Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK m. 409”
- Uyuşmazlık: Vesayet altına alınma davasında tek hekim raporu ile kısıtlama kararı verilip verilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlama kararının TMK m. 409 uyarınca resmi sağlık kurulu raporuna dayandırılması gerekirken, tek hekim raporu ile hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, davalı kadını ortak konutu terk etmeye zorlaması nedeniyle açtığı terk davasında dava hakkının bulunup bulunmadığı ve nafaka kaldırma talebi için gerekli harcın ödenip ödenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin davalı kadını ortak konutu terk etmeye zorladığı ve bu nedenle terk davası açma hakkının bulunmadığı, ayrıca nafaka kaldırma talebi için gerekli harcın yatırılmadığı gözetilerek, boşanma davasının reddine ilişkin direnme kararı onanmış, nafaka kaldırılmasına ilişkin direnme kararı ise bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu yayının tarihi ve içeriği ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı hakkında vesayet altına alınması için açılan davada yapılan işlemler nedeniyle devlete karşı açılan tazminat davasının reddi.
Gerekçe ve Sonuç: Cumhuriyet savcısının vesayet altına alınması talebini mahkemeye bildirmesinin yasal bir zorunluluk olması ve vesayet davalarının resen yürütülmesi, hakimin delil toplama yetkisinin olması ve davacının muayeneye gitmeyi reddetmesi üzerine zorla hastaneye sevkinin hukuka uygun olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı hakkında vesayet davası açılması ve bu dava kapsamında zorla hastaneye sevk edilmesi nedeniyle oluşan manevi tazminat talebinin reddi.
Gerekçe ve Sonuç: Cumhuriyet savcısının vesayet altına alınmayı gerektiren bir durumun varlığını öğrenmesi halinde yetkili vesayet makamına bildirimde bulunma yükümlülüğü ve vesayet davalarının re'sen görülerek hakimin gerekli tüm delilleri toplayabilme yetkisi bulunduğu, davacının muayeneye rızası olmaması halinde zorla hastaneye sevkinin hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kalan taşınmaz nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca tazminat istenebilmesi için tapu kaydının iptalinin gerekli olup olmadığına ilişkin hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın orman sınırları içine alınması ile mülkiyet hakkının kullanımının kısıtlanması ve orman kadastrosu kararının kesinleşmesiyle zarara uğranıldığının kabulü gerektiği, bu nedenle davacıların tapu iptali davası açmadan 4721 sayılı TMK m. 1007 uyarınca tazminat isteminde bulunabileceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydı mahkeme kararıyla iptal edilen taşınmazlar nedeniyle oluşan zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeniyle tapu iptallerine ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararları ve davanın zamanaşımı süresi içinde açılması gözetilerek, taşınmazların gerçek bedellerinin gelir metoduna göre hesaplanarak Hazine'den tahsiline karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının harçtan muaf olduğu bir ödeme emrinin iptali davasında, davanın nispi harca tabi olmasına rağmen davacıdan maktu harç alınarak yargılamaya devam edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının harçtan muaf olduğu durumlarda, davanın niteliği nispi harç gerektirecek olsa dahi, davalının muafiyeti nedeniyle sonuçta alınabilecek harcın maktu harçtan fazla olamayacağı ve bu nedenle davacının başlangıçta yalnızca maktu harç yatırarak yargılamaya devam edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ve dosya esas incelemesi için Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu ibranamenin miktar bölümünde tahrifat yapılıp yapılmadığı ve altındaki imzanın davalının elinin ürünü olup olmadığı hususunda icra mahkemesince Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporların yeterliliği ve genel mahkemede yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesince 6100 sayılı HMK kapsamında Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporlarda imza incelemesi ve tahrifat iddiası ayrıntılı olarak incelenmiş ve uyuşmazlık çözüme kavuşturulmuş olduğundan, yerel mahkemenin yeniden bilirkişi raporu alınmasına gerek olmadığını kabul eden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıların, murislerine ait taşınmazın usulsüz satış nedeniyle davalı adına tescil edildiğini iddia ederek tapu kaydının düzeltilmesini talep etmeleri üzerine, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, sonuçları itibariyle tapu iptali ve tescil hükmünü doğuracak nitelikte bir tapu kaydı düzeltimi talebi olduğundan, nispi harca tabi olup, davacı tarafından dava değeri bildirilmediği ve harç yatırılmadığı için HMK'nın 119/1-d ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16/3. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin, kiralananın ayıplı olması sebebiyle kiracı tarafından feshedilmesinin haklı olup olmadığı, fesih halinde ödenen kiraların ve yapılan masrafların iadesi gerekip gerekmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin ticari bir şirket olması ve basiretli bir tacir gibi davranmak zorunda olması, kiralananın inşaat halinde olduğunu bilerek sözleşme imzalaması ve bu hususu kira sözleşmesini fesih sebebi yapmasının sözleşmesel yükümlülüklerinden kurtulmak için bir yol olarak kullanması nedeniyle fesih hakkını kullanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.