Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması”
- Uyuşmazlık: Davalı erkeğin evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmazı eşinin rızası olmadan satılığa çıkarması nedeniyle, erkeğin tasarruf yetkisinin sınırlandırılıp sınırlandırılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmazı eşinin bilgisi ve rızası dışında satılığa çıkarması, ailenin ekonomik varlığını tehlikeye düşürdüğü gözetilerek, 4721 sayılı TMK'nın 199. maddesi uyarınca davalı erkeğin taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılması kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı eşin taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü üzerine, davacı eşin temyiz isteminin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı eşin taşınmazı elden çıkaracağına dair ciddi bir risk ve ailenin ekonomik varlığını azaltmaya yönelik bir davranışın ispatlanamaması, ayrıca taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunması nedeniyle davalının davacının rızası olmadan tasarrufta bulunamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı erkeğin, boşanma davası devam ederken yaptığı harcamalar ve ortak konutu satışa çıkarma girişimleri nedeniyle, davacı kadının, erkeğin mal varlığı üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin eylemlerinin ailenin ekonomik varlığını tehlikeye düşürdüğüne veya evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüklerini ihlal ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı değerlendirilerek, davacı kadının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davalarında, 4721 sayılı TMK'nın 199. maddesi kapsamında ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüklerin yerine getirilmesini önleyici bir durumun mevcut olup olmadığı ve davaların kabul şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamı değerlendirildiğinde, ailenin ekonomik varlığının korunmasını gerektirecek veya evlilik birliğinden doğan mali yükümlülükleri yerine getirmekten kaçınmaya yönelik bir davranışın kanıtlanamadığı, bu nedenle de ilk derece mahkemesinin davaları reddetmesinin ve bölge adliye mahkemesinin de bu kararı onamasının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı eşin savurgan ve müsrif davranışları nedeniyle aile mallarının yönetimi yetkisinin sınırlandırılması talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı eşin savurganlık ve müsrifliğine dair iddiaların kanıtlanamaması ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 199. maddesinde öngörülen şartların oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasının, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra konusuz kalıp kalmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma kararının kesinleşmesiyle, tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasının konusunun ortadan kalktığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tarafların boşanması nedeniyle konusuz kalan tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasında, yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği ve hangi tarafa hükmedileceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte davacının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinde haklı olduğu, boşanma nedeniyle davanın konusuz kalmasının davacının bu haklılığını ortadan kaldırmayacağı ve HMK 331/1 maddesi uyarınca davacı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı erkeğin, boşanma davası devam ederken satılığa çıkardığı taşınmaz için, ailenin ekonomik varlığının korunması amacıyla tasarruf yetkisinin sınırlandırılıp sınırlandırılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Evliliğin kısa sürmesi, taşınmaz ve aracın evlilik öncesi edinilmiş kişisel mal olması, ailenin ekonomik varlığının ciddi tehlikede olduğunun ispatlanamaması ve taraflar arası menfaat dengesi gözetilerek, davalı erkeğin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına gerek olmadığına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının kesinleşmesinden sonra, evlilik birliği devam ederken verilen tedbir nafakası ve taşınmazlara konulan tasarruf yetkisinin sınırlandırılması kararının kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki evliliğin boşanma ile sona ermesi ve boşanma kararının kesinleşmesi nedeniyle, evlilik birliğinin korunması amacıyla verilen tedbir nafakası ve taşınmazlar üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılması kararlarının kaldırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği devam ederken, davalı eşin aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılıp sınırlandırılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı eşin, evlilik birliğinin getirdiği yükümlülüklere aykırı davranışları ve aile konutu niteliğindeki taşınmazı satma girişimleri nedeniyle davacı eşin haklarının korunması amacıyla 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 199. maddesi uyarınca tasarruf yetkisinin sınırlandırılması gerektiği değerlendirilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşlerden birinin, diğer eşin malvarlığını tehlikeye düşürecek şekilde tasarruflarda bulunması ihtimaline karşı tasarruf yetkisinin sınırlandırılıp sınırlandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı eşin sosyal medya paylaşımları ve tanık beyanları ile sabit olan taşınmazları satma eğiliminin ailenin ekonomik varlığını tehlikeye düşürdüğü gözetilerek davalı eşin bazı taşınmazlar üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı erkeğin, üzerinde tasarruf yetkisinin sınırlandırılması istenen taşınmaz üzerinde daha önce aile konutu şerhi bulunduğu ve ayrıca taraflar arasında boşanma davası devam ettiği için, tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinin dayanağı bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin satmaya çalıştığı taşınmaz ve aracın ailenin ekonomik varlığını oluşturduğu, davacı kadının üzerine kayıtlı herhangi bir mal varlığı bulunmadığı, aile konutu şerhinin taşınmazın satılmasını engellemediği, boşanma davasının devam etmesinin de bu davada tedbir kararı verilmesine engel teşkil etmediği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.