Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK 713/2”
- Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin TMK 713/2. maddesindeki "ölmüş" ibaresini iptal etmesinden sonra, bu maddeye dayalı tapu iptali ve tescil davalarında kazanılmış hak iddiasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve kazanılmış hakları etkilemeyeceği, davacının 20 yıl malik sıfatıyla zilyetliğinin Anayasa Mahkemesi kararından önce gerçekleştiği ve TMK 713/5 uyarınca mülkiyeti kazandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, davacının 4721 sayılı TMK'nın 713/2. maddesine dayanarak ileri sürdüğü olağanüstü zamanaşımı yoluyla mülkiyet kazanımı iddiasının, Anayasa Mahkemesi'nin "ölmüş" ibaresini iptal eden kararından önceki 20 yıllık zilyetlik süresiyle kazanılmış hak olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanmasından önceki 20 yıllık zilyetlik süresi ile olağanüstü zamanaşımı şartlarını davacı lehine sağlamış olmasının kazanılmış hak doğurduğu, bu nedenle Anayasa Mahkemesi'nin TMK m.713/2'deki "ölmüş" ibaresini iptal kararının davacıya uygulanamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi ve sonrası zilyetlik ile önalım hakkına dayanarak tapu iptali ve tescil talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden dava açılma tarihine kadar 10 yıllık hak düşürücü süre geçtiği, davacının taşınmazda paydaş olmadığı için önalım hakkının bulunmadığı ve TMK 713/2’deki koşulların oluşmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, tapuda kayıtlı bazı maliklerin kimliklerinin tespit edilememesi nedeniyle kayyıma karşı açılan davanın taraf teşkili yönünden usulüne uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydındaki maliklerin mirasçılarının tespit edilememesi halinde kayyım atanmasının mümkün olsa da, sonradan mirasçılarının ortaya çıkması ve davaya katılmaları durumunda, taraf teşkili ve zilyetliğin devamı hususunda eksik inceleme yapılmasının yanı sıra güncel tapu kaydı ile pasif tapu kaydındaki bilgiler arasında uyumsuzluk bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile ön alım hakkı talebinin reddi üzerine açılan temyiz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, kadastro kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması, tapulu taşınmaz devirlerinde resmi şekil şartının aranması nedeniyle harici senetlerin hukuki değer taşımaması, TMK 713/2’de düzenlenen koşulların oluşmaması ve davacının taşınmazda paydaş olmaması sebebiyle ön alım hakkının bulunmaması gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi hukuki sebeplere dayanarak davalılar adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro kesinleşme tarihinden itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması, davacının taşınmazda paydaş olmaması nedeniyle ön alım hakkının bulunmaması ve TMK'nın 713/2. maddesindeki koşulların oluşmaması gözetilerek, istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü süre, ön alım hakkı ve zilyetliğin tapu kaydına esas olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, kadastro kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmesinden sonra açılmış olması, davacının taşınmazda paydaş olmaması nedeniyle ön alım hakkının bulunmaması ve TMK'nın 713/2. maddesindeki koşulların oluşmaması gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, taşınmaz maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan kişi olarak kabul edilip TMK m. 713/2’ye göre taşınmazın davacıya tescil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydı ve tapulama tutanağındaki bilgilere göre kayıt maliki Refia'nın kim olduğuna yarar bilgilerin mevcut olup tanınan ve bilinen kişilerden olduğunun anlaşılması ve dolayısıyla TMK m.713/2'de düzenlenen "maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan" koşulunun gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi hukuki sebeplere dayanarak, davalılar adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması, davacının tapulu taşınmaz devrinin resmi şekil şartına uymaması, TMK 713/2'deki koşulların oluşmaması ve davacının taşınmazda paydaş olmadığı için ön alım hakkının bulunmaması gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, kadastro tespitine itiraz süresi olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmesinden sonra açıldığı, davacının taşınmazda paydaş olmadığı için ön alım hakkı bulunmadığı ve TMK 713/2'deki koşulların oluşmadığı gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi hukuki sebeplere dayanarak, davalılar adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendi adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, kadastro tespit tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılması, tapulu taşınmaz devirlerinde resmi şekil şartının aranması, davacının taşınmazda paydaş olmaması sebebiyle ön alım hakkının bulunmaması ve TMK 713/2’de düzenlenen koşulların oluşmaması gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi hukuki sebeplere dayanarak, davalılar adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması, tapulu taşınmazların devrinin resmi şekle tabi olması sebebiyle harici senetlerin hukuki değer taşımaması, TMK 713/2 maddesindeki koşulların oluşmaması ve davacının taşınmazda paydaş olmadığı için ön alım hakkı bulunmaması gerekçeleriyle, istinaf mahkemesince davanın reddine dair verilen karar onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.