Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Talep Süresi”
- Uyuşmazlık: Kesinleşen hizmet tespiti davası sonucu sigortalılık süresi şartını sağlayan davacının, ilk yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddinden sonra tekrar talepte bulunmadan aylık bağlanıp bağlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davasının kesinleşmesiyle davacının 506 sayılı Kanun'un geçici 81/B-f maddesindeki yaşlılık aylığı koşullarını sağladığı, ilk tahsis talebinin reddinden sonra çalışmaya devam etmesinin aleyhine yorumlanamayacağı ve dava dilekçesinde talep ettiği tarihten itibaren aylık bağlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatlık mesleki sorumluluk sigortası poliçesinde, hatalı eylemin işlendiği tarihin poliçenin geriye yürürlük tarihi içinde olup olmadığı ve hatalı eylemin sigortalı tarafından poliçe düzenlenmesinden önce biliniyor olmasının teminat kapsamını etkileyip etkilemediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Talep esaslı düzenlenen avukatlık mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinde, hatalı eylemin geriye yürürlük tarihi içinde gerçekleşmiş olması ve sigortalının bu durumu sözleşme tarihinden önce bilmesi/bilmesi gerektiğinin tespit edilmesi, sözleşmenin TTK m.1458 hükmü uyarınca hükümsüzlüğüne yol açacağından, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı sigorta şirketine başvurusunda ve mahkemeye sunduğu dilekçede, SGK tarafından tahakkuk ettirilen cezaya ilişkin belgelerin poliçe tanzim tarihinden önce SGK'ya sunulduğunu kabul etmesine rağmen, SGK ile yapılan yazışmalar hakkında araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Talep esaslı mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinde, geriye dönüş tarihi içinde gerçekleşen olay ve zarardan davacının sözleşme tarihinden önce haberdar olması ve zararın sigorta ettirenden sözleşme öncesinde talep edilmiş olması nedeniyle, riziko sözleşme tarihinden önce gerçekleştiğinden ve bu husus sigorta ettiren tarafından bilindiğinden, sözleşmenin 6762 sayılı TTK'nın 1279. maddesi gereğince hükümsüz olduğu gözetilerek, mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı, değişik gerekçe ile onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, süresi dışında verilen cevap dilekçesindeki taleplerin ve yine süresi dışında bildirilen tanıkların hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Kanun ve 6100 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri gözetilerek, süresi dışında verilen cevap dilekçesinde ileri sürülen taleplerin ve yine süresi dışında bildirilen tanıkların hükme esas alınamayacağı değerlendirilerek, davalı kadın vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra verilen düşme talebinin reddine dair kararın hangi kanun yoluna tabi olduğu ve bu karara karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararın kanun yararına bozmaya konu olup olamayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra verilen düşme talebinin reddine dair kararın davanın esasını çözen hüküm niteliğinde olmadığı ve bu nedenle itiraz yoluyla incelenmesi gerektiği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin ret kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigorta poliçesine dayalı araç hasar bedelinin tazmini istemli davada, Karayolları Trafik Kanunu'nun 109/2. maddesindeki uzamış ceza davası zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı ve ıslaha konu edilen hasar bedelinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktalarında anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat taleplerinde TTK 1268. maddesi gereğince iki yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı, KTK 109/2. maddesindeki uzamış ceza davası zamanaşımı süresinin ise kasko sigorta sözleşmelerine dayalı tazminat taleplerinde uygulanamayacağı, kısmi davada dava edilmeyen alacak kesimi için fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasının zamanaşımını kesmeyeceği ve bu durumda ıslaha konu edilen tazminat talebinin zamanaşımına uğradığı gözetilerek mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalı kadının cevap dilekçesinin yasal süresinde verilip verilmediği ve buna bağlı olarak tazminat taleplerinin incelenip incelenemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının ek cevap süresi talebinin reddine dair ara kararın davalıya tebliğ edilmemesi nedeniyle savunma hakkının kısıtlandığı ve HMK 127. maddesine aykırı şekilde cevap dilekçesinin süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedilmesinin adil yargılanma hakkını ihlal ettiği gözetilerek, bölge adliye mahkemesi hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, satış isteme süresi içerisinde satış talebinde bulunulmasına rağmen, satış avansının yatırılmaması nedeniyle haczin düşüp düşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü tarihten itibaren işlemeye başlayan iki yıllık satış isteme süresi içerisinde satış talebinde bulunulmasına rağmen, satış avansının yatırılmamış olması nedeniyle geçerli bir satış talebinin yapılmadığı ve bu nedenle haczin kalktığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın, yasal cevap dilekçesi verme süresi içinde tahkim ilk itirazında bulunup bulunmadığı ve buna bağlı olarak davanın hakem şartı nedeniyle usulden reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin cevap süresi uzatım talebi mahkemece değerlendirilmediğinden sürenin uzatılmış sayılamayacağı, bu nedenle yasal cevap süresi içinde tahkim ilk itirazında bulunulmadığından, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konkordato talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararına karşı, mahkemenin kararda hatalı olarak belirttiği iki haftalık süre içerisinde yapılan istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin kararında konkordato talebinin reddine karşı kanun yoluna başvuru süresini hatalı olarak iki hafta göstermesinin, kesin süre niteliğindeki kanun yolu başvurusu hakkının kullanımını engellediği ve tarafı yanılttığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatlık mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinden önce sigortalı aleyhine açılmış bir tazminat davası nedeniyle ödenen tazminatın, sigorta teminatı kapsamında olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta sözleşmesinin yapıldığı tarihte rizikonun gerçekleştiğinin ve bu durumun sigorta ettiren ve sigorta acentesi tarafından bilindiğinin tespit edilmesi, sözleşmeyi TTK m.1279 hükmü gereğince geçersiz kıldığından, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.