Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tüketici Harcı”
- Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde görülen bir vekâlet ücretine ilişkin tazminat davasında, davalıların tüketici sayılıp sayılmayacağı ve karar harcının davalılardan alınıp alınmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatların, mesleki faaliyetleri kapsamında tüketici sayılamayacağı ve 6502 sayılı Kanun'un uygulanma alanı dışında kaldığı, bu nedenle de kabul edilen dava değeri üzerinden davalılar aleyhine nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, avukatlara verdiği vekaletten kaynaklanan alacak davasında, tüketici olmadığı gerekçesiyle eksik harcı yatırmadığı için davanın açılmamış sayılmasına ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının döviz işiyle uğraşması nedeniyle ticari faaliyette bulunduğu, dolayısıyla tüketici sayılamayacağı ve adli yardım talebinde de bulunmadığı için eksik harcı tamamlama yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Banka tarafından tüketici kredisi sözleşmesi uyarınca kullandırılan kredinin geri ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinde, ipotekli taşınmazın ihalesi sonucu bankanın alacağına mahsuben taşınmazı satın alması nedeniyle ödenen icra tahsil harcından, bankanın muaf olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 123/son maddesindeki istisna hükmünün bankaların tüketici kredisi sözleşmeleri kapsamında kullandırdıkları kredilere ilişkin icra takiplerinde ödenen icra tahsil harcını kapsamadığı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca borçluya ait olan tahsil harcının 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28/b maddesi gereğince alacaklıdan tahsil edilmesinin hukuka aykırı olmadığı ve icra memurunun harcın tahsiline ilişkin işleminde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Haksız azil ve tarafların sulh olduğu iddiasına dayalı vekalet ücreti alacağının davalıdan tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde davalı yönünden karşı vekalet ücretine hükmedilmediği halde hüküm kısmında bu ücretin dahil edilmesi, gerekçede azil tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği belirtildiği halde hükümde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi ve takip edilen davanın niteliğinin gerekçede yanlış belirtilmesi nedeniyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki bulunması, ayrıca tüketicinin harçtan muaf olduğu gözetilmeden davalıya harç yüklenmesi usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi sonrası, nama yazılı tüketici senetlerinin geçerliliği ve bunlardan doğan borcun devam edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici senetlerinin 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesi gereğince nama yazılı olması ve tüketicinin temel ilişkiden kaynaklanan def'ileri hamil olan bankaya karşı da ileri sürebilmesi gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı, ilam harcı yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tüketicinin sıfır kilometre olarak satın aldığı aracın imalattan kaynaklı ayıplı olduğu iddiasıyla ayıpsız misliyle değiştirilmesi talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Araçtaki ayıbın gizli olduğu ve kullanıcı hatasından kaynaklanmadığının bilirkişi raporlarıyla tespit edilmesi, davalı satıcının araçtaki arızanın giderilemediğini kabul etmesi ve davacının araçtan beklenen faydayı sağlayamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin ayıpsız misliyle değiştirme kararına yönelik davalıların temyiz itirazlarının reddine, ancak istinaf karar harcına ilişkin davalıların müteselsil sorumluluğu ilkesi gözetilmeden hüküm kurulması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan manevi tazminat davasında, istinaf incelemesi sonucunda verilen kararın temyiz incelemesine konu olması.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi kararının usul ve yasaya uygunluğu, davacı tarafın temyiz itirazlarının yerinde görülmemesi ve katılma yoluyla temyiz eden davalılar yararına karar verilen miktarın temyiz kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek, davacı yönünden bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına, katılanlar yönünden ise temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinin, konut kredisi ve kooperatif satış sözleşmesinin iptali ile ödenen bedellerin iadesine karar verdiği bir davada, Yargıtay'ın vekalet ücretine ilişkin hükmü düzeltip düzeltemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinin, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre eksik hesaplandığı, bu yanlışlığın düzeltilmesinin ise yeniden yargılama gerektirmediği gözetilerek, Yargıtay, hükmün ilgili kısmını düzelterek onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya iade edilecek taşınmazın bedeli üzerinden hükmedilen alacağın denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanıp hesaplanamayacağı ve karar ilam harcının davalıdan alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükmedilen alacağın denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak davada satıcı konumunda bulunan davalı hakkında tüketicilere tanınan harç muafiyetinin uygulanamayacağı gözetilerek hüküm, davalıdan karar ilam harcının alınması yönünde düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Konusuz kalan davada yargılama giderlerinin hangi taraftan tahsil edileceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açılmasına sebebiyet veren tarafın davalı yükleniciler olduğu, davalı arsa sahiplerinin davaya sebebiyet vermediği gözetilerek, yargılama giderlerinin yalnızca davalı yüklenicilerden tahsiline karar verilmesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: Diş tedavisi sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasında, hizmetin ayıplı ifa edilip edilmediği ve tıbbi uygulama hatası nedeniyle davacının zarar görüp görmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı diş hekiminin hizmetini ayıplı ifa ettiği, tıbbi uygulama hatası sonucu davacının zarar gördüğü, hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının yerinde olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.