Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tarımsal Kalkınma Kooperatifi”
- Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel kredi sözleşmesine kefil olmasının kooperatifin amaç ve yetkileriyle bağdaşıp bağdaşmadığı ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın desteklediği bir hayvancılık projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi için verildiği, ayrıca genel kurulun bu konuda yönetim kuruluna yetki verdiği gözetilerek, kefaletin kooperatifin amacıyla uyumlu olduğu ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel kredi sözleşmesine kefil olmasının kooperatifin amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın destekleme projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi amacıyla verildiği gözetilerek, kooperatifin bu kefaletten sorumlu olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel tüketici kredisine kefil olmasının kooperatifin amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın destekleme projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi amacıyla verildiği, ayrıca genel kurulun bu konuda yönetim kuruluna yetki verdiği gözetilerek, kooperatifin kefaletten sorumlu olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel tüketici kredisine kefil olmasının kooperatifin amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve bu kefaletten sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın destekleme projesi kapsamında ortakların kredi kullanımı amacıyla verildiği gözetilerek, kooperatifin, genel kurul kararıyla yetkilendirilmiş yöneticileri tarafından imzalanan kefalet sözleşmesinden sorumlu olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel tüketici kredisine kefil olmasının kooperatifin amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve bu kefaletten sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın desteklediği bir hayvancılık projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi için verildiği gözetilerek, kooperatifin bu kefaletten sorumlu olduğu ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının yararına kullandıkları bireysel kredi sözleşmelerine kefil olmasının kooperatifin amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve bu kefaletten sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın destekleme projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi amacıyla verildiği, ayrıca genel kurulun bu konuda yönetim kuruluna yetki verdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aleyhe temyiz bulunmayan nitelikli dolandırıcılık davasında, yerel mahkemece eksik hesaplanan adli para cezasının Yargıtay tarafından düzeltilerek onanmasının mümkün olup olmadığı ve sanıkların eylemlerinin tek bir suç mu yoksa zincirleme suç mu oluşturduğu hususları.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 158. maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunda, suçtan elde edilen menfaatin belli olması halinde adli para cezasının bu menfaatin iki katından az olamayacağı, yerel mahkemece bu husus gözetilmeden eksik hesaplanan adli para cezasının Yargıtay tarafından düzeltilmesinin aleyhe temyiz yasağına aykırı olacağı, ayrıca sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı katılana karşı birden fazla nitelikli dolandırıcılık eyleminde bulunmalarının zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasını gerektireceği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Orman envalinin kesimi, sürütme ve taşıma işlerine ilişkin sözleşme kapsamında vefat eden davacı murisinin hizmet akdine mi yoksa eser sözleşmesine mi tabi olarak çalıştığı ve buna bağlı olarak vefatının iş kazası sayılıp sayılamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı murisinin kooperatif üyesi orman köylülerinin kendi aralarında yaptığı görev dağılımına ilişkin kura gereğince kendi traktörü ile çalışması, zaman ve bağımlılık unsurlarının bulunmaması nedeniyle eser sözleşmesi kapsamında çalıştığını gösterdiğinden, vefatının iş kazası olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatifin başkan ve muhasip üyesine karşı açılan alacak davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun 99/1. maddesi uyarınca kooperatiflerle ilgili davaların ticari dava sayılması ve asliye ticaret mahkemesinin bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemesinin ticari davalara bakabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatifin üç yıldan fazla süredir genel kurul toplantısı yapmaması nedeniyle dağılmış sayılıp sayılmayacağı ve davada kimlerin taraf ehliyetine sahip olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatiflerin üç yıl üst üste olağan genel kurul toplantısı yapmamaları halinde 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 81/6. maddesi gereğince dağılmış sayılacakları ve bu davada husumetin kooperatife yöneltilmesi gerektiği, kooperatif ortaklarının veya yönetim kurulu üyelerinin taraf ehliyetine sahip olmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp davalı kooperatifin dağılmış sayıldığının tespitine ve tasfiyesine, diğer davalılar yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, bu karar da Yargıtay tarafından onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının kooperatif üyeliğine kabul edilmemesine ilişkin açılan tespit davasında, davacının kooperatif üyeliği şartlarını taşıyıp taşımadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kooperatif üyeliği için gerekli şartları taşıdığı, kooperatifin faaliyet konusu ile davacının geçimini sağladığı iş arasında bağlantı bulunduğu ve kooperatif ana sözleşmesinde üyeliği engelleyici bir hükmün olmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden çıkarılma kararının iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların kooperatif üyeliğinden çıkarılma gerekçesinin genel kurul kararında açıkça belirtilmemesi ve bu nedenle kararın usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı ve onu onayan istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.