Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK 576”
- Uyuşmazlık: Vasiyetnamenin tenfizi davasında yetkili mahkemenin, vasiyetname konusu taşınmazların bulunduğu yer mahkemesi mi yoksa miras bırakanın son ikametgahı mahkemesi mi olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK’nın 576. maddesi ve hükmün gerekçesi, HUMK’nun 11. maddesi ve öğreti birlikte değerlendirilerek vasiyetnamenin tenfizi davasının, miras bırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırılması ve miras sebebiyle istihkak davaları gibi, miras bırakanın son ikametgahı mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin yetkisizliğine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vasiyetnamenin tenfizi, tapu iptal ve tescil davasında görevli ve yetkili mahkemenin neresi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin tenfizi davasının miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesinde görülmesi gerektiği, bunun kesin yetki kuralı olduğu ve bu kuralın re'sen gözetilmesi gerektiği değerlendirilerek, murisin son yerleşim yerinin tespiti için dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasın paylaştırılması davasında yetkili mahkemenin mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesi mi yoksa terekedeki taşınmazların bulunduğu yer mahkemesi mi olduğuna ilişkin yargı yolu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın paylaştırılması davalarında yetkili mahkemenin, mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesi olduğu ve terekedeki taşınmazların bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olmadığı gözetilerek Tekirdağ 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras taksim sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılar arasında yapılan taksim sözleşmesinin geçerli olduğu, taşınmazlarda elbirliği mülkiyetinin devam ettiği ve sözleşmeye aykırı tescil işlemlerinin bulunmadığı gözetilerek, davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Orman sınırları içine giren taşınmaz nedeniyle açılan tazminat davasında, taşınmazın bedelinin tespiti ve tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz bedelinin belirlenmesinde gelir yöntemi uygulanmasının isabetli olduğu, ancak bilirkişi raporundaki bazı hesaplama hataları nedeniyle bedelin düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cebri icra yoluyla satın alınan taşınmaz paylarının tapuya tescili için açılan davada, davanın asıl kayıt malikine yöneltilip yöneltilmemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz mülkiyetinin cebri icra yoluyla kazanılması halinde dahi, tapu kaydının iptali ve yeni alıcı adına tescili için açılacak davanın, mülkiyet hakkının sicilde kayıtlı olduğu asıl kayıt malikine karşı açılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayanarak tapu iptali ve tescili ile terditli mülkiyetin tespiti istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının, taşınmazların kamu malı niteliğine dönüştüğü tarihten önce oluştuğu, ancak taşınmazların kanal vasfıyla kamu malı haline gelmesi nedeniyle mülkiyetin aidiyetinin tespitine karar verilmesinin isabetli olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını davalıya satış yoluyla devretmesinin muris muvazaası olup olmadığı ve davacının miras payı oranında tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin temliklerindeki gerçek irade ve amacının diğer mirasçılardan mal kaçırmak olduğu, davalıya yapılan satışların muvazaalı nitelikte bulunduğu ve davalının ıslah dilekçesiyle savunmasını değiştirmesinin HMK 177. madde uyarınca süresinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında nehir yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetlikle iktisabı istemiyle açılan tescil davasında, taşınmazın niteliği, zilyetliğin şekli ve süresi ile kıyı kenar çizgisi kapsamında kalıp kalmadığının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece bozma kararlarına uyulmasına rağmen, taşınmazın niteliğinin tespiti için gerekli hava fotoğraflarının yeterli sayıda incelenmemesi, taşınmazın sınırlarının ve yönünün tespit edilmemesi, komşu parsellerin durumunun araştırılmaması gibi eksik incelemelerin bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazları satması nedeniyle tapu iptali ve tescil ile alternatif olarak tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekalet görevini kötüye kullandığı ve taşınmazları haksız olarak devrettiği, ancak bazı davalıların iyi niyetli üçüncü kişi konumunda oldukları gözetilerek; vekilin sorumlu tutulması ve kötü niyetli alıcılar yönünden tapu iptali ve tesciline, iyi niyetli alıcılar yönünden ise davanın reddine karar verilmiş olup, yerel mahkeme kararının temyizen incelenmesinde usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.