Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Taziye Evi”
- Uyuşmazlık: Hazineye ait taşınmaz üzerinde belediye tarafından inşa edilen taziye evi ve arsasının kadastro tespiti sırasında belediye adına tescil edilmesi üzerine Hazine’nin açtığı kadastro tespitine itiraz davasında, taziye evi ve arsasının kamu hizmetine tahsisli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerinde bulunan taziye evinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/a maddesi kapsamında kamu hizmetinde kullanılan bina ve tesisler arasında sayıldığı ve belediye adına tescilinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, Hazine’nin itirazının reddine ve yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçunu mu yoksa silahlı terör örgütüne üye olma suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın 15 yaşından küçük tanığı doğrudan örgüte teslim etmediği, ancak örgütün sözde Kent Meclisi yapılanmasında faaliyet yürüttüğü, örgüt hiyerarşisi ve gizliliği içinde hareket ederek örgüte eleman kazandırdığı, bu eylemlerinin süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk arz ettiği gözetilerek, eylemin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturacağı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, brandayla kapatılmış balkona ateş ederek bir çocuğun ölümüne sebebiyet verdiği olayda, TCK'nın 30/2. maddesinde düzenlenen hata hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı ve sanığın eyleminin olası kastla nitelikli öldürme suçunu mu yoksa olası kastla öldürme suçunu mu oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, maktul çocuğun bulunduğu balkona ateş ederken, orada bir çocuğun olduğunu bilmediği ve öngöremediği, ancak genel olarak orada birinin olabileceğini öngördüğü gözetilerek, TCK'nın 30/2. maddesindeki hata hükmünün uygulanamayacağına ve sanığın eyleminin olası kastla nitelikli öldürme suçunu oluşturduğuna karar verilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların tasarlayarak nitelikli kasten öldürme suçundan mahkumiyetlerine dair verilen hükmün, diğer sanıkların beraatine ve mahkum olan sanıkların eylemlerinin "yardım etme" olarak değerlendirilmesi gerektiğine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olduğu, delillerin yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, sanıkların eylemlerinde tasarlama nitelikli halinin bulunduğu, diğer sanıkların mahkumiyetlerine yeterli delil bulunmadığı, haksız tahrik indirimi şartlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların maktulün öldürülmesi olayına iştirak edip etmedikleri ve olayda haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların maktulün öldürülmesi eylemine iştirak ettiklerine dair yeterli ve kesin delil bulunmadığı, ancak sanık ...’ın maktul tarafından kendisine ve kız kardeşine yönelik hakarete uğraması nedeniyle haksız tahrik altında eylemi gerçekleştirdiğine dair savunmasının aksinin kanıtlanamaması ve kuşkudan sanık yararlanır ilkesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi tazminat miktarının azlığı iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve ihlal edilen menfaatler gözetilerek, bozma kararına uyularak belirlenen maddi tazminat miktarının yerinde olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada hükmedilen maddi tazminat miktarının düşük olup olmadığı ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm bulunmaması uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamında belirtilen hususlar gözetilerek yapılan yargılamada, hükmedilen maddi tazminat miktarının azlığı ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm kurulmaması nedeniyle karar, maddi tazminat ve yargılama giderleri yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kusur belirleme ve buna bağlı olarak maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, yerel mahkemenin kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusur oranları, tazminat ve nafaka miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu ve hükmedilen maddi-manevi tazminat miktarlarının Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri gözetildiğinde düşük olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat miktarları yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara yüklenen uyuşturucu madde ticareti suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı ve mahkumiyet için yeterli delilin bulunup bulunmadığı noktasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Özel Daire arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklara ait ev, araç ve üzerlerinde yapılan aramalarda uyuşturucu madde bulunmaması, ele geçirilen uyuşturucu maddelerin sanıkların evine 20 metre mesafede bulunması, suçla bağlantı kuran başka delilin olmaması ve sanıkların savunmalarının aksine mahkumiyetlerine yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu mu yoksa Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçlarını mı oluşturduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, tanık beyanı ve olay tutanağıyla doğrulanan, karayoluna patlayıcı madde yerleştirme eyleminin vahamet arz eden niteliği ve TCK 302. maddede düzenlenen Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçunun oluşması için fiilin elverişli olması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, boşanmaya karar verilmesinin yanı sıra kusur belirlemesi ve kadının tazminat taleplerinin reddine ilişkin itirazlar.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, usul ve yasaya uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, davalı kadın vekilinin temyiz nedenlerinin kararı bozmayı gerektirecek nitelikte görülmemesi nedeniyle onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.