Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tanıtım Materyalleri”
- Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesi ile satılan konutta, projede ve tanıtım materyallerinde gösterilen özelliklerin eksik veya ayıplı olması nedeniyle alıcının açtığı alacak davasında, eksik ifa ve ayıplı ifa hükümlerinin uygulanması ile zamanaşımı ve ihbar sürelerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Konut satışında, proje ve tanıtım materyallerinde yer alan ancak sözleşmede açıkça belirtilmeyen hususların eksik ifa olarak değerlendirilmesi ve bu durumda 4077 sayılı Kanun'un ayıplı mal hükümlerinin değil, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun eksik ifa hükümlerinin uygulanması gerektiği, dolayısıyla ihbar yükümlülüğünün bulunmadığı ve on yıllık zamanaşımına tabi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal donatı alanlarının eksik veya site mülkiyeti dışında inşa edilmesi nedeniyle konutta oluşan değer kaybının tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal donatı alanlarının eksik veya proje dışında inşa edilmesinin ayıplı ifa değil, eksik ifa olarak nitelendirildiği ve bu nedenle 4077 sayılı TKHK'daki 30 günlük ihbar süresine tabi olmayıp, 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde dava açılabileceği gözetilerek, direnme kararının reddine ve bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesiyle satılan konutta, proje ve tanıtım materyallerinde belirtilen özelliklerin eksik veya ayıplı olması nedeniyle oluşan değer kaybının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlık konusu eksik ifa iddialarının, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde düzenlenen ayıplı mal hükümlerine değil, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesinde düzenlenen on yıllık genel zamanaşımı süresine tabi eksik ifa hükümlerine tabi olduğu ve Hukuk Genel Kurulu kararında kesinleşen hususların da gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesiyle satılan konutta, projede ve tanıtım materyallerinde belirtilen ancak fiiliyatta eksik veya hiç yapılmayan unsurlar nedeniyle oluşan değer kaybının tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlık konusu eksik ifa iddialarının, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'daki ayıp hükümleri kapsamında değil, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesinde düzenlenen on yıllık genel zamanaşımı süresine tabi eksik ifa hükümlerine göre değerlendirilmesi ve Hukuk Genel Kurulu’nun aynı konudaki direnme kararında kesinleşen hususlar gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesiyle satılan konutta, projede ve tanıtım materyallerinde belirtilen özelliklerin eksik veya ayıplı olması nedeniyle oluşan değer kaybının tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın konusu olan eksik ifa hallerinin, ayıp değil eksik ifa olarak değerlendirilmesi ve on yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, Hukuk Genel Kurulu kararıyla kesinleştiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıdan satın alınan konutta, sözleşme ve tanıtım materyallerine aykırı eksik ve ayıplı ifa nedeniyle oluşan değer kaybının tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporlarına dayanılarak, açık ve gizli ayıpların belirlendiği, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı ve ayıplar nedeniyle oluşan değer kaybının hesaplanmasında nispi metod yönteminin doğru uygulandığı gözetilerek taraf vekillerinin karar düzeltme talepleri reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesiyle satılan konutta, tanıtım broşürlerinde vaat edilen yeşil alan ve sosyal donatıların mülkiyetinin siteye ait olmaması ve eksik/ayıplı olması nedeniyle alıcının açtığı tazminat davasında, bu eksikliklerin ayıp mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği ve buna bağlı olarak hangi hukuki sonuçların doğacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından vaat edilen yeşil alan ve sosyal donatıların siteye ait olmaması ve bazı bölümlerinin hiç yapılmaması hususunun ayıptan ziyade, ifa edilmeyen bir yükümlülük olarak eksik ifa niteliğinde olduğu ve bu nedenle de ihbar yükümlülüğüne tabi olmaksızın on yıllık zamanaşımı süresi içinde dava konusu edilebileceği gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak dosyanın diğer bozma nedenlerinin incelenmesi için Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu yapı projesindeki yeşil alan, otopark ve sosyal donatı alanlarının mülkiyetinin siteye ait olmaması ve bazı alanların hiç inşa edilmemesi nedeniyle alıcının açtığı davanın eksik ifa mı yoksa ayıplı mal satımı mı olarak nitelendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusu olan eksikliklerin, konut teslimi yanında toplu yapı projesinin getirdiği yan edimleri de içeren vasıflı bir satım sözleşmesinden kaynaklanması ve tüketicinin beklentilerini karşılamaması nedeniyle eksik ifa olarak nitelendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Yargıtay'a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut satışında, proje ve tanıtım materyallerinde vaat edilen özelliklerin eksik veya ayıplı yapılmasından kaynaklanan değer kaybının alıcıya ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Satış vaadi sözleşmesi ve tanıtım materyallerinde yer alan yeşil alan, güneş kolektörleri gibi unsurların eksikliğinin eksik ifa niteliğinde olduğu ve bu hususlarda ayıp ihbarı şartı aranmaksızın Borçlar Kanunu'nun on yıllık zamanaşımı hükmünün uygulanması gerektiği, diğer ayıpların ise açık ayıp niteliğinde olduğu ve ayıp ihbarı yapılmadığından bu taleplerin reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Site dışında kamuya açık arazi üzerine inşa edilen yeşil alan, otopark ve sosyal donatı alanları nedeniyle davacının açtığı davanın açık ayıp mı yoksa eksik ifa mı olduğu ve değer kaybı tespitinin yeterliliği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda açık ve gizli ayıplar ile eksik ifa hususlarının doğru tespit edildiği, çatı yeşillendirmesi ve güneş kolektörü eksikliği ile ilgili değer kaybının hesaplanmasında nispi metot yönetimine uygun hesaplama yapıldığı değerlendirilerek davalının karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Site mülkiyeti dışında bırakılan yeşil alan, otopark ve sosyal alanlar nedeniyle açılan davanın açık ayıp mı yoksa eksik ifa mı olduğu ve değer kaybı tespitinin doğru yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu konuttaki eksiklikler nedeniyle oluşan değer kaybının tespitinde nispi metod yöntemine uygun olarak hesaplama yapıldığı ve diğer hususlarda da usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Site mülkiyeti dışında bırakılan yeşil alan, otopark ve sosyal donatı alanları nedeniyle tüketicinin açtığı davanın açık ayıp mı yoksa eksik ifa mı olduğu ve değer kaybı tespitinin doğru yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu konuttaki eksiklikler nedeniyle oluşan değer kaybının tespitinde nispi metod yöntemine uygun hesaplama yapıldığı ve diğer temyiz itirazlarının da yerinde olmadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.