Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Takip Masrafları”
- Uyuşmazlık: Sanığın, müvekkili aleyhine verilen icranın geri bırakılması kararını temyiz etmeyerek ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz etmeme hususunda müvekkilinin talimatı olduğu, temyiz etse dahi kararın bozulma ihtimalinin bulunmadığı ve müvekkilinin talimatıyla yeni bir icra takibi başlatıldığı gözetilerek, görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçlu tarafından kısmi itiraz edilen faiz ve fer'ilerine ilişkin olarak düzenlenen bakiye borç muhtırasının iptali gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun takip sonrası temerrüt faizi, vekalet ücreti ve takip masraflarını ödemeyeceğini öngören bir yasal düzenleme veya sözleşme hükmü bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin, muhtıradaki miktarı düzelterek kısmi itiraz konusu faiz ve fer'iler haricindeki alacak için muhtırayı onayan direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı/borçlunun, takipten sonra ve davadan önce asıl borcu ödemesi nedeniyle, davacı/alacaklının takip masrafları ve vekâlet ücreti yönünden itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, her ne kadar asıl alacak ödenmiş olsa da takip masrafları ve vekalet ücreti alacakları yönünden itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı avukata ödenen avukatlık ücreti ve masrafların iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatın hapis hakkını Avukatlık Kanunu'nun 166. maddesine uygun şekilde kullanmadığı, davacının azlinin haklı olduğu ve bu durumda avukatın sadece azil tarihi itibariyle tamamlanmış işler karşılığında ücrete hak kazanacağı gözetilerek yerel mahkemenin davayı reddeden kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, hacizli aracın satış bedelinden Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) alacağının, yediemin ücretinden önce ödenmesi gerektiği iddiasıyla yapılan şikayetin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yediemin ücretinin miktarının tespiti ve Adalet Bakanlığı ücret tarifesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının genel mahkemede çözümlenmesi gerektiği, MTV alacağının yediemin ücretinden önce ödenip ödenmeyeceği hususunun ise icra mahkemesinde şikayet yoluyla çözülebileceği gözetilerek, görev yönünden yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, ödeme emrinin tebliğinden önce borcunu ödemesine rağmen başlatılan icra takibi nedeniyle davacının icra masrafları ve vekalet ücreti talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davalı borçlunun itirazı ile duran takip nedeniyle alacaklının bu takipten kaynaklanan masraf ve vekalet ücretini talep edemeyeceği yönündeki bozma kararına rağmen, ilk kararında değerlendirilmeyen itirazın iptali talebini gerekçe göstererek verdiği karar, yeni bir hüküm niteliğinde olduğundan Özel Dairece incelenmek üzere dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Takipten sonra ödeme yapılan icra takibinde, alacaklının ödenmeyen miktar ile birlikte takip masrafları, vekalet ücreti ve tahsil harcı yönünden itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce borcun büyük bir kısmını ödediği ve davacı alacaklının da bu kısmi ödemeyi kabul ettiği, ödenmeyen küçük miktar için dava açılmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve alacaklının dava tarihi itibariyle ödenmiş miktar için hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kesin borç (karz) ipoteği tesis edilen taşınmaz üzerinde, ipoteğin verildiği tarihten dava tarihine kadar geçen süreçte paranın değer kaybetmesi nedeniyle ipotek bedelinin uyarlanıp uyarlanamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin borç ipoteğinin, anapara, gecikme faizi ve takip masraflarını kapsadığı, ipotek bedelinin uyarlanması için gerekli koşulların oluşmadığı ve tahsil yoluna gidilmemesine engel bir durum da bulunmadığı gözetilerek, ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmaz üzerinde tesis edilen ipotek bedelinin güncellenerek tahsili talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin borç ipoteğinin, anapara, gecikme faizi ve takip masraflarını kapsadığı, davacı tarafından ipotek bedelinin muaccel hale geldiği tarihten dava tarihine kadar tahsil yoluna gidilmemesi ve güncelleme için gerekli koşulların oluşmaması gözetilerek, temyiz isteminin reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekilin uhdesinde kalan paranın iadesi ile akdi ve karşı yan vekalet ücreti ve masraf alacağının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin hapis hakkını kullanabilmesi için vekalet ücreti ve masraf alacaklarının net olarak tespiti, yapılan tahsilatlardan müvekkile yapılan ödemelerin ve masrafların belirlenmesi, azil tarihi itibariyle kesinleşmiş dosyalardaki vekalet ücretinin hesaplanması ve hapis hakkının kapsamının belirlenmesi gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile hüküm kurulması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı yağma eyleminin TCK'nın 150/1. maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile mağdur arasında hukuki bir ilişki bulunmasına rağmen, sanığın tahsil ettiği senetlerin toplam değerinin, alacak miktarından bariz bir şekilde fazla olması ve bu bağlamda alacağı ile orantılı olmaması nedeniyle TCK'nın 150/1. maddesinin uygulanamayacağı gözetilerek Özel Daire onama kararı onanmış ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.