Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Taciz”
- Uyuşmazlık: Sanığın eylemlerinin zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı ile zincirleme şekilde cinsel taciz suçlarını mı yoksa sadece zincirleme biçimde çocuğun basit cinsel istismarı suçunu mu oluşturduğu ve zincirleme şekilde cinsel taciz suçu yönünden dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureye yönelik farklı zamanlarda hem cinsel taciz içeren sözler sarf edip hem de bedensel temasta bulunarak çocuğun basit cinsel istismarı suçunu işlediği, bu nedenle eylemlerinin zincirleme şekilde cinsel taciz ve zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçlarını oluşturduğu, cinsel taciz suçuna ilişkin ise dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı bozulmuş ve cinsel taciz suçundan açılan kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğa karşı cinsel taciz suçunda ve nitelikli cinsel taciz suçunda soruşturma ve kovuşturmanın şikâyete bağlı olup olmadığı ve şikâyete bağlı olmadığı kabulünde dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğa karşı cinsel taciz suçu ile nitelikli cinsel taciz suçunun takibinin şikâyete bağlı olmadığı, bu suç yönünden zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin şikâyetten vazgeçmeyi gerekçe göstererek kamu davasının düşmesine ilişkin kararının bozulmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yönelik cinsel taciz suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun aşamalarda birbiriyle uyumlu ve ısrarlı beyanları, tanık anlatımları ve sanığın mağduru cinsel amaç taşıyan sözlerle taciz ettiğinin anlaşılması gözetilerek, sanığın cinsel taciz suçundan mahkumiyeti gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin beraat kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuğa karşı işlenen ve elektronik haberleşme araçları kullanılarak gerçekleştirilen cinsel taciz suçunun şikayete bağlı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cinsel taciz suçunun temel şeklinin şikayete bağlı olmasının nitelikli hallerini de şikayete bağlı kılmayacağı, nitelikli hallerin şikayete bağlılığı konusunda kanunda açık bir düzenlemenin bulunmaması ve çocuğa karşı işlenen cinsel taciz suçunun nitelikli hal olarak kabul edilmesi gözetilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cinsel taciz suçunun nitelikli hallerinde soruşturma ve kovuşturmanın şikâyete bağlı olup olmadığı ve somut olayda unsurları itibariyle suçun oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cinsel taciz suçunun nitelikli hallerinin şikâyete bağlı olmadığı, ancak somut olayda 15 yaşını bitirmiş ve olayları algılama yeteneği gelişmiş mağdurenin rızası olduğundan sanığa atılı cinsel taciz suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin işveren vekili tarafından psikolojik ve cinsel tacize maruz kalıp kalmadığı, bu nedenle iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip feshedemediği ve kıdem ile manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin işveren vekili tarafından sistematik bir şekilde psikolojik ve cinsel tacize maruz kaldığının tanık beyanları, e-posta ve WhatsApp yazışmaları ile desteklendiği, bu durumun işverenin işçiyi gözetme borcuna aykırı olduğu ve davacının kişilik haklarını ihlal ettiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdüre gönderdiği mesajların cinsel taciz suçunu mu yoksa kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, aralarında önceden herhangi bir tanışıklık veya hizmet ilişkisi bulunmayan mağdüre gönderdiği mesajların içeriği, gönderilme şekli, ısrarlı oluşu ve mağdur tarafından rahatsız edici bulunması gözetilerek eylemin cinsel taciz suçunu oluşturduğu kabul edilmiş ve yerel mahkeme hükmü TCK'nın 105/2-a maddesinin uygulanmaması gerektiği hususunda düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı cinsel taciz ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarının sabit olup olmadığı ve konut dokunulmazlığının ihlali suçunun sabit olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yerel mahkeme ile özel daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin beyanlarının tutarlı ve samimi olması, sanığın gece vakti mağdurenin evine gelerek kapıyı zorlaması, tanık beyanları ve olayın meydana geldiği yer ve zaman gözetilerek sanığın konut dokunulmazlığının ihlali ve cinsel taciz suçlarından mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi isabetsiz görülerek bozulmuştur. Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun her iki mağdura karşı tek bir eylemle işlendiğinden ve cinsel taciz suçuyla birlikte işlendiğinden, 7188 sayılı Kanun'daki değişiklik dikkate alınsa dahi uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasına gerek olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Psikolojik taciz (mobbing) nedeniyle manevi tazminat davasında, davacının iddialarını somutlaştırıp somutlaştırmadığı, işe iade davası açmasının psikolojik taciz iddiası ile çelişip çelişmediği ve mahkemece delillerin toplanıp değerlendirilmemesinin hukuki dinlenilme hakkını ihlal edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesindeki vakıalar ve delillerin birlikte değerlendirilerek iddianın somutlaştırılıp somutlaştırılmadığının belirlenmesi, belirsizlik halinde ise davacıya süre verilmesi, ayrıca işe iade davası açmanın hak arama özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi ve taraf delillerinin toplanıp değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle cinsel taciz suçunun nitelikli hâlinde, mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi üzerine kamu davasının düşürülmesi kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 105/2. maddesinde düzenlenen nitelikli cinsel taciz suçu, şikâyete bağlı olmayıp resen takibedilmesi gereken bir suç olduğundan, mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi davanın düşmesi için hukuki bir sebep teşkil etmediği ve dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenen cinsel taciz suçunda, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi üzerine davanın düşürülmesi kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cinsel taciz suçunun nitelikli hallerinin, TCK'nın 105/2. maddesinde düzenlendiği ve bu hallerde soruşturma ve kovuşturmanın şikâyete bağlı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin şikâyetten vazgeçme nedeniyle davanın düşürülmesine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: TCK'nın 105. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen nitelikli cinsel taciz suçunun takibinin şikâyete bağlı olup olmadığı ve şikâyete bağlı olmadığı kabulünde dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Nitelikli cinsel taciz suçunun takibinin, kanunda aksine bir düzenleme bulunmadığından, şikâyete bağlı olmadığı ve bu suç bakımından dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin düşme kararı bozulmuş ve kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.