bulunup bulunmadığının ve bu hilenin zimmetin açığa çıkmasını engellemeye elverişli olup olmadığının, mudi imzası ile karşılaştırma ve gerekirse grafoloji uzmanından görüş alınarak tespit edilmesi gerektiği, ayrıca suç tarihindeki ekonomik koşullar ve paranın satın alma gücü gözetilerek değer azlığı indiriminin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın bankadan zimmetine para geçirdiği eyleminin basit zimmet suçunu mu yoksa nitelikli zimmet suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın zimmet eylemini gizlemek için gerçekleştirdiği işlemlerin, basit bir denetimle ortaya çıkarılabilecek nitelikte olması ve kullanılan yöntemlerin hileli davranış olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek, eylemin basit zimmet suçunu oluşturduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı ve bu bağlamda sanık hakkında TCK'nın 192/3. maddesinin uygulanma şartlarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin uyuşturucu madde ticareti yapıldığına dair edinilen bilgiler sonucu olay yerinde karşılaştıkları durumun suçüstü hali olarak değerlendirilmesi ve bu kapsamda suç delillerinin kaybolmasını engellemek için yapılan aramanın hukuka uygun olduğu, ancak sanığın suçun ortaya çıkmasına ve suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardımda bulunmadığından TCK'nın 192/3. maddesinin uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilerek şahit numunenin müsaderesine karar verilmesi ve TCK 53. maddenin uygulanması yönünden yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önleme araması kararına istinaden yapılan aramaların hukuka uygun olup olmadığı, elde edilen delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı ve sanığın örgüte silah sağlama suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç şüphesinin ortaya çıkması üzerine CMK hükümlerine göre usulüne uygun adli arama kararı alınmadan önleme araması kararına istinaden aramaya devam edilmesi ve sanığın arama anında yanında bulunmaması hukuka aykırı bulunmuş, bu sebeple elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı, dosyadaki diğer delillerin de sanığın mahkumiyeti için yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında bankacılık zimmeti suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, banka müşterilerinin hesaplarından usulsüz para transferleri yaptığı ve bu işlemlerde sahte talimatlar ile hileli davranışlarda bulunduğu hususunda yeterli delil elde edilmesi ve sanığın görevi nedeniyle bankanın parası üzerinde zilyetliğinin bulunması gözetilerek, nitelikli bankacılık zimmeti suçundan mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gizli soruşturmacıya farklı tarihlerde uyuşturucu madde satan sanık hakkında, değişiklik sonrası veya değişiklik öncesi TCK 188/3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı ve suç tarihinin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Gizli soruşturmacının, sanığın suç oluşturan ilk eyleminden sonraki uyuşturucu madde alımlarının, sanığın suç işleme kastının devam ettiğini tespit niteliğinde olduğu ve tek bir suçu oluşturduğu, ancak zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, bu nedenle suç tarihinin temadi eden eylemler arasında en ağır ceza öngörülen eylemin tarihi (değişiklik sonrası TCK 188/3) esas alınarak hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.