Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu”
- Uyuşmazlık: TMSF tarafından tasfiye edilip ticaret sicilinden terkin edilen bir şirket aleyhine açılan işçilik alacakları davasında, husumetin kime yöneltilmesi gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 674 sayılı KHK ve 6758 sayılı Kanun ile TMSF tarafından tasfiye işlemlerini yürütmek üzere görevlendirilen tasfiye komisyonuna taraf ehliyeti tanındığı gözetilerek, husumetin tasfiye komisyonuna yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ve diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen Yurtbank A.Ş.'deki hesabındaki paranın ödenmemesi üzerine davacı tarafından açılan alacak davasında, yerel mahkemenin görevsizlik kararı vermesi üzerine uyuşmazlık, görevli mahkemenin tespiti noktasında toplanmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 14/5-d maddesinin, bankalar, Fon ve iflas idareleri *tarafından* açılan davalarda görevli mahkemeyi düzenlediği, davacının açtığı alacak davasının bu kapsamda olmadığı ve yerel mahkemenin görevli olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından tasfiye edilen ve ticaret sicilinden terkin edilen bir şirketin ihyasının mümkün olup olmadığı ve bu durumda husumetin kime yöneltilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 5411 sayılı Bankacılık Kanunu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Kontrolündeki Şirketlerin Tasfiyesine Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca Fon Kurulu tarafından tasfiyesine karar verilen şirketlerin ihya edilemeyeceği ve somut olayda davalı şirketin tasfiye komisyonunun TMSF adına hareket etmesi ve şirketin ortaklık hakkı ile yönetiminin TMSF'ye geçmesi sebebiyle husumetin TMSF'ye yöneltilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı, iştirak hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, cezanın belirlenmesinde dayanak alınan gerekçenin kanuna uygunluğu ve TMSF’nin davaya katılma hakkının olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, şirketin çıkarlarına aykırı hareket ederek başkasına ait ve belirli bir amaçla zilyetliklerinde bulunan mal üzerinde, devrin amacı dışında tasarrufta bulunarak veya bu devir olgusunu inkâr ederek, şirket zarara uğratmaları nedeniyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılmalarına, iştirak hükümlerinin doğru uygulanması, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmasında gösterilen gerekçelerin yeterliliği ve TMSF'nin davaya katılma hakkı bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas eden bankanın iflas masasına kayıt ve kabul istemine ilişkin davada görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: TMSF'nin iflas masasına kayıt ve kabul işlemlerini yürütmesinin idari işlem niteliğinde olmadığı, İİK m. 235'te görevli mahkemenin açıkça asliye ticaret mahkemesi olarak belirlendiği ve yasal düzenlemeler ile bankanın iflası halinde yürütülecek prosedür açısından Fon'a bir kısım yetkiler verilmiş olsa da özünde tasfiye işlemlerinin İcra İflas Kanunu hükümleri gereğince yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyım olarak atandıktan sonra tasfiye edilerek ticaret sicilinden terkin edilen şirketin, derdest davaya devam edebilmek için ihyasının talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5411 sayılı Bankacılık Kanunu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Kontrolündeki Şirketlerin Tasfiyesine Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca, TMSF tarafından tasfiyesine karar verilen şirketlerin ihyasının istenemeyeceği ve terkin edilen şirket aleyhine açılan davaların TMSF tarafından devam ettirilebileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın devamı sırasında ticaret sicilinden terkin edilen şirket aleyhine açılan işçilik alacakları davasında, davalının Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu olarak kabul edilip edilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararına uymaksızın yeni bir hüküm kurması nedeniyle direnme kararının varlığından söz edilemeyeceği ve dosyanın yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay 9. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçinin iş sözleşmesini işletme, işyeri ve işin gerekleri nedeniyle feshetmesinin geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işletmesel karar alarak işçi sayısını azaltmasına rağmen, fesih sonrası benzer pozisyonlarda işçi alımı yapması ve davacının başka bir pozisyonda değerlendirilmemesi, işletmesel kararın tutarlı uygulanmadığını ve feshin son çare ilkesine aykırı olduğunu gösterdiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) karar düzeltme talebinin reddine ilişkin kararda, TMSF'den para cezası ve karar düzeltme harcı alınmasına dair hükmün tavzihi.
Gerekçe ve Sonuç: 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 140. maddesi gereğince TMSF'nin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu, ancak aynı kanunda HUMK'da yer alan para cezalarının uygulanmayacağına dair bir hüküm bulunmadığı gözetilerek; para cezasına ilişkin tavzih talebi reddedilirken, karar düzeltme harcına ilişkin tavzih talebi kabul edilerek karar düzeltilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kararıyla tasfiye edilip sicilden terkin edilen şirketlerin ihyasının talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 134. maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca, Fon Kurulu kararıyla tasfiye edilen şirketlerin ihyasının talep edilemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin ihya kararını kaldıran istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF), dava dışı borçlunun kefil olduğu alacağın kamu alacağı niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak icra takibinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet konusu borcun 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 15/7-b maddesi uyarınca "Fon Alacağı" niteliğinde olduğu ve bu tür alacaklar hakkında 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı, kefilin de bu durumu bilerek kefalet senedini imzaladığı, ayrıca 6183 sayılı Kanun'un 57. maddesinde kefillerin de asıl borçlular gibi takip olunacağı belirtildiğinden, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.