Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Taşınmaz Temliki”
- Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, davalı oğluna ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle temlik ettiği taşınmazlardaki işlemin muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle davalıya temlik edilen taşınmazların değerinin, mirasbırakanın temlik etmediği taşınmazların toplam değerinden fazla olması ve mirasbırakanın asıl amacının mirasçılardan mal kaçırmak olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin 17 ve 530 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne ilişkin kararı düzeltilerek onanmış, diğer taşınmazlar yönünden ise feragat, husumet yokluğu ve esastan red gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliklerinin muris muvazaası içerip içermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Terekede kalan ve mirasbırakan tarafından davacıya temlik edilen taşınmazların, dava konusu taşınmazların davalıya temlik edildiği tarih itibarıyla rayiç değerleri tespit edilerek, davalıya yapılan taşınmaz temlikleri ile makul oranın aşılıp aşılmadığının ve mirasbırakanın mal kaçırma iradesinin olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, eksik belge ve tapu kayıtları getirtilerek denetlenmek suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilmesi bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında bazı çocuklarına yaptığı taşınmaz temliklerinin mirastan mal kaçırma amaçlı olup olmadığı ve muris muvazaası hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçının, miras bırakanın mal kaçırma amacını ispatlayamaması, miras bırakanın diğer mirasçılara da malvarlığı bırakmış olması ve davalıların temliklerin denkleştirme amacıyla yapıldığını savunmaları gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, mirasbırakanın ölünceye kadar bakma akdiyle yaptığı temlikin muvazaalı olup olmadığı ve davanın değeri üzerinden hesaplanan harç ve vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın en değerli taşınmazlarını davalıya temlik etmesi, geride kalan taşınmazların değerinin düşük olması ve mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçılarından mal kaçırmak olduğunun anlaşılması gözetilerek, davanın kabulüne ve harç ile vekalet ücretinin davanın başlangıçtaki değeri üzerinden hesaplanarak düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın davalı torununa yaptığı taşınmaz temliklerinin muris muvazaası hukuksal nedenine dayanarak iptali ve tescili, olmazsa tenkisi istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, davalının temlik tarihindeki yaşı, alım gücünün bulunmaması, mirasbırakanların satış ihtiyacı olmaması ve mirasbırakan ile davalı arasındaki yakın ilişki gibi olguları dikkate almayarak, temliklerin muvazaalı olmadığına dair yanılgılı değerlendirme yapması ve davacının ikrah iddiasında bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, torununa yaptığı temliklerin muris muvazaası olup olmadığı, ölünceye kadar bakma akdinin geçerliliği ve mirasçıların tenkis hakları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı torunun taşınmazları satın aldığı tarihlerde alım gücünün olmadığı, mirasbırakanların satışa ihtiyaç duymadığı ve temliklerin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gözetilerek, 349, 350 ve 150 parsel sayılı taşınmazlar yönünden temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğuna, 302 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise temlikin geçerli bir ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayandığına ve tenkis koşullarının oluşmadığına karar verilerek, bölge adliye mahkemesi kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle yaptığı taşınmaz temlikinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma kararında belirtilen hususlara uygun olarak, hem temlik konusu taşınmazların hem de mirasbırakanın terekesindeki diğer taşınmazların aynı yöntemle temlik tarihindeki değerlerinin tespit edilerek temlikin makul karşılanabilir sınırlar içerisinde olup olmadığının belirlenmesi, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek mirasbırakanın kastının açıklığa kavuşturulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın davalıya yaptığı taşınmaz temliklerinin muris muvazaası içerip içermediği ve davacının miras payı oranında tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın davalıya yaptığı ölünceye kadar bakma ve satış akitleriyle gerçekleştirdiği temliklerin, mirasbırakanın malvarlığının önemli bir kısmını kapsaması, davalının alım gücünün olmaması ve mirasbırakanın diğer mirasçıya taşınmaz vermemiş olması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, temliklerde asıl amacın bakma veya satış değil, mirasçıdan mal kaçırma olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın, davalı torununa yaptığı taşınmaz temliklerinin muris muvazaası içerip içermediği ve davacının, 350 parsel sayılı taşınmazın devrinde ikrah iddiasında bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın, miras bırakanın mal kaçırma kastıyla hareket ettiğini ispatlayamaması, miras bırakanın davacıya da taşınmaz temlik etmiş olması, miras bırakan adına kayıtlı başka taşınmazların da bulunması ve davacı ile miras bırakan arasında kötü bir ilişkinin bulunmadığının tespit edilmesi gözetilerek, 350 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz talebinin miktar yönünden reddine, 150 ve 349 parseller yönünden ise direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın ölünceye kadar bakma akdiyle davalıya devrettiği taşınmazların temlikinin, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı muvazaalı bir işlem olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın bakımının davalı tarafından sağlandığı, temlik edilen taşınmaz dışındaki malvarlığının değerinin düşük olduğu ve miras bırakanın mal kaçırma amacını kanıtlayan bir olgunun bulunmadığı gözetilerek, temlikteki asıl amacın ölünceye kadar bakıp gözetme olduğu ve muvazaa bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temlikinin muris muvazaası olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, bozma kararında belirtilen hususlar ve ilk derece mahkemesinin bozmaya uygun karar vermesi gözetilerek, davalıya yapılan temlikin mal kaçırma kastıyla gerçekleştiğine dair iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararını onamıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın eşiyle ölünceye kadar bakma akdiyle yaptığı temlikin, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı muvazaalı bir işlem olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın en değerli taşınmazlarını eşine devretmesi, geride kalan taşınmazların değerinin düşük ve mirasbırakanın bu taşınmazlarda tam malik olmaması, ayrıca kısa süre arayla iki ayrı temlik yapılmış olması hususları değerlendirilerek, mirasbırakanın gerçek iradesinin bakım sağlamak değil mirasçılardan mal kaçırmak olduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.