Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tapu Önceliği”
- Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki ismin düzeltilmesi isteminde, Tapu Sicil Tüzüğü gereğince öncelikle tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hasımsız alınan mirasçılık belgesine dayalı olarak tapu kaydına ismin yanlış yazılması ve tescil edilmesi halinde, Tapu Sicil Tüzüğü'nün 74/3. maddesi koşullarının oluştuğu ve bu nedenle öncelikle tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğu getiren yasal prosedürün izlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında hatalı yazılan ismin düzeltilmesi davasında, Tapu Sicil Tüzüğü'nün 75. maddesi uyarınca Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunulup bulunulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tapu kaydındaki isim hatasının düzeltilmesi için Tapu Müdürlüğüne başvurduğu ve bu başvurunun reddedildiği, dolayısıyla Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurma şartını yerine getirdiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kayıtlarında yer alan soyadının düzeltilmesi talebiyle açılan tapu kaydında düzeltme davasının reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, yeni Tapu Sicil Tüzüğü hükümleri uyarınca düzeltme talebiyle öncelikle tapu müdürlüğüne başvurması gerektiği, doğrudan dava açmasının usule aykırı olduğu ve davalı vekiline vekalet ücreti hakkında hüküm kurulması gerektiği hususları gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescil iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılmadan, mülkiyetin tespiti ve kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Eda davası açılabilecekken tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı ve tapu kaydı davacı adına olmadığı için öncelikle tapu iptali ve tescil davası açılması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine arazisi üzerinde bulunan yapıların bulunduğu taşınmazın davacıya devri talebinin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesinin 6. fıkrası uyarınca Hazine arazilerinin devrinde Bakanlığa takdir yetkisi tanındığı, dava konusu taşınmazların Bakanlıkça devri uygun görülen taşınmazlardan olmadığı ve davacının da 4706 sayılı Kanun kapsamında tapu önceliği bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı eşin, aile konutu şerhi talebiyle açtığı dava, taşınmazın dava tarihinden sonra satılması nedeniyle konusuz kaldıktan sonra yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6518 sayılı Kanun değişikliğiyle aile konutu şerhi için öncelikle tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğu getirildiği, davacının bu yola başvurmadan doğrudan dava açmasının hukuki yararını ortadan kaldırdığı ve dava konusuz kalsa dahi davacının dava açmakta haklı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, tapu kaydının hukuki değerini kaybedip kaybetmediği ve davalı taraf lehine kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülkiyet hakkı doğup doğmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tapu kayıtlarının doğru şekilde uygulanmadığı, revizyon durumlarının incelenmediği, kayıt malikleri ile davacılar arasındaki ilişkinin tam olarak belirlenmediği, bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmediği ve zilyetlik hususunda yeterli araştırma yapılmadığı gerekçesiyle eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmazın kişisel mal olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması, aksi halde katılma alacağı talep edilmesi üzerine davanın reddine ilişkin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile katılma alacağına hükmedilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde bedeli davacı (erkek) tarafından ödenerek alınıp davalı (kadın) adına tescil edilen taşınmazın, davacı tarafından davalıya yapılmış bir bağış sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliğinin devamı inancıyla, ortak yaşamı ve ailenin geleceğini güvence altına almak amacıyla karşılıklı güven ve dayanışma içerisinde eşlerin birlikte yaptığı yatırımların bağış olarak değerlendirilemeyeceği, davacının mal rejiminin tasfiyesinden doğan değer artış payı ve katılma alacağı taleplerinin bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında malik kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemi ile açılan davada, dava öncesinde Tapu Sicil Tüzüğü'nün 75. maddesinin 4. fıkrasına göre tapu müdürlüğüne başvuru yapılması zorunluluğunun dava şartı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu Sicil Tüzüğü'nde düzenlenen tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğu ve idari itiraz sürecinin tamamlanmasının dava şartı olmadığı, zira bu hususun mahkemeye erişim hakkını kısıtlayacağı ve Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğüne aykırı olacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro düzeltmesi sonucu taşınmazın yüzölçümünün artması nedeniyle, taşınmazı daha önce daha düşük yüzölçümü ile satmış olan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun uğradığı zararın tazmini ve alıcının sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazı, daha düşük bir yüzölçümü ile devralıp aynı şekilde satan TMSF'nin, kadastro düzeltmesi sonucu oluşan yüzölçümü farkından dolayı zarara uğradığı ve alıcının da sebepsiz zenginleştiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aile konutu şerhi konulması davasının, tapu müdürlüğüne başvurulmadan doğrudan dava yoluyla açılıp açılamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının aile konutu şerhi konulması için öncelikle tapu müdürlüğüne başvurması gerektiği, tapu müdürlüğünün talebi reddetmesi veya işlem yapmaması halinde dava yoluna başvurabileceği gözetilerek, davacının doğrudan dava açmasındaki hukuki yarar yokluğu nedeniyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.